Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

"Hukuka nasıl hile yapılabilir ki"

Prof. Dr. Özcan, Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampüsü'ndeki sosyal tesislerde düzenlediği basın toplantısında, görevinin ikinci yılına ilişkin değerlendirmelerde bulunurken

16 Yıl Önce Güncellendi

2009-12-11 16:48:00

YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, ''Hukuku dolanırızdan kastettiğim benim, hukuki hile falan yapmak değil. Hukuka nasıl hile yapılabilir ki. Benim kastettiğim, yani oradan bize gelecek her itiraza karşı bizim bir çözümümüz var. Biz onları kullanırız. Bize bir şey yöneltilirse, bizim ona verecek bir cevabımız var'' dedi.

Prof. Dr. Özcan, Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampüsü'ndeki sosyal tesislerde düzenlediği basın toplantısında, görevinin ikinci yılına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Özcan, ''Katsayıdan doğan ve sizin eşitsizlik diye ifade ettiğiniz durum yargı kararıyla hukuka aykırıysa aynı sonucu doğuran formülleri devreye sokmanız hukuku dolanmak olmaz mı?'' sorusu üzerine, ''Gerekirse hukuku da dolanacağız'' yanıtını verdi.

''Katsayı makasının çok daraltılacak mı?'' sorusuna karşılık Özcan, 17 Aralıktaki toplantı öncesinden ipucu vermeyeceğini, makasın daraltılmasının bir alternatif olduğunu söyledi.

''İMAM HATİPLERE İHTİYAÇ KALMAYACAK''

Bir gazetecinin ''Bu karara daha çok tepki veren öğrenciler daha çok İmam Hatip Lisesi öğrencileri ve bu okuldan mezunlar. Burada imam hatip meselesini tam tartışmadığımız için mi bu katsayı meselesi tam çözülemiyor?'' sorusu üzerinde şunları söyledi:

''İmam hatiplilerin ortada görülmesinin bir nedeni, onların birazcık daha organize olmasıdır. Zannediyorum onlar bu 10 yıllık uygulamada katsayının getirilmesinden en çok zarar gören insanlar olduğu için daha organize görünüyorlar, meselelerine sahip çıkıyor görünüyorlar. Mesleki teknik eğitimde de dernek temsilcileri görüşüyor. Hep bu imam hatip liseliler böyle mi kalacak meselesini merak ediyorsanız, onu da bir şekilde bu ülkenin halletmesi gerekiyor. Şöyle olabilir, sesli düşünüyorum; imam hatip okullarını genel liseye çevirirsiniz. Bu ortaöğretimdeki Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi kaldırılabilir. Seçmeli bir din dersi getirilebilir. Temel dini bilgiler öğrencilere kazandırılabilir. Alevi öğrencileri için 'Aleviliğin Temel Prensipleri' dersi yapılabilir. Böyle bir yolla, her zaman ülkemizde ciddi tartışmalara neden olan imam hatip meselesi halledilebilir. Hiç kimse çocuğunu imam hatiplere imam olsun diye yollamıyor, hepimiz biliyoruz. Oradaki amaç biraz dini ile ilgili bilgileri öğrensin, hayata hazır başlasın gibi. O ihtiyacı başka şekilde karşılarsanız, herhalde imam hatiplere ihtiyaç kalmaz diye düşünüyorum.''

''İmam ve hatip olacak kişiler için kaynak nereden sağlanacak?'' sorusu üzerine, Özcan, bu okullardan bazılarının Diyanet İşleri Bakanlığına bağlanabileceğini söyledi.

''DANIŞTAY VE YÖK KARŞI KARŞIYA GETİRİLMEMELİ''

''Getireceğiniz sistem de Danıştay'dan dönerse ne yapacaksınız?'' sorusu üzerine Özcan, ''Planlarımızı sırasıyla uygulamaya koyacağız'' yanıtını verdi.

Danıştay ile YÖK'ün karşı karşıya getirilmemesi gerektiğini vurgulayan Özcan, ''Bu meselede belki anlaşamıyoruz ama ikisi de devlet kuruluşu. İki devlet kuruluşunun bu durumda olması bile gariptir. En az bizim kadar onların da bu öğrencilerin geleceğini düşündüğünü düşünüyorum. Nasıl kayıtsız kalabilirler ki?'' dedi.

Özcan, sınav kitapçığının 20 Aralıkta basılması için ÖSYM'ye öneri vereceğini ifade etti.

''Meclis'teki bazı gruplar yasa değişikliğine destek vereceğini açıkladı. Yasal düzenleme sorunu ortadan kaldırabilir mi?'' sorusuna karşılık Özcan, ''Ben o yola kesinlikle karşıyım. Bu bizim işimiz. Biz YÖK'te bu işi halledeceğimizi düşünüyoruz. Yasal yollara gidilmesi biliyorsunuz başörtüsü meselesinde bir defa yapıldı, nelere sebep oldu... Onun için o yola gitmeyeceğiz'' diye konuştu.

Bir gazetecinin ''Yani MHP'ye güven duyulmuyor o zaman?'' demesi üzerine Özcan, ''Ben öyle bir şey söylemedim. O yol çok hayırlı bir sonuç doğurmadı daha önceki tecrübede. Şimdi niye kullanalım?'' dedi.

ANADOLU'DAKİ REKTÖRLÜK SEÇİMİ

Özcan, ''Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanlığına yapılan seçime ilişkin'' bir soru üzerine, ''Hata şu, rektörler bize dekan için üç isim yollarken bazen diyorlar ki üç aday oylama yaparak tespit edilmiştir diyorlar, bazen de böyle bir ibare olmuyor. Bize yollanan listede bu ibare yok. Biz de oylama yapılmadığını düşündük. Hata bu'' dedi.

Adayların hiç birini tanımadığını belirten Özcan, istihbarattan gelen bilgilere bakıldığını anlattı.

Anadolu Üniversitesi'ndeki rektörlük seçimlerine de değinen Özcan, ''Birinci hocamız Açıköğretim Fakültesi'nin 20 yıl önceki tekniklere göre götürüyordu. Ben kendisine bunu defalarca söyledim, artık bu dönemde Açıköğretim Fakültesi'nde kitap basıp öğrencilere yollanmıyor, bunlar web tabanından yapılıyor. Bir de Anadolu Üniversitesi her zaman kapalı kalmıştır. O üniversite bir türlü açılmıyor. O üniversitede çok para var. Birinci adaya, isterse orada 800 oya yakınını alsın ben karşıyım. İkinci aday çok iyi bir akademisyen. O akademisyenin o iyi durumunu bırakıp idarecilik yapmasını gönlüm el vermiyor. Geriye üçüncü aday kalıyor'' diye konuştu.

''Rektör seçimiyle ilgili ne planlanıyor?'' sorusu üzerine Özcan, mütevelli heyet benzeri bir yapı düşündüklerini belirtti.

Cumhurbaşkanı'nın rektör seçimi sürecinden çekilmek istediğini belirttiğini anımsatan Özcan, YÖK'ün de bu süreçte rolünün olmayacağını söyledi.

Özcan, bürokrasiden, akademiden, sivil toplum kuruluşlarından, iş dünyasından insanların mütevelli heyette olabileceğini belirtti.

''Bu değişiklik için Anayasa değişikliği gerekmez mi?'' sorusuna karşılık Özcan, ''Cumhurbaşkanımız isterse, Meclis'e başvurursa onu kırmazlar diye düşünüyoruz. Hele böyle bir yetkisinden vazgeçme durumu varsa hiç kırmazlar'' dedi.

''HUKUKU DOLANMAK''

Soruların ardından açıklaması sırasında kullandığı ''hukuku dolanmak'' ifadesinin yanlış anlaşılmaması için açıklama yapan Özcan, ''Biz, bize açık olan her hukuki zemini kullanacağımızı söyledim. Sahtekarlık falan yapmayacağız. Hile falan yok. Niye hile yapalım? Biz güçlü bir durumdayız. Hukuku nasıl kandıralım, ben hukuktan anlamam'' diye konuştu.

Toplantının ardından AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Özcan, ''Gerekirse hukuku dolanırız açıklamanızı biraz açabilir misiniz?'' sorusu üzerine, ''Hukuku dolanırızdan kastettiğim benim, hukuki hile falan yapmak değil. Hukuka nasıl hile yapılabilir ki. Benim kastettiğim, yani oradan bize gelecek her itiraza karşı bizim bir çözümümüz var. Biz onları kullanırız. Bize bir şey yöneltilirse, bizim ona verecek bir cevabımız var ve bu süreç devam edecektir. Dolanmak... Yani birazcık uzun süren bir süreçten belki bahsediyorum. Hiç bir zaman hukuku kandırmak falan söz konusu değil, nasıl kandırabiliriz ki?'' diye konuştu.

Özcan, ''YÖK Genel Kurulu toplantısının öne çekilmesi söz konusu mu?'' sorusuna karşılık, şimdilik tarihin öne çekilmesinin söz konusu olmadığını belirterek, ''Biz bir hazırlık içindeyiz. Onların bitmesini beklemek daha doğru'' dedi.

''Karar kısa vadeli bir çözüm mü olacak?'' sorusu üzerine Özcan, ''Esastan çözmeyi yeğleriz. Sık sık bu konuda değişiklik yapmak hoş bir şey değil. Getireceğimiz çözümün kalıcı olmasını isteriz ve onun için de çalışıyoruz. Bir defa çözelim, bir daha bu işle uğraşmayalım artık, o kalıcı olsun istiyoruz'' yanıtını verdi.

Haber Ara