Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

İran İslam devrimi 31 yaşında

İran'da İslam Devrimi'nin 31. yıldönümü dolayısıyla yüz binlerce kişi Tahran'ın merkezinde toplandı. Bugün, İran'ın siyasî tarihinde en önemli gün kabul ediliyor.

16 Yıl Önce Güncellendi

2010-02-11 10:53:00

İran İslam devrimi 31 yaşında
İran İslam Cumhuriyeti'nin kuruluş yıldönümü nedeniyle başkent Tahran da dahil tüm ülkede törenler yapılmaya başlandı.

İslam Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 31. Yıldönümü nedeniyle İran'ın bütün kentleri, 818 yerleşim birimi ve yaklaşık 4 bin köyde etkinlikler düzenlendiği belirtildi. Başkent Tahran'da geniş bir katılımın gözlendiği törenlerde göstericiler Azadlig Meydanı'nda toplanıp sloganlar atarak marşlar söylediler. "Kurtuluş, Özgürlük, İslam Cumhuriyeti", "ABD'ye ölüm" ve "İsrail'e ölüm" sloganları atan göstericiler, Humeyni posterleri taşıdılar.

İran'ın birçok yerinde resmi törenler düzenleniyor ama, en büyük miting Tahran'daki Azadi Meydanı'nda yapılıyor.

Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad Tahran'daki mitingde yaptığı konuşmada, İran'ın düşmanlarını, bölgede egemenlik kurma hedeflerini gizlemek için, nükleer güç ve insan hakları konularını kullanmakla suçladı.

Ahmedinejad, Batılı ülkelerin İran'ın kaydettiği ilerlemelerden korktuğunu söyledi. İran'ın halen bölgedeki en büyük güç olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, Batı'nın, özellikle nükleer alanda ilerlemeleri baltalamaya çalışmasına rağmen, 'ülkesinin her yıl büyük bir adım daha attığını' kaydetti.

Gerek hükümet, gerekse muhalefet, bugün için, taraftarlarına çok büyük katılım çağrısında bulunmuştu. Muhalefete ait İnternet sitelerinde, yönetime karşı çıkan çok sayıda İranlının da başkentin merkezinde toplandıkları belirtiliyor.

Muhalefete ait İnternet sitelerinde güvenlik güçlerinin muhalif gruplara karşı göz yaşartıcı bomba kullandığı ve ateş açtığı haberleri yer aldı.

Henüz doğrulanamayan bir başka haberdeyse, muhalefet lideri Mehdi Kerrubi'nin saldırıya uğradığı belirtildi.

Muhalefet liderleri Mir Hüseyin Musavi ve Mehdi Kerrubi de, yandaşlarını Tahran'da toplanmaya çağırmışlardı.

Hükümet yetkilileri de, herhangi bir protesto eylemine sert yanıt verileceği uyarısında bulunmuşlardı.

Son günlerde birçok kişi gözaltına alınmış ve Tahran'daki yollara barikatlar kurulmuştu.

İran yetkililerinin İnternet erişimini de sınırlayabileceği söylentileri dolaşıyor.

BBC'nin Tahran muhabiri Jon Leyne, Londra'dan verdiği haberde, hükümet ve muhalefetin bugünü büyük bir gövde gösterisine dönüştüreceklerini belirtiyor.

Hükümet karşıtı İnternet sitelerinde, mitinge gelecek kişilerden yeşil amblem taşımaları ya da yeşil giysi giymeleri istendi. 2009 Haziran'ında yapılan ve sonuçları tartışmalar yaratan cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra İran muhalefeti yeşil rengi simge olarak seçmişti.



İSLAM DEVRİMİNDEN FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN

İran İslam İnkılâbı

Devrim öncesinde ABD'nin Ortadoğu'daki üssü konumunda olan İran'da İslam inkılâbından sonra ABD ve İsrail, İran'dan kovulmuş ve o tarihten itibaren ABD ve İsrail'in Ortadoğu politikalarına karşı muhalif bir duruş sergilenmiştir.

On yıllara dayanan bir mücadele ve binlerce şehit verilerek gerçekleştirilen devrim sonrasında İran yönetim biçimi "İslam Cumhuriyeti" olarak ilan edilmiştir. Zulme karşı kararlı bir duruş ve ödenen bedellere rağmen yılgınlık göstermeyen bir mücadelenin zaferle sonuçlandığının göstergesi olan İslam devrimi, medreselerden camilere, gençlik hareketlerinden kadınlara ve çeşitli ideolojik fraksiyonlara kadar tüm İran halkını bu sürece katmayı başarmıştır.

Türkiye'de olduğu gibi dünya Müslümanları tarafından da coşkuyla karşılan inkılâp, İslami hareketlere de devrimci bir ruh ve motivasyon aşılamıştır. Ayetullah Humeyni, Ali Şeriati, Muhammed H. Beheşti, Murtaza Mutahhari, Mustafa Çamran, Mehdi Bazergan vb. birçok ismi dünya Müslümanlarına kazandırmış ve aynı dönemde başlayan Afgan cihadıyla birlikte ümmet bilincinin yeşermesine katkıda bulunmuştur.

Tağut, müstekbir, mustaz'af gibi Kur'anî kavramların hayatın içinde karşılık bulduğu ve emperyalizme ve yerli işbirlikçilerine karşı mücadelenin Kur'anî temelli olduğunun pratik açılımlarının görüldüğü devrim süreci, mezhebi farklılıklardan kaynaklanan husumetleri de asgariye indirmiş; Şii ve Sünni Müslümanların kardeş olduğu vurgusu ön plana çıkartılmıştır.

Devrimin hemen akabinde öncü kadroya yönelik suikastların gerçekleşmesi ve Batılı güçlerin desteklediği Irak'la 8 yıl süren şiddetli bir savaşta yüz binlerce şehit verilmesine rağmen devrim sancağını koruyan İran, başından bu yana Filistin davasını sahiplenmiş ve İsrail'e açık cephe açmıştır.

Gelinen nokta itibariyle İran'da mezhebi, etnik (Farsi), ulus-devlet merkezli reel politik yaklaşımlar; toplumsal dönüşümün Kur'an merkezli bir sürece evrilmesi boyutunda yaşanan zaaflar "tıkanma" eleştirilerine yol açmıştır. Öte yandan rehberlik makamının pratiği ile ilgili tartışmalar, basına yönelik uygulanan sansür, muhalif kesimlerin "Amerikancı" yaftasıyla susturulması, Filistin-Lübnan dışındaki diğer Ortadoğu'daki İslami hareket ya da direniş gruplarıyla ilişkisinin mahiyeti, nükleer ve silah sanayindeki gelişmeler vb. başlıklar son zamanlar İran'ının gündeme geliş şeklini belirleyen konular.

Ancak İran, tüm Müslümanlar için, İslami mücadelede merhalecilik, öncü kadro, toplumsallaşma/kitleselleşme, gençlik ve kadın hareketleri, yerli işbirlikçilere olduğu gibi dünya istikbarına karşı devrimci duruş vb. birçok konuda bir laboratuar görevi de ifa ediyor.

Kaynak: BBC-Haksöz-Ajanslar
SON VİDEO HABER

Uçakta olay çıkarıp, 'Türkiye'yi satın alırım' diye tehdit etti

Haber Ara