Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Nükleer bombalar İstanbul'da mı?

Türkiye’de nükleer bomba var mı, yok mu? Varsa kaç tane ve daha da önemlisi nerede? Bu konular basında yer aldı. Ancak şimdiye kadar hiçbir Türk yetkili bu konuda konuşmadı. Baytok hürriyet.com.tr’ye yaptığı çarpıcı açıklamalarda, hem Türkiye’deki nükleer silah varlığını doğruladı, hem de tüyler ürperten bir ayrıntı verdi.

16 Yıl Önce Güncellendi

2010-04-05 15:18:00

Nükleer bombalar İstanbul'da mı?
İlk konuşan, 40 yıllık Dışişleri kariyerinde bu konularla yakından ilgilenen, bir dönem Savunma Bakanı danışmanlığı yapan emekli bir büyükelçiden, Taner Baytok’tan geldi.

Baytok yaptığı çarpıcı açıklamalarda, hem Türkiye’deki nükleer silah varlığını doğruladı, hem de tüyler ürperten bir ayrıntı verdi.

“BOMBALAR İSTANBUL’DA…”

ABD’nin Türkiye’deki yaklaşık 100 taktik nükleer silahları, sanıldığı gibi İncirlik Üssü'nde değil. 12 milyon kişinin yaşadığı İstanbul’da.

Baytok, bu konuda şu tüyler ürpertici cümleleri kullandı:

“İstanbul’da 12 milyon kişi nükleer bombaların üzerinde oturuyor. Bir patlama anında, silahlar boğazın altını üstüne getirecek güçte..”

Baytok, açıklamalarında İstanbul’daki bu silahlar konusunda da bilgi veriyor. Öncelikle de “stratejik” ve “taktik” nükleer silahlar arasındaki farkı anlatıyor.

Buna göre, stratejik silahlar daha çok ABD’de konuşlanmış durumda olan, okyanus ötesine gönderilebilen nükleer silahlar. Baytok’a göre taktik silahlar ise “soğuk savaş döneminde herhangi bir nükleer savaş çıkma olasılığında, ABD’deki stratejik silahlar ateşlenene kadar geçecek sürede demir perdeye yöneltilebilecek, daha hızlı daha yakın menzilli füze ve bombalar.”

Türkiye’dekiler de işte ABD’deki stratejik silahlar ateşlenene kadar olacak sürede devreye girecek olan “taktik nükleer silahlar”.

Ve bunlar hedef, Demirperde ülkeleri ve özellikle de SSCB olduğu için o dönemde İstanbul’daki depolarda bulunduruluyor. Bir kısmı ise Karadeniz kentlerinde, kıyılarındaki askeri depolarda. İncirlik’e hiç götürülmemişler bile.

ÇİFTE ANAHTAR SİSTEMİ

Silahlar, “çifte anahtar sistemi” ile ateşleniyor. Baytok, “Anahtarın biri ABD’de, diğeri ise evsahibi ülke olduğundan Türkiye’de. Savaş halinde bu çifte anahtar sistemi devreye giriyor ve silahlar gönderiliyor” diye anlattı sistemi.

“DİĞER TAKTİK SİLAHLARI DEĞİŞTİRDİLER, TÜRKİYE’DEKİLER KALDI”

Baytok’un açıklamalarındaki bir başka ilginç unsur ise Türkiye’ye yönelik izlenen politika. Emekli büyükelçiye göre, SSCB ile ABD arasında nükleer silahların azaltılması konusundaki SALT ve START anlaşmaları çerçevesinde Avrupa’daki ABD nükleer silahlarının büyük çoğunluğunun “mekanizması değiştirildi”. Bu silahlar, F-16 ve benzeri savaş uçaklarına konuşlandırılabilecek şekilde mobil hale getirildi. Oysa Türkiye’deki silahlar bu uygulamanın dışında tutuldu.

Baytok, bunun nedenini de Türkiye’de hiçbir hükümetin bu konuda “ses çıkarmaması” olarak açıklıyor:

“Nükleer silahlar konusunda alınan tek hükümet kararı 1972 tarihini taşıyor. O günden bu yana hiçbir karar alınmamış. O karar da ilginç... Kararda, gereği olmadığı taktirde Türkiye’deki nükleer silahlar konusunda hiçbir değişiklik yapılmayacağı yer alıyor. Bunun anlamı da şu; ne yeni nükleer silah isteriz, ne de eskileri veririz…”

OBAMA ÇEKECEK İDDİASI

Dünyanın nükleer silahlardan arındırılmasını ana politikalarından biri yapan ABD Başkanı Barack Obama, bu nedenle Nobel Barış Ödülü'ne layık görülmüştü.

Şimdi Obama’nın bu politika gereği aralarında Türkiye’nin de olduğu bazı nükleer silahları geri çekeceğine ilişkin haberler de dünya basınında yer almaya başladı.

Son olarak İngiliz The Times gazetesi geçen hafta, Obama yönetiminin aralarında Türkiye’nin de bulunduğu NATO ülkelerindeki nükleer silahlarını geri çekeceğini bildirmişti. Gazete, bu kararın 8 Nisan’da Rusya ile stratejik nükleer silahların indirimine ilişkin anlaşmaya imza koyacak olan Başkan Obama’nın politikasının bir parçası olduğunu da vurgulamıştı.

Kaynak: Hürriyet

Haber Ara