Kobilere yeni 'hibe' müjdesi!
Hükümet, 24 ildeki kalkınma ajansları vasıtasıyla nisan ayının ortasından itibaren 450 milyon liralık kaynak aktaracak.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-04-03 08:16:00
Hükümetin finansman sorunu çeken ve rekabette zorlanan reel sektöre yönelik desteği devam ediyor. Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelere (KOBİ) kredi kapısını açan ekonomi yönetimi projelere kaynak sağlıyor. Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, işletmelerin girişimciliğini geliştirmeye yönelik 450 milyon liralık kaynak ayırdıklarını bildirdi. Kalkınma ajansları tarafından nisan ayının ortasından itibaren teklif çağrılarının başlayacağını belirten Yılmaz, kırsal kalkınmaya yönelik projelerin destekleneceğini söyledi.
Genel bütçeden ayrılan kaynağın yıl sonuna kadar kullanılacağını aktaran Bakan Yılmaz, "Kredilerden Türkiye genelindeki tüm işletmelerimiz faydalanacak. Projelerin yüzde 50'si için KOBİ'ler finansman koyarken diğer yarısını da biz koyacağız. Kaldıraç etkisi ile yaklaşık 900 milyon liralık bir destek ortaya çıkacak." dedi. Zaman'a konuşan Bakan Yılmaz, kurulacak yatırım destek ofisleri ile yerli ve yabancı yatırımcının bütün bürokratik işlemlerinin takip edileceğini belirtti.
Toplam 26 ildeki kalkınma ajansları sadece işin parasal boyutu ile ilgilenmeyecek, kırsal alanda tarım dışı faaliyetler desteklenirken, kalkınmayı tamamlayacak sosyal ve kültürel programlar yürütülecek. Ajansları, "Sadece hibe dağıtılan yerler değil" diye tanımlayan Bakan Yılmaz, kurulacak yatırım destek ofisleri ile yerli ve yabancı yatırımcının bütün bürokratik işlemlerinin takip edileceğini aktardı.
Kabinenin genç ismi Cevdet Yılmaz'a Devlet Planlama Teşkilatı (DPT), GAP, DAP, KOB ve TÜİK bağlı. Bakan Yılmaz, kalkınmaya ilişkin projelerini Zaman'a anlattı. ODTÜ'de bölümünü birincilikle bitiren Yılmaz, geçmişte yapılan kalkınma planlarında finansman boyutunun ortaya konulmadığını, bu nedenle bölgesel programların faydalı olamadığını düşünüyor. Yılmaz, "Kalkınma ajanslarında Türkiye'nin bütününü ele aldık. Sadece geri kalmış yöreler değil. Topyekûn kalkınma bütün yörelerimizin kalkınması ile olabilir." diyor. Ankara'dan bu işlerin takip edilmesini doğru görmeyen Yılmaz'a göre her yörenin kendine göre rekabet avantajları, yerel aktörleri devreye sokarak planlanmalı.
Kalkınma ajanslarının yeni bir açılım olduğunu aktaran Bakan Yılmaz, ajansların yönetim kurullarında illerin vali, belediye başkanı ve ticaret ve sanayi odası başkanlarının yer aldığını anlatıyor. 26 kalkınma ajansından yirmi dördünün kurulduğunu ifade eden Yılmaz, personel kalitesini yüksek tuttuklarına dikkat çekiyor.
İŞSİZLERİN DE SENDİKASI OLMALI
Şahısların ve kurumların performansına bakacaklarını belirten Yılmaz'ın verdiği bilgilere göre işin takibini Sayıştay yapacak. Daha iyi performans gösterenlere teşvik edici fon sağlanacak. Toplam kaynağın yüzde 10'luk bir kısmı bu kapsamda kullanılacak. Başarı sistemine göre hareket edecek bu kişiler, öncelikli olarak bölgenin analizini yapacak. Üstünlüklerini tespit edecek ve bu yöreler için strateji geliştirecek. Bakan Yılmaz, yatırımcı çekmek için hizmet verecek kalkınma ajanslarının kurumsallaşmasını bitirip işletmeye geçeceklerini kaydetti.
Türkiye'nin en önemli problemleri arasında yer alan işsizliğin çözümü için Ulusal İstihdam Projesi hazırlandığını belirten Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, işsizliğin nedenlerinin iyi algılanması gerektiği görüşünde. Kırdan kente göçün yanı sıra emek yoğundan teknolojiye geçildiğini aktaran Yılmaz, 30 yıl önce yüzde 50 olan tarımda çalışan nüfusun yüzde 25 seviyesine gerilediğine dikkat çekiyor. Bakan Yılmaz, "Part-time gibi iş gücü mevzuatında katı bir sistem var. Bu, bir taraftan kayıt dışılığa çıkışı özendiriyor. Bugünkü kayıt dışı ekonomide bunlar oluyor. Sigorta yok, güvence yok, son derece elverişsiz ortamda işler yapılıyor. Maalesef işsizlerin sendikası yok. İşsizlerin sendikası olsa belki daha iyi olur. Bizim amacımız, yeni mekanizmalarla çalışarak kayıt içi istihdamı artırmak. Kayıt dışı istihdam yüzde 45 civarında. Bunu azaltmak lazım. Bu, çalışanın refahı ve geleceği açısından önemli." değerlendirmesinde bulunuyor.
Güneydoğu'ya 1,5 milyon kişilik istihdam
Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) Mayıs 2008'den itibaren yeni Eylem Planı ile hız kazandı. Suyu ovalara taşıyacak 400 kilometrelik ana kanal ihalesi yapıldı. "GAP sadece 9 ilin değil Türkiye'nin projesi." diyen Bakan Yılmaz, bölgede refahın artacağının altını çiziyor. 2009 sonu itibarıyla 300 bin hektarın sulandığını anlatan Yılmaz, eylem planı ile bu rakamın 1 milyon 60 bin hektara çıkacağını kaydediyor. GAP'ın Suriye, Irak, Azerbaycan ve Kafkasya için yeni fırsatlar sunduğunu belirten Yılmaz'a göre bir hektar kuru alan sulandığında 1,5–2 kişilik istihdam oluşuyor. GAP'ta 750 bin hektar ilave arazi sulanacak. Bu da 1,5 milyon kişinin istihdamı anlamına geliyor.
Varoşlara sinema ve futbol desteği artıyor
Demokratik açılım süreci devam ederken, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'ya yönelik sosyal desteklerin kapsamı da genişliyor. Sokak çocukları başta olmak üzere kadın ve özürlülere Sosyal Destek Projesi (SODES) kapsamında verilen destekler önemli miktarda artıyor. 2009'da projeler kapsamında 90 milyon liralık kaynak ayırdıklarını aktaran Devlet Bakanı Yılmaz, 2010'da ise rakamın 150 milyon liraya çıkacağını belirtiyor. Mesleki eğitim, kültür, sanat, spor ve eğitime yönelik projelere destek verdiklerini anlatan Yılmaz, şimdiye kadar bin 200'e yakın projeye destek olunduğunu söylüyor. Yılmaz'a göre verilen destekler, çocukların hayallerine, umutlarına katkıda bulunuyor.
Köyden kente göç tersine dönecek
Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun yanı sıra Türkiye genelinde arazi toplulaştırma yaptıklarını bildiren Bakan Yılmaz, GAP'ta işin esasının 2013'te biteceğini kaydediyor. Bu tarihe kadar ana omurganın tamamlanacağını aktaran Yılmaz, bölgenin ciddi anlamda göç alacağını söylüyor. Göç sorununun çözümü için kentsel dönüşümle ilgili şehir ortamlarının da hazırlanması gerektiğini dile getiren Yılmaz, "Yerel yönetimlere de iş düşüyor. Birçok bölgemizde sulamanın yoğun yapılacağı yerlerde ciddi bir nüfus artışı gözlemleyeceğiz." diyor.
DPT'yi kapatalım tartışması gereksiz
Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) kökenli Bakan Yılmaz, DPT'nin kapatılması tartışmalarını gereksiz buluyor. ABD, Avrupa Birliği ve Japonya'nın planlama yaptığını, bazı ülkelerin 2020 stratejilerini tartıştığını vurgulayan Yılmaz, eleştirilere şöyle cevap veriyor: "Bir ülke plan yapıyor mu, yapmıyor mu? Buna bakmak lazım. Yoksa DPT ismi var mı diye bakmamak lazım. Bugün stratejik planlama dönemindeyiz, ufuk oluşturan bir plan yapmak durumundayız. Tartışmalar gereksiz."
Zaman
SON VİDEO HABER
Haber Ara