Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Kültür ve siyasette güç kitlelere yayılıyor

Kültürde ve siyasette "güç sahibi" yepyeni insanlar belirdi: Siz ve ben. Bundan önce sadece seçkinler, profesyoneller ve işin içinde olanlar gücü elinde tutuyordu. Ama artık sınırlar çok daha belirsiz hale geldi.

16 Yıl Önce Güncellendi

2010-04-25 14:47:00

Kültür ve siyasette güç kitlelere yayılıyor
Tasarım amacıyla kurulan ThreeASFOUR adlı ortak girişimden Gabi Asfour, The New York Times'a "Kitleler artık kültüre görülmemiş ölçüde erişebiliyor. Asıl zenginlik, paradan çok bu erişimde yatıyor. Önümüzdeki on yılda, kültüre hâkim olan seçkinler sınıfı kaybolacak. Bunun sonrasında, her şey inanılmaz bir hızla değişecek" diyor. Özel moda ürünleri dünyasında işler çoktan değişti bile.

Moda gösterileriyle ilgili yorumları ve fotoğrafları moda dergilerinden çok daha çabuk yayınlayan blogcular, bazı moda uzmanlarını rahatsız ediyor. Eylül'de New York Moda Haftası sırasında, "Moda Çaylağı" adlı sitenin 13 yaşındaki blog yazarı Tavi Gevinson, Marc Jacobs ve Rodarte moda şovlarını en ön sıradan izledi. D&G'nin Milano'daki moda gösterisini izleyen Filipinli blogcu Bryan Boy, Anna Wintour'un yanında oturuyordu. Bu yeni yüzler sadece ön sırada değil, kamera arkasında da görülüyor.

Utah'ta yaşayan 40 yaşındaki D. Sharon Pruitt, buna bir örnek. Hawaii tatilinde çektiği fotoğrafları paylaşım sitesi Flickr'a yükleyen Pruitt, stok fotoğraf şirketi Getty Images'ın dikkatini çekmiş. Resimlerin kalitesini fark eden şirket, yayıncıların veya reklamcıların Pruitt'in fotoğraflarını kullanması halinde ona aylık ödeme yapıyor. Amatörlerin çoğu için her tür ödeme mutluluk verici. Profesyonel fotoğrafçıların para kazanması ise giderek güçleşiyor.

Peki, herkesin bir eleştirmen olduğu bugünlerde, profesyonelliğin anlamı ne? Facebook ve Twitter, televizyon yayınları sırasında kesintisiz canlı yorumlar yapmaya olanak tanıyor. Olimpiyatlar veya Oscar ödüllerini izledikleri televizyon kanalına yorum gönderen seyirciler, diğer seyircilerle iletişim kuruyor. Dijital teknolojilerin mümkün kıldığı bu gelişme, televizyon sektörünü değiştiriyor.

Olimpiyatlar ve Grammy ödülleri gibi etkinliklerde, izlenme oranlarının artması ve yorum yapılması için sosyal medyadan yararlanılıyor. CBS kanalının Genel Müdürü Leslie Moonves, The New York Times'a verdiği demeçte, "İnternet bizim düşmanımız değil, dostumuz. İnsanlar birbirleriyle iletişim kurmak istiyor" diyor. Twitter bu tür bir iletişime olanak tanıyor. Hatta ulaşılamaz gibi görünen kişiler bile bu sürece katılıyor.

Tıpkı Avustralya Başbakanı Kevin Rudd gibi, ABD Kongresi üyeleri de seçmenlerle Twitter ve Facebook üzerinden konuşuyor. Hintli milletvekili Shashi Tharoor'un, Hindistan'ın sıkı turistik vize politikasını sorgulayan Twitter mesajları ülkede tartışma yarattı. Yardımcılarına göre, gelen her mesajı okuyan Tharoor, hepsini cevaplamaya çalışıyor.

Tharoor The New York Times'a, "Twitter, bütün politikacıların hesap vermekle yükümlü olduğu asıl güç sahibi halka ulaşmasını sağlıyor" dedi. Haberde, Hindistan'ın nüfuzlu siyasi seçkinlerinin Tharoor'un "yönetenlerle yönetilenler arasındaki mesafeyi yok eden bu iletişim aracına olan ilgisine" kuşkuyla yaklaştığı yazıyordu. Ancak kültüre ve siyasete olan erişim demokratikleşirken, amatörlerin yükselişi yeni bir soruyu beraberinde getiriyor: Kim kime hizmet ediyor?

Haber: Anita Patil

The New York Times

Haber Ara