Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

ABD İran bahanesiyle Körfez'i silahlandırıyor

ABD Basra Körfezi'ndeki füze sistemini genişletiyor. ABD'nin İran'ın saldırı ihtimalini öne sürerek Basra Körfezi'ndeki müttefiklerini silahlandırdığı belirtildi.

16 Yıl Önce Güncellendi

2010-02-01 14:26:00

ABD İran bahanesiyle Körfez'i silahlandırıyor
ABD'nin, İran'dan giderek artan füze tehdidi nedeniyle Basra Körfezi içi ve çevresinde, kara ve deniz temelli füze savunma sistemlerini genişlettiği bildirildi.

Amerikalı yetkililer, ABD'nin, Kuveyt, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn'de kara temelli Patriot füze savunma düzeneklerini, ayrıca Akdeniz'de ve çevresinde vuruş mesafesi içinde yer alan donanma gemilerindeki füze savunma sistemlerini genişlettiğini söylediler.

Yetkililer, bunun, Körfez'deki Amerikan güçleri ve müttefiklerinin korunmasının artırılması için yapıldığını belirttiler.

ABD Merkez Kuvvetler (Centcom) Komutanı Orgeneral David Petraeus, ABD'nin 4 Körfez ülkesine 8 Patriot füze bataryası yerleştirdiğini söylemişti.

Söz konusu yapılanma, Bush yönetimi sırasında başlamış, nükleer programı nedeniyle İran'a yeni yaptırımlar uygulanmasını isteyen ABD Başkanı Barack Obama yönetimince genişletilmişti.

İRAN'A KARŞI FÜZE KAPANI

ABD'nin Körfez'deki silahladırma çalışmaları Amerikan gazetelerinin de manşetinde geniş yer buldu. Haberlere göre İran’ın gelecekteki olası askeri saldırılarını önleme gerekçesiyle Körfez’deki müttefikleriyle ‘sessiz’ çalışma yürüten Obama yönetimi, bölge ülkelerine silah satışlarını hızlandırırken, petrol terminalleri ile diğer önemli alt yapı tesislerine yönelik savunma sistemlerini güçlendiriyor.

Amerikan Washington Post ve New York Times gazeteleri, ABD’nin Basra Körfezi’ndeki Arap ülkelerini İran’a karşı korumak için bugüne dek görülmedik boyutta silahlandırma çabalarına hız verdiğini yazdı.

Obama yönetiminin, “İran’ın gelecekteki olası askeri saldırılarını önleme girişimi” çerçevesinde, Suudi Arabistan ve Körfez’deki diğer müttefikleriyle birlikte silah satışlarının hızlandırılması ve petrol terminalleri ile diğer önemli alt yapı tesislerine yönelik savunma sistemlerinin güçlendirilmesi konusunda “sessizce” çalışma yürüttüğü öne sürüldü.

Amerikan Washington Post gazetesinin, Amerikalı ve Ortadoğu’daki hükümet yetkililerine dayanarak verdiği habere göre Washington’ın girişimleri, “hava savunma sistemlerinde önceden görülmemiş boyutta koordinasyon sağlanmasını ve ABD ile Arap orduları arasında ortak tatbikatların artırılmasını içeren daha büyük bir çaba” çerçevesinde yer alıyor ve “Tahran’a karşı baskının artırılmasını” amaçlıyor. Haberde, ABD’nin bölgedeki silah satışlarında Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan’ın başı çektiğine işaret edildi.

“İran’ın nükleer silah kapasitesini elde etme yolunda ilerlemesinin bölgede silahlanma yarışına yol açacağından ve bunun atom bombası üretmeye kadar genişleyeceğinden endişe edildiğini” kaydeden Washington Post, Mısır, Suudi Arabistan, Türkiye, Kuveyt, Ürdün ve Yemen’in de nükleer enerji elde etmeye yönelik adımlar atabileceğini yazdı. New York Times gazetesinde askeri yetkililerle Obama yönetiminin yetkililerine dayandırılarak verilen haberde de, ABD’nin İran kıyıları açıklarında özel donanımlı gemilerin yanı sıra, Katar, Bahreyn, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne füzeleri algılayan radar sistemleri konuşlandırdığı belirtildi.

Asıl korkulan İsrail

Körfez ülkelerinin silahlanmayı İran’ın nükleer programı konusunda uluslararası topluma karşı koyması yüzünden benimsediği, zira ABD veya İsrail’in İran’ın nükleer tesislerine önleyici saldırı düzenlemesi halinde İran ya da bağlantılı bir örgütün hedefi olmaktan korktukları aktarıldı. Bu manzaraya Türkiye de dahil edildi: “Bazı petrol-gaz zengini Arap ülkeleri nükleer reaktör inşa girişiminde bulunuyor. BAE ilk reaktörünü inşa için anlaşmalar imzaladı. Benzer adımlar atan ya da atmayı düşünen diğer ülkeler Mısır, Suudi Arabistan, Türkiye, Kuveyt, Ürdün ve Yemen. İran nükleer aygıt denemesi yaparsa, hepsi ellerindeki seçenekleri gözden geçirebilir.” Emekli bir Arap general de, bu durumda her bölge ülkesinin dosyalarını yeniden açıp ne yapacağına karar vereceğini söyleyip “Nükleer silahlar dünya gücü olmaya götürüyorsa neden biz olmayalım” dedi.

Kaynak: NYT-AA-WP

Haber Ara