Türkiye, tökezledi ama hep ilerledi
Cengiz Çandar, Türkiye ve Avrupa ile ilgili çeşitli bilgiler verirken, Türkiye'nin izlediği politikayla daha güçlü hale geldiğini aktardı. Çandar, "Türkiye bu yolda sarsıldı, tökezledi; ama her zaman ileriye gitti." dedi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-03-21 19:35:00
European Professional Netwok (EPN) derneğinin düzenlediği organizasyonla Brüksel'e gelen Radikal Gazetesi Yazarı Cengiz Çandar, "Türkiye ve Avrupa" konulu bir konferansta konuştu. Türkiye'nin Avrupa Birliği yolunda şimdiye kadar attığı adımları anlatan Çandar, güncel meselelere de değindi.
Yoğun ilginin olduğu konferansa çeşitli üniversitelerin öğrencileri ve mezunlarının yanı sıra devlet erkânından da katılımcılar vardı. Açılış konuşmasını gerçekleştiren EPN Başkanı Abdülkadir Kara 6-7 ay kadar önce kurulan derneklerinin, yüksek eğitim almış mezunları bir araya getirerek aralarında iletişimi kuvvetlendirmeyi hedeflediğini ve güçlü olabilmek için birlikte hareket edilmesi gerektiğini belirtti. Doğru bilgiye ulaşmanın zor olduğu bir dönemde olduklarını da ileten Kara, organize ettikleri bu tür konferanslarla toplumu bilgilendirmenin de önemini vurguladı.
Ardından kürsüye geçen Cengiz Çandar, gündemde olan Türkiye ve Avrupa Birliği meseleleri hakkında çeşitli değerlendirmelerde bulundu. Çandar, Türklerin Avrupa'ya yönelmesini 1071 tarihine dayandırırken, o tarihten bu yana Türkiye'nin yüzünün Avrupa'ya dönük olduğunu ifade etti. Çandar, AB sürecinde, Türkiye'nin her zaman gayrimenkul değerinin ön plana çıkarıldığını, aslında bunun dışında Türkiye'nin çok daha farklı dinamiklerinin olduğunu belirtti.
Örnek olarak ekonomik krizden en az etkilenen ülkelerin başında Türkiye'nin geldiğini aktaran Çandar, "Türkiye stratejik olarak da çok büyük bir öneme sahip." dedi. AB'nin kuruluşuna da kısaca değinen usta yazar, AB'nin hukukun üstünlüğü, demokrasinin varlığı gibi değerleri artık en ön planda tuttuğunu belirtirken, bu değerlerin Osmanlı Devleti'nde zaten var olduğunu vurguladı.
Cengiz Çandar, AB süreci ile ilgili konuşmalarına devam ederken Helsinki Kararları'na da değerek, bu kararların perspektif ve yükümlülükler açısından Türkiye'nin 21. yüzyılını kurtardığını ifade etti.
Türkiye'nin izlediği aktif dış politikaya da değinen Cengiz Çandar, Irak, İran ve Suriye gibi ülkelerle çok olumlu yönde anlaşmalar yapıldığını, Ermenistan ile yakınlaşmaların olduğunu anlatan Çandar, Türkiye'nin, dış politikasıyla "Avrupa olmadan da rahat hareket edebilir ve ayakta durabilirim" mesajı verdiğini söyledi. Türkiye'nin dışarıya yönelik güçlü çalışmalarından sonra, AB ile arasına bir nevi soğukluk girmesinin normal olduğunu, çünkü Türkiye'nin AB olmadan da yapabileceğini gördüğünü belirtti. Çandar ayrıca Türkiye'nin zamanında boşa geçen yılları olduğunu, ancak son iktidar döneminde Türkiye'nin kazanca geçtiğine de değindi.
Türkiye'deki olumlu havadan ve güzel gidişattan rahatsızlık duyanlar olduğunu da dile getiren gazeteci-yazar, gündemden düşmeyen 'Balyoz ve Kafes' eylem planlarının bu gidişatı engellemek isteyenler tarafından organize edildiğini net bir dille ifade etti.
Türkiye'deki parti liderlerinin birbirleriyle olan ilişkisini de eleştiren Çandar, "Hangisini izlesek hep bağırıyor, birbirlerine sert dille konuşuyorlar." dedi. Meclisin büyük gerilim içinde olduğunu, daha verimli çalışmak için bu gerilime de bir şekilde son verilmesi gerektiğini ifade eden Cengiz Çandar konuşmasının sonlarında genel bir değerlendirme yaparak Türkiye'nin çeşitli olaylardan dolayı sarsıldığını, tökezlediğini; fakat asla geriye gitmediğini söyledi.
Bir soru üzerine Çandar, Türkiye'nin şu anki durumunu bir normalleşme süreci olarak değerlendirdiğini, bunun yanında bazı endişelerinin de var olduğunu ifade etti.
Cihan
SON VİDEO HABER
Haber Ara