'Yargının şekilllenmesi gerek'

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, bütün çağdaş ülkelerde olduğu gibi, yargının şekillenmesi ve hesap vermesinde milletin iradesinin kendini göstermesi gerektiğini ifade ederek, 'Halkın iradesi demek, asla yürütmenin yargıya karışması anlamına gelmez' dedi.

Partisinin Yalova Öğretmenevi'nde düzenlenen 'Yerel Yönetimler Danışma Kurulu Toplantısı'na katılan Akdağ konuşmasında, Türkiye'yi dört ana direk üzerinde kalkındırmaya çalıştıklarını ifade etti.

Akdağ, Türkiye İstatistik Kurumunun, her yıl halkın bu dört ana konuyla ilgili memnuniyetini ölçtüğünü belirterek, şunları söyledi:

'Eğitim, emniyet ve sağlıkta düzenli bir artış var. Dört ana direğin dördüncüsü nerede? Yüzde 45 memnuniyetle başlamış, yüzde 37'ye düşmüş. Kaldı ki biz birçok adalet sarayı yaptık. Eski izbe binalardan hakimlerimizi, savcılarımızı kurtardık. Ama demek ki bu yetmiyor. Adaleti, sadece binayla dağıtamazsınız. Adalet, bir sistemle dağıtılan bir iştir.'

Yargıtay ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin seçimine değinen Akdağ, şöyle devam etti:

'Şimdi bir ülkede yüksek yargı organlarından Yargıtay üyelerini HSYK üyeleri seçerse, geriye döner HSYK üyelerini de Yargıtay üyeleri seçerse, halk bunun neresinde olur? Sizin iradeniz buraya nerede yansıyor? Muhalefet partisinden birileri, bazen de yüksek yargıdan birileri çıkıp konuşuyor; 'Yargı, millet adına karar verir.' Peki iyi de bu yazmakla olmuyor ki arkadaş. Benim adıma karar verenler üzerinde benim iradem nerededir? Ben milletim, millet benim. Yargının şekillenmesinde, yargının denetlenmesinde halk nerededir.'

Recep Akdağ, milletvekillerinin sadece 4 yıl dokunulmazlığı olduğunu, yargıçların ise görevleri süresince dokunulmazlıkları bulunduğuna dikkati çekerek, 'Nasıl oluyor? Milletvekilleri için gürültü kopartılıyor da bu durumu nasıl izah edeceğiz, nasıl anlatacağız? Millete bunu anlatmak lazım' dedi.

-'SİYASETİ BU KUŞATILMIŞLIĞINDAN KURTARMAMIZ LAZIM'-

'Bütün batılı demokrasilerde, çağdaş ülkelerde olduğu gibi, yargının şekillenmesi ve hesap vermesinde, milletin yani halkın iradesi kendini göstermeli' görüşünü dile getiren Akdağ, şunları ifade etti:

'Halkın iradesi demek, asla yürütmenin yargıya karışması anlamına gelmez. Bizim böyle bir niyetimiz hiç olmadı. Bugüne kadar yoktu, bundan sonra hiç olmayacak. Ama sistem, egemenlik kayıtsız şartsız kendisinde olan milletin yargı üzerindeki iradesini yansıtacak biçimde olmalı.

HSYK'nın daha geniş bir kurul tarafından seçilmesi, halkın temsilcilerinin de buraya üye vermesi, cumhurbaşkanının da doğrudan buraya üye vermesi gibi daha demokratik, daha geniş katılımlı bir kurula itiraz ediliyor. Ne olacakmış? Beş üye, Yargıtay'dan gelen üyelerle oluşmaya devam edecekmiş. Ondan sonra çıkıp diyorlar ki 'Yargı, yürütme tarafından kuşatılmıştır.' Başbakanımız o kadar mükemmel ve veciz bir biçimde ifade etti ki kuşatılan yargı falan değildir, kuşatılan siyasettir. Siyaset, halk adına irade anlamına geldiğine göre, o zaman siyaseti bu kuşatılmışlığından kurtarmamız lazım.'

Bakan Akdağ, daha sonra Termal ilçesine geçerek, basın mensuplarına kapalı düzenlenen Sağlıkta Dönüşüm Programı Yalova İl Değerlendirme Toplantısına katıldı.

AA

'Yargının şekilllenmesi gerek'

Akdağ, 'Halkın iradesi demek, yürütmenin yargıya karışması anlamına gelmez' dedi.