Kozmik oda müze olsun
12 Eylül'de Kirazlıdere'deki Dil Okulu'nda aylarca tutuklu kalan Kültür Bakanı Günay, kozmik odanın aranmasıyla bir dönemin kapandığını söyledi. 'Kirazlıdere demokrasi müzesi olsun' dedi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2009-12-31 10:27:00
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, 1980 askeri darbesi sürecinde hapis yattığı Kirazlıdere askeri tesislerinin içinde bulunan Özel Kuvvetler Komutanlığı Seferberlik Bölge Başkanlığı binasının 'Demokrasi Müzesi' olmasını istedi. Günay, 'Genelkurmay Başkanı ile Başbakan saatlerce konuştuktan sonra 'gidin burada arama yapın' kararı alınıyorsa, 'Seferberlik Bölge Başkanlığı binasının müze olmasına doğru emin adımlarla ilerliyoruz' diye düşünüyorum. Allah bana bugünleri de gösterdi' dedi.
12 Eylül sabahı gözaltına alınarak Kirazlıdere'deki Özel Harp Dairesi ile aynı alanda bulunan Dil ve İstihbarat Okulu'na götürülen ve aylarca burada tutulan Bakan Günay, o tarihlerde düşünü kurduğu projeyi açıkladı.
Bülent Arınç'a suikast iddiasının ardından mahkeme kararıyla günlerdir arama yapılan Kirazlıdere'deki Özel Kuvvetler Komutanlığı Seferberlik Bölge Başkanlığı'nın, 1980'li yıllarda Özel Harp Dairesi olarak faaliyet gösterdiğini hatırlatan Günay, aynı askeri tesisin içinde yer alan Dil ve İstihbarat Okulu'nda geçen mahpusluk günlerini, AKŞAM'a anlattı.
Askeri yönetim tarafından tutuklanan dönemin siyasileri ile Kirazlıdere'de aynı mekanı paylaşan Günay, 'Ben hayatımın o sürecini çoktan sildim. Ama o tarihlerde hayalini kurduğum bir düşünce vardı. Şehrin merkezinde kalan Kirazlıdere karargahının o güzel bahçesine bakıp buranın 'Demokrasi Müzesi' olmasını düşünürdüm. Bu düşüncemi bugün de koruyorum. Kim bilir belki bir gün onu da görürüz. Sadece Kirazlıdere değil, Yassıada da Demokrasi Müzesi olmalıdır' dedi. Bakan Günay, şunları söyledi:
DİRENÇ NEDENİ VARLIK SEBEBİ: Teşkilatı Mahsusa'nın devamı bunlar. Türkiye, NATO'ya girdikten sonra adı Özel Harp Dairesi oldu. Aslında bir Soğuk Savaş devleti örgütlenmesi. Soğuk Savaş devletleri bitti. Fakat bizdeki direniyor. Eskiden komünizme, sola karşı örgütlenmişti güya, yeni düşmanlar yarattılar, yaratmaya da çalıştılar. Yaratmak için provokasyonlar da yaptılar. İşte Kürt hareketi, Alevi hareketi, siyasal İslam hareketi. Düşman varmış gibi içeride provokasyonlar yaptılar. Çünkü varlık sebebi düşman üzerine kurulu. Varlık sebeplerini korumaya çalıştılar. Bütün direnç odur.
LİDERLER HAPİSHANESİ
1980 döneminde, Kirazlıdere Tutukevi olarak bilinen Ordu Dil ve İstihbarat Okulu, operasyonlarla gündeme gelen Özel Kuvvetler Komutanlığı'na yakın bir noktada bulunuyor. Daha sonra İstanbul'a taşınan okul, 12 Eylül ihtilalinde birçok ismi zorunlu olarak ağırladı. Bunlar arasında Bülent Ecevit, Necmettin Erbakan, Alparslan Türkeş, Deniz Baykal, Doğu Perinçek, Recai Kutan, Yaşar Okuyan, Taha Akyol, Agah Oktay Güner, Oral Çalışlar, İlhami Soysal ve Ertuğrul Günay da yer alıyor. Liderler Hapishanesi olarak da bilinen ve 1983 yılında kapatılan tutukevinde yaşananlarla ilgili Oral Çalışlar'ın 'Ecevit Türkeş ve Erbakan'la Cezaevi Günleri', Recai Kutan'ın da 'Kirazlıdere Tutukevi Penceresinden 12 Eylül' isimli kitapları bulunuyor.
ÇOK SANCILI AMA İYİ OLACAK: Soğuk savaş örgütlenmesinin uzantısı Emniyet'te var, askerde var, sivil toplumda var. Bunun uzantısı yargıda var, aydınlarda var. Kolay değil, bir kabuk yırtılmaya çalışılıyor. Türkiye kabuğunu yırtmaya çalışıyor. Türkiye buradan çağa çıkmaya çalışıyor. Bütün olan o. Çok sancılı tabii, sancılı da olacak ama iyi bir yere doğru geldiğimizi düşünüyorum.
ALLAH BANA BUGÜNLERİ DE GÖSTERDİ: Genelkurmay Başkanı ile Başbakan saatlerce konuştuktan sonra 'gidin burada arama yapın' kararı alınıyorsa, 'Seferberlik Tetkik Kurulu'nun bulunduğu binanın müze olmasına doğru emin adımlarla ilerliyoruz' diye düşünüyorum. Allah bana bugünü de gösterdi. Soldan sağdan herkes oralarda kaldı. Bir Süleyman Bey kalmadı orada. Deniz Baykal kaldı. Adalet Partisi hükümetinin bakanları kaldı. Burası Ankara'nın tam merkezinde, dağbaşı değil.
SON VİDEO HABER
Haber Ara