Erdoğan'dan yazarlara: Gaz vermeyin
Başbakan Erdoğan yaptıkları güzel işleri görmeyen medyayı sert bir dille eleştirirken destek verenlere de "Bazı köşe yazarları bize gaz vermeye çalışıyor, bize gaz vermeyin" dedi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-01-26 16:17:00
Başbakan Erdoğan AK Parti grubuna yaptığı konuşmada çarpıcı açıklamalarda bulundu. Erdoğan "Türkiye kazanacaksa biz kaybetmeye hazırız" açıklamasını yaptı.
Ak Parti grup toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan konuşmasına "Ülkemiz ve milletimiz adına son derece sevindirici bir haberi sizinle paylaşmak istiyorum" müjdesiyle başladı.
Başbakan Erdoğan ilk kez bir Türk Milletvekilinin Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanlığı'na seçildiğini bildirdi.
Türkiye'nin 1949'da üye olduğunu ve 60 yıl sonra seçilen ilk Türk başkan Ak Parti Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu'nun aynı zamanda doğu Avrupa'dan seçilen ilk ülke temsilcisi olduğunu ifade etti.
Ardından soğuk hava koşulları ile ilgili uyarılarda bulunan Başbakan'ın konuşmasından başlıklar şöyle:
"Konuşmama ülkemiz için iftihar meselesi olan bir gelişmeyle başlamak istiyorum. AK Parti Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'ne başkan olarak seçilmiştir. Bu tarihi bir olaydır.
1949'dan bu yana yaklaşık 60 yıl sonra ilk kez bir Türk milletvekili Parlamenterler Meclisi'ne başkan oldu. Bu ayrıca doğu Avrupa'dan bir palamenterin başkan olması anlamına geliyor. "
Yurdumuz ağır kış şartlarının etkisi altına girmiştir. Tüm vali ve belediye başkanlarımızın kış şartlarına karşı teyakkuz halinde olmasını istiyorum. Aç ve açta kalanlarına devlet elimizi uzatmalıyız. "Ölüm rampaları" olarak bilinen Elmadağ mevkii bölünmüş yola dönüşmüştür. Biz Ferhat'ız milletimiz Şirin. Onların sevgisi için dağları deliyoruz. 7 yılda 10 bin kilometre yol yaptık. Bunları göstersene. Öbür tarafta küçücük bir çeşme açılır onu günlerce gösterir. Biz bölünmüş yolların uzunluğunu 17 bin kilometreye çıkardık.
Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Ziya Paşa'nın şu sözü de önemlidir. "Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri" Biz eser bırakacağız. Şu anda 81 vilayete eser kazandırmış bir Ak Parti iktidarı var. Biz bugüne kadar eserlerimizle konuştıuk. Türkiye'ye kazandırdıklarımızla konuştuk. Bundan sonra da eserlerimizi konuştıurmaya devam edeceğiz. Sadece şu iki haftaya bölünmüş yol ve yatırımların açılışını, İstanbul Kültür Başkenti açılışını, Rusya S. Arabistan ziyaretlerini sığdırdık. Onlar laf üretiyor Biz iş üretiyor. Onlar yıkıcı diyor. Biz yapıyoruz, üretiyoruz. Sadece söylemlerimizle değil eylemlerimizle ne olduğumuzu ortaya koyuyoruz. Onlar sivil dikta diyor. Biz demokrasi için çalışıyoruz. Onların siyasi sicili kara leklerle dolu. Bu ülkede tek parti diktacılığını kimin yaptığı bellidir. Bu ülkede çetelerin avukatlığını yapan çok açık ortadadır. Bakıyoruz milletvekkilleri Ergenekon'un avukatlığı için Silivri'den hiç ayrılmıyor.
Tek parti diktası deyince akıllara CHP gelir. Bir zamanlar bu ülkede vali CHP'nin il başkanıydı. Biza sivil dikta yakıuştırması yapan yandaş köşe yazarları ve bunu destekleyen önce aynaya baksın.
Biz milletin oyuyla geldik. Biz gizli tasniflerle gelmedik. Onun için milletimizin kutsal emanetini biz sonuna kadar taşıyacağız savunacağız. Buü ülkede hizipçi, demokrasiyi vsayet altına almak isteyenler bellidir. Benim milletim maskenin ardındaki yüzleri çok iyi biliyor. Bu millet bunun için CHP'ye iktidar yüzü göstermiyor.
Biz dik duracağız ama dikleşmeyeceğiz. Türkiye'nin ihtiyacı budur.
Bazı köşe yazarları da kusura bakmasınlar bize gaz vermeye çalışıyor. Bize gaz vermeyin. Biz ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz. Biz bu yola çıkarken bütün bunların planlarını yaparak çıktık. Bu yazıları açıkça köşenizde yazabiliyorsanız insaf edin, 7 sene önce bu yazıları neden yazamıyordun. Köşe yazarları hukuk devleti içinde bu işlerin nasıl yürütüleceğini iyi bilsinler.
Önce hukuku öğrenin, biz öyle öfkeyle hareket edenlerden olmayacağız. Dik duracağız ama diklenmeyeceğiz. Biz Türkiye'nin selameti için risk alıyoruz. Türkiye'nin hukukunu koruyamayanlar kendi hukuklarını da koruyamazlar.
Uğur Mumcu cinayeti hala aydınlatılamadı. Bahriye Üçok, Çetin Emeç, Uğur Mumcu suikastından sonra belli kesimler töhmet altında bırakıldı. Ama şimdi her şey açığa çıkıyor. Tarih gerçekleri ortaya koyuyor. Bugün bizim yaptığımız kirli saldırıların üzerindeki sis perdesini aralamak. Azmettirenler ortaya çıktı.
Bir yürütmedeki işlerimizi yaparız, gerisi yargının işidir. Bizim dönemimizde yaşanan olayların failleri ortaya çıkarıldı.
Bu kanunsuzluklar mücadele tek başımıza sürdüreceğimiz bir konu değildir. Muhalefetin desteği çok önemlidir. Ama onların çetelerin avukatlığını yapması anlaşılamaz. Muhalefetin çetelere avukatlık yapmasını milletin takdirine bırakıyorum.
Gizli kapaklı işlerin ortaya çıkmasından kim neden rahatsız oluyor. Anayasa yapmak bu parlamentonun görevi değil mi? Yeri gelince yine yapılır ama "istemezük" başlıyor. Bunlar "istemezük" familyasının insanları.
İsteyen istediği tavrı takınsın ama biz samimi olacağız. Bizi düşürmek istedikleri tuzaklara düşmeyeceğiz, yapıca olmaya devam edeceğiz. Sorumsuz davranışlar karşısında sorumsuz tavır sergileyemeyiz. Çünkü bir kanun devleti olmanın peşinde değiliz biz hukuk devleti olmanın peşindeyiz. Biz yetkimizi milletimizden aldık, hesabı da milletimize veririz.
Milli birlik ve beraberlik istiyoruz. Bunu da demokratik açılım süreciyle pekiştirmek istiyoruz. Biz çözüm adımlarını atarken muhalefet kişisel hırsla itiraz etti. CHP önce yazdığı raporları kabul etmiyor, kendi web sitelerinde var. Biz araştırmadan, soruşturmadan adım atmayız.
Birileri görmek istemeyebilir. 30 yıldır devam eden terör, toplumsal barışın altına nifak tohumları ekiyor. Mevlana'nın sözü gibi "Sen gözünü kapatınca alem yok olmuyor" Bu sorunlar görseniz de görmesiniz de büyüyor.
Ak Parti olarak niyetimizi anlatmak için bir kitap hazırladık. Bir kitapçık bastık. Bu kitapta fısıltıyla ortaya atılan iddialar yer alıyor. Demokratik açılım kitabımızı teşkilatımız okusun, anlatsın. Süreç engellenmeye çalışılacak. Ama buna izin vermeyeceğiz. Türkiye'ye nasıl bir aydınlık kapı araladığımızı anlatmak zorundayız.
Orta vadede çıkarmayı planladığımız yasaları önümüzdeki günlerde TBMM'ye getiriyoruz. Demokratik açılım sürecimizin ikindi turunu başlatacağız. Konferans ve sempozyumlar düzenlenecek. Milli birlik ve kardeşlik projemizi anlatacağız.
Irkçılık bizim tarihimizde hiçbir zaman tutunamamıştır. Hiç kimse anne babasının etnik kökenini taşıdığı için kusurlu sayılamaz, ikinci üçüncü sınıf sayılamaz. Eğer bir olacaksak farklılıklarını zenginlik sayacağız. Şu an Türkiye genelinde ırkçı ajitasyon karşısından son derece dikkatli olmalıyız. Bazıları bu insanlık suçunu kullanarak kendisine zemin hazırlayabilir. Yayılmak istenen ırkçılığa karşı dikkat etmeliyiz.
Gerçek milliyetçilik asla ırkçılık değildir. CHP ve MHP'yi ele geçiren yönetim anlayışları ruh ikizidir. Irkçılık temelli siyaset yönetenler, süreci engellemeye çalışıyor. Zor ama tarihi bir süreçten geçiyoruz. Türkiye'nin bekasını her şeyin üstünde tutuyoruz. Gönül dilini muhafaza edeceğiz. Hizmetlerimizle farkımızı ortaya koyacağız.
Haber Ara