'Medeniyetimiz yürek fethetme mücadelesidir'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bizim tarihimizde ve medeniyet tasavvurumuzda kalem her zaman kılıcın önünde olmuştur" dedi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-04-14 13:27:00
Erdoğan, Marriot Otel'deki 'Piri Reis'ten Katip Çelebi'ye Osmanlı Haritaları' sergisini açılışında yaptığı konuşmada, 16. yüzyılda Piri Reis tarafından adeta uydudan çekilmiş gibi son derece şaşırtıcı bir doğrulukta hazırlanan haritaların, Katip Çelebi'nin eskiz çalışmalarının o dönemde Osmanlı Devleti'nin gücünü ve vizyonunu göstermesi bakımından son derece önemli olduğunu söyledi.
Erdoğan, 'Şunu vurgulamak istiyorum, bizim tarihimizde ve medeniyet tasavvurumuzda kalem her zaman kılıcın önünde olmuştur. Kılıcın yani silahların zorla baskıyla tehditle kapıları açtığı çağlarda bizim medeniyetimiz, topraklar fethetmenin ötesinde, kalpleri fethetmenin mücadelesi içinde olmuştur' diye konuştu.
Piri Reis'in haritasında, Osmanlı askerinin donanmasının hiç uğramadığı coğrafyaların da bulunduğuna işaret eden Erdoğan, Kuzey ve Güney Amerika kıtalarının bu coğrafyalardan olduğunu söyledi.
Başbakan Erdoğan, 'Bu kıtanın bir haritası çıkarılarak bir nevi bu bölge üzerindeki bilinmezlik ortadan kaldırılmış, bu bölge kalemle, bilgiyle, aydınlanmayla keşfedilmiştir. İnsanın en büyük düşmanı hiç şüphesiz cehalettir, bilinmezliktir. Karanlığı aydınlatmaya yönelik her türlü adım, düşmana karşı elde edilmiş güçlü bir zaferdir' dedi.
Gerek Osmanlı Devleti'ni gerekse Selçuklu Devleti'ni sadece birer askeri güç olarak görenlerin ciddi bir yanılgı içinde olduklarını hatırlatmak istediğini anlatan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
'Bizim tarihteki devletlerimiz, askeri ve siyasi bir deha olmanın ötesinde bilimde, sanatta, edebiyatta çağını etkileyen, çağının ötesine taşan bir gayret içerisinde olmuşlardır. Tarihin sayfalarını açtığınızda, matematikten astronomiye, cebirden coğrafyaya, tıptan, fizik ve kimyaya kadar hemen her alanda, bugünün bilimsel birikimine temel hazırlamış alimlerimiz olduğunu görürsünüz. Biz, bu eşsiz zenginliğimizin artık farkına varmak zorundayız. Tüm bu bilim adamlarımızı hatırlamak, yaşatmak, onların açtıkları yollardan yürümek zorundayız. Açık söylüyorum, Piri Reis gibi 16. yüzyılda uydudan fotoğraf çekercesine harita hazırlamış bir deha ile övünmekle yetinemeyiz. Piri Reis gibi, Katip Çelebi gibi dehalara sahip olan bir millet, onların hatırasına sahip çıkmalı, onların vizyonuyla hareket etmeli, onların izinden yürümelidir.'
Başbakan Erdoğan, Katip Çelebi'nin Cihannüma adlı eserinin 1732 yılında İbrahim Müteferrika tarafından basıldığını, onun ardından 2008 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi basıncaya kadar ikinci bir baskısının yapılmadığını kaydetti.
YAVUS SULTAN SELİM: "DÜNYA NE KADAR KÜÇÜKMÜŞ!
Erdoğan, şöyle devam etti: 'Bizim artık bu tür ihmallerden, kayıtsızlıklardan kurtulmamız gerekiyor. Son dönemde bu anlamda yapılan çalışmalar ki, şimdi İngilizce çevirisi yapılacak, işte bu boyutuyla son derece önem arz ediyor. Tarihimize, kültürümüze, medeniyetimize sahip çıkıyor, unutulmuş, kendi kaderine terk edilmiş mirasımızı yeniden genç nesillerle dünya ile buluşturuyoruz. 1500'lü yıllarda Piri Reis, hazırladığı haritayı dönemin padişahı Yavuz Sultan Selim'e sunduğu, padişahın haritayı bir süre incelediği, ondan sonra da 'dünya ne kadar küçükmüş' dediği rivayet edilir.
Bizim İstanbul'dan Washington'a uçakla ulaşmamız, gelirken 13 saat sürdü, 1 saat mola verdik. Onu çıkarırsak 12 saat. Diğer yandan, iletişim teknolojileri bir bilginin, haberin görüntüsünün saniyeler içinde dünyanın en ücra köşelerine kadar ulaşması mümkün hale geldi. Tıpkı bugün küresel köy tanımlaması yapıldığı gibi bundan 5 asır önce de Osmanlı Cihan Devleti'nin padişahı tarafından dünyanın ne kadar küçük olduğunun ifade edilmiş olması manidardır.
Esasen dünyamız ne kadar küçük olsa da hepimize yetecek kadar geniş olduğunu, büyük olduğunu da görmek durumundayız. Doğu-Batı, Kuzey-Güney gibi ayrımların dün olduğu gibi bugün de sadece birer coğrafi terim olarak kalması bizim en büyük arzumuz. Bu kavramların birer coğrafi kavram olmasının ötesine geçip kültürel, zihinsel, ekonomik ve dinsel ayrımları ifade eder hale gelmesi sadece farklılıklara vurgu yapacak, ayrımcılığı körükleyecek, medeniyetler arasına girilmez duvarlar, sanal sınırlar inşa edecektir.'
Dünyanın yuvarlak olduğunun keşfi üzerinden asırlar geçtiğini anımsatan Başbakan Erdoğan, 'Ama bugün bile dünyanın yuvarlak olduğunu anlamayanların, buna itiraz edenlerin, bu gerçeği inkar edenlerin olduğunu üzülerek görüyoruz' dedi.
Başbakan Erdoğan, İspanya ile birlikte başlattıkları medeniyet ittifakı girişiminin, esasen dünyanın her anlamda kültürel olarak, ekonomik olarak, dinsel olarak, içi içe geçmiş olduğunu anlatma çabası olduğunu kaydetti.
Erdoğan, 'Kaderlerimiz geçmişte nasıl ortak ise bugün ve gelecekte de kaderlerimiz ortaktır. Farklı coğrafyalarda yaşıyor olmamız, aynı dünya üzerinde yaşadığımız gerçeğini değiştirmiyor. Nükleer silahlar... Burada bulunma sebebimiz bu. İklim değişikliği, kitle imha silahları, terörizm, bugün tek tek bireyleri olduğu kadar tüm bir dünyayı da tehdit ediyor. Aynı zamanda medeniyetler arasında çatışmanın da dünyayı topyekun tehdit eden bir tehlike olduğunu görmek ve buna karşı önlem almak durumundayız' diye konuştu.
Başbakan Erdoğan bu anlamlı serginin, kendilerine bu çabalarında önemli bir destek sağladığına ve sağlayacağına bütün kalbiyle inandığını söyledi.
Serginin açılışına Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da katıldı.
Başbakan Erdoğan, açılışın ardından, sergi hakkında yetkililerden bilgi aldı.
Kaynak: AA
SON VİDEO HABER
Haber Ara