Dolar

34,8733

Euro

36,6790

Altın

3.036,75

Bist

10.129,50

Tam Gün Yasası'ndan kimler rahatsız?

TBMM Sağlık ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Cevdet Erdöl, “Tam gün yasası çıktığında şu anki hesaplamayla, bir üniversite öğretim üyesi mesai sonrasında çalıştığında 17 bin lira kazanabilecek. Geçen 10 bin lira, yeni sistemle 12 bin 300 liraya çıkacak” dedi.

16 Yıl Önce Güncellendi

2010-01-12 03:12:00

Tam Gün Yasası'ndan kimler rahatsız?
TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Cevdet Erdöl, “Tam Gün” olarak bilinen tasarının yasalaşması durumunda mesai sonrasında çalıştığında üniversitede görev yapan bir öğretim üyesinin aylık gelirinin 17 bin lira olacağını söyledi. Erdöl, tasarının TBMM Genel Kurulu’nda bu hafta görüşülmesinin planlandığını belirterek, “Kanunlaşması halinde uygulamaya ne zaman başlanacağı, yürürlük maddesinde tartışılır. Bir yıl gibi bir geçiş müddeti düşünmüştük, ama ileri geri oynamalar belki olabilir” dedi. Kanunun çıkmasıyla birlikte hekimlerin, belirlenecek olan belli bir geçiş dönemi içerisinde karar vermeleri gerektiğini vurgulayan Erdöl, şunları kaydetti: “Yasa ile hem muayenehanede hem de kamu hastanesinde ikili çalışma sistemi ortadan kaldırılıyor. Bu, birtakım yanlışlıkları gidermek ve hastanelerdeki verimliliği artırmak için yapılıyor. Tam gün çalışma ile birlikte özellikle eğitim ve araştırma hastanelerinde öğretim üyelerimiz kurumlarına daha fazla zaman ayırabilecek.

Hastalar hastaneye gittiğinde yeterince ilgi gösterilmediği, hekimin muayenehanesine gidildiğinde daha iyi bakılacağını, hastaneye yatış yaptırabilmek için hekimin özel muayenesine gitmesi gerektiğini düşünebiliyor. Yeni uygulamayla bu düşüncenin önüne geçilecek.”
Erdöl, mesai saatleri dışında çalışmak isteyen hekimlerin, kendi müessesesi dışında devletin başka hastanelerinde çalışabilmesinin de mümkün olduğunu söyledi. Erdöl, “Üniversite hastanesinde çalışan bir hekim, belli bir saatten sonra diğer devlet hastanelerinde ya da eğitim hastanelerinde çalışabilir. Bir devlet hastanesinde çalışırken, bir başkasında çalışabilecek. Bu şekilde yapılan çalışmalarda ücret alınacak. Hekim, A hastanesinden B hastanesine ameliyata girdiğinde bunun maddi karşılığını alacak” dedi.

“ÜNİVERSİTELERDEN ÇOK SAYIDA İSTİFA BEKLEMİYORUZ”

Erdöl, ilgili kanun çıktığında vatandaşların bir hastanede profesöre muayene olduğunda para vermek zorunda olmayacağına dikkati çekerek, şunları söyledi: “Ama profesör de her hastayı muayene edemez. Mevcut sistemde sadece parası olan profesöre muayene olurken, önerilen sistem ihtiyacı olan kişiyi hocanın muayenesine sunmaya dayanmaktadır. Üniversite hocaları, kendileri poliklinik muayenesi yapmak isterlerse yapabilirler. Bunun ücretini ise kişiden değil devletten alacak. Getirilmek istenilen sistemde öğretim üyelerinin birinci vazifesi eğitim araştırma olacak. Hastanın ameliyatın başında durması bile eğitimdir, hocalar bundan da ücret alacak. Hocalar, konsültasyon eğitim, araştırma, danışmanlıktan da ücret alacak. Şu anki hesaplamayla, mesai sonrasında çalıştığında bir üniversite öğretim üyesi 17 bin lira kazanabilecek.”
Her öğretim üyesinin de aynı koşullarda çalışmasının mümkün olmadığını da ifade eden Erdöl, tasarının yasalaşması halinde iddia edildiği gibi üniversitelerden çok sayıda istifa beklemediklerini dile getirdi. Erdöl, “Öyle zannediyorum ki istifa oranı yüzde 5’i geçmez” dedi.

ASKERİ HEKİMLER 2 KAT MAAŞ ALACAK

Tam Gün Yasa Tasarı’nın askeri hekimler için de bazı düzenlemeleri kapsadığını ifade eden Erdöl, özel muayenehanesi olan askeri hekim sayısının çok az olduğunu söyledi. Erdöl şunları söyledi: “Kanunla birlikte, bir askeri hekimin maaşı, şimdikinin 2 katı olacak. Çünkü, askeri hekimlerin maaşına da ciddi bir artış getiriliyor. Yapılan değişiklikle askeri hekimlik cazip hale getirilecek. GATA kontenjanını dolduramadı. Olaya ‘O da subay ben de subayım’ diye bakılırsa çözülmez. Öyle değil, doktor ayrıcalıklı bir subaydır. İş böyle görülürse para vermek durumundasınızdır, görmezsek para vermezsiniz. Para vermezseniz de hekimleri bulamazsınız. Ben bunu Genelkurmay’da yetkililere söyledim. Yeni sistemde, bir askeri hekim de aynı diğer hekimler gibi hem çalıştığı hastanede hem de dışarda çalışamayacak. TSK’da albay uzman tabip maaşı 4 bin 400 liradan 6 bin 295 liraya çıkacak. Yarbay tabip ise 5 bin 300 TL alacak. General olan hekimlerin ise ellerine 9-10 bin lira geçebilecek. Diş hekimleri için daha farklı.”

2 BİN LİRADAN 10 BİN LİRAYA

Erdöl, devlet hastanelerinde görev yapan hekimlerin maaşlarının daha farklı olduğunu belirterek, “Şu anda klinik şefinin maaşı bin 800 TL’dir. Serbest çalışmayan bir şefin, döner sermaye ile eline şu anda 10 bin lira geçebilir. Yeni sistemle, 12 bin 300 lira eline geçebilecek. 1’in 4’ündeki uzman doktor şimdi bin 600 TL alıyor, yeni uygulamada 9 bin 870 lira alacak. Şef yardımcısı 11 bin 770 lira alabilecek” dedi. Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerde görev yapan hekimlerin döner sermayeden ne kadar para alırlarsa alsın, emekli olduklarında bin 100-bin 300 TL arasında maaş aldıklarını ifade eden Erdöl, “Getirilen sistemle, emekli maaşlarını, döner sermaye gelirinden bir miktar keserek, Emekli Sandığı’na aktarıp, emekli olduklarında bu sistemde ne kadar kalırlarsa o kadar fazla emekli maaşı almalarını sağlıyoruz” diye konuştu. Bir klinik şef ve şef yardımcısının, pratisyen hekimin emekli maaşının şu an itibariyle bin 335 TL olduğunu ifade eden Erdöl, 5 yıl prim yatırması durumunda pratisyen hekimin bin 432 TL ile, uzman hekim bin 515, klinik şefin bin 556 TL alacağını kaydetti. Erdöl, 30 yıl prim yatırıldığında ise pratisyen hekimin 2 bin 76 TL, klinik şefinin ise 3 bin TL emekli maaşı almaya hak kazanacağını bildirdi.

Laboratuvarlara yeni genelge

Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü, '992 ve 3153 sayılı kanun kapsamında laboratuvar başvuruları hakkında' bir genelge yayımladı. 81 il valiliğine gönderilen genelgede, açılmış ve açılacak olan müstakil, özel hastanelerin veya tıp merkezlerinin bünyesinde kurulan laboratuvarların ruhsat başvurularındaki aranılacak belgeleri, hizmet gerekleri ile iş ve işlemler yönünden yeniden düzenlendiği belirtiliyor. Genelgeyle, söz konusu laboratuvarların açılmasına esas ruhsatnamenin düzenlenmesi konusunda daha önce yayımlanmış olan 2007/31 sayılı genelge yürürlükten kaldırıldı. Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Nihat Tosun imzalı yayımlanan genelgede "3153 sayılı Radyoloji, Radiyom ve Elektrikle Tedavi ve Diğer Fizyoterapi Müesseseleri Hakkında Kanun" ve "992 Sayılı Seriri Taharriyat ve Tahlilat Yapılan ve Masli Teamüller Aranılan Umuma Mahsus Bakteriyoloji ve Kimya Laboratuvarları Kanunu" kapsamında müstakil olarak açılan veya özel hastane, özel dal merkezi ve özel tıp merkezi bünyesinde kurulan laboratuvarların ruhsatlarının bakanlıkça düzenlendiğine vurgu yapılıyor. Laboratuvarların ruhsat başvurularında kullanılacak formların da düzenlendiği genelge 81 il valiliğine gönderildi.

Genelgede şu ifadelere yer veriliyor: "İliniz dâhilinde 3153 ve 992 sayılı Kanun kapsamında açılacak müstakil laboratuvarların, özel hastanelerin veya özel dal/tıp merkezlerinin bünyesinde kurulan laboratuvarların ve daha önceden hekim adına düzenlenmiş ruhsatların kuruluş adına dönüştürülmesinde kullanılmak üzere ilgi Genelgemiz eklerinden Ek-1, Ek-9 ve Ek-10 değiştirilmiş, Ek-13 geliştirilmiş olup genelge bütünlüğünü sağlamak amacıyla ilgi Genelgemiz yürürlükten kaldırılmıştır. Bundan böyle, başvuruların Genelgemiz doğrultusunda değerlendirilmesi, başvurunun durumuna uygun olarak Ek-13'te belirtilen belgelerin Bakanlığımıza gönderilmesi ve bu konuda gerekli hassasiyet ve titizliğin gösterilmesi gerekiyor."

Kaynak: Vakit

Haber Ara