Dolar

34,8956

Euro

36,6577

Altın

3.010,32

Bist

10.058,63

'Katliamlara hoşgörü göstermeyeceğiz'

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu: "İsrail'in Gazze'ye saldırılarıyla büyük bir hata yaptı. Hatta İsrail, sadece büyük bir hata yapmakla kalmadı, fosfor bombalara kullanmakla suç işledi"

16 Yıl Önce Güncellendi

2009-12-09 07:55:00

'Katliamlara hoşgörü göstermeyeceğiz'
Davutoğlu, Mayflower Otel'de, Siyaset Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı'nın (SETA) düzenlediği "Türk Siyasetinin İlkeleri" konulu konferansta yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Orta Doğu barış sürecinde aldığı aktif role değindi.

Bu konunun üç ayağını İsrail-Suriye, İsrail-Filistin ve İsrail-Lübnan ilişkilerinin oluşturduğunu belirten Davutoğlu, "Tüm bu alanlarda son 6 yılda çok zorluklar yaşadık. Türkiye'nin yapmak istediği şu; tüm bu 3 ayağa birbirlerini destekleyecek şekilde katkıda bulunmak" dedi.
Bu üç konunun birbiriyle bağlantılı olduğuna işaret eden Davutoğlu, üç ayak arasında yeni bir denge oluşturduklarını, ancak İsrail'in Gazze operasyonunun bu dengeyi bozduğunu belirtti.

Davutoğlu, "Evet, İsrail'i eleştiriyoruz. İsrail'in saldırılar ile büyük bir hata yaptığını düşünüyoruz. Hatta İsrail, sadece büyük bir hata yapmakla kalmadı, fosfor bombaları kullanmakla suç işledi" diye konuştu.
"Bölgemizde artık insani katliamlara hoşgörü göstermeyeceğiz" diyen Davutoğlu, Irak'ta da Sünni veya Şii olsun hiçbir terörist saldırıya hoşgörü gösteremeyeceklerini bildirdi.

"OBAMA'NIN YAKLAŞIMI BÖLGE İÇİN KAZANÇ"

Ahmet Davutoğlu, ABD Başkanı Barack Obama'nın yeni yaklaşımının bölge için büyük kazanç olduğunu da dile getirerek, "Umarım herkes bunu anlar ve bu doğrultuda çalışır" diye konuştu.

Türkiye ile ABD arasında, hem İsrail-Suriye hem de İsrail-Filistin konularında tam bir işbirliği olduğunu belirten Davutoğlu, "Bölgemizin gelecekte yeni gerginliklere ve insani trajedilere sahne olmaması için elimizden geleni yapacağız" dedi.

Türkiye'nin arabuluculuğunda İsrail-Suriye görüşmelerinin yeniden başlaması için her iki tarafın hazır olmasını umduğunu ifade eden Davutoğlu, Filistin'de de Hamas ve El Fetih arasındaki uzlaşının sağlanması için çabalarının sürdüğünü bildirdi. Davutoğlu, "Onlar arasında uzlaşı olmadan, İsrail-Filistin arasında gerçek bir barış olamaz" ifadesini kullandı.

NÜKLEER SİLAHLAR

Bir soru üzerine, Türkiye'nin dış ticaretinde komşu ülkelerin payının yüzde 8'den 32'ye çıktığını da hatırlatan Davutoğlu, Türk ekonomisinin krizden daha az etkilendiğini anımsatarak, bunda komşu ülkeleriyle olan ticaretindeki artışın etkili olduğunu kaydetti.

Davutoğlu, bir başka soru üzerine, nükleer sorun konusunda Türkiye'nin 3 ilkeye sahip olduğunu belirterek, bu ilkelere değindi.

Tüm ülkelerin barışçıl nükleer teknolojiye erişme hakkının bulunduğunu ifade eden Davutoğlu, "Çünkü teknoloji bir ülkeye ya da bir gruba ait değildir. Teknolojide tekel olamaz. İsrail, İran, hangi ülke olursa olsun, Türkiye de dahil, nükleer teknoloji edinme hakkı vardır" dedi.
Nükleer silahlara karşı olduklarını belirten Davutoğlu, "Sadece bir bakan olarak değil, bir entellektüel, bir insanoğlu olarak da söylüyorum, nükleer silah sisteminin hiçbir haklı gerekçesi olamaz" dedi.
Nükleer silah kullanmanın doğal felaketlerden daha yıkıcı olduğuna işaret eden Davutoğlu, "Hedefin, nükleer silahsız bir dünya olduğunu" kaydetti.

"NÜKLEER İRAN DA, NÜKLEER İSRAİL DE İSTEMİYORUZ"

Orta Doğu'nun zaten gerilimlerle ve anlaşmazlıklarla dolu bir bölge olduğuna, nükleer gerilimin bu anlaşmazlıklara bir yenisini ekleyeceğine işaret eden Davutoğlu, "Nükleer İran istemiyoruz, nükleer İsrail de istemiyoruz. Hangisinin daha kötü olduğuna dair seçenek sunulmamalı. Neden daha iyi bir seçeneğimiz olmasın? O da hiçbir yerde nükleer silah olmaması, barışçıl ilişkilerin hüküm sürmesi" dedi.
Davutoğlu, Türkiye olarak, nükleer silahlardan arınmış bir bölgenin yaratılması yolunda ellerinden geleni yapacaklarını vurguladı.

Sorunun diplomatik yollarla çözülmesi gerektiğinin altını çizen Davutoğlu, İran'ın Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu ile şeffaf olmasını istediklerini kaydetti. Davutoğlu, İran'a olası yaptırımlar konusunda da, Irak'taki deneyimlerini hatırlatarak, Irak'a uygulanan yaptırımların Saddam Hüseyin'i vurmadığını, Türkiye'yi ve insanları daha fazla vurduğunu kaydetti.
SON VİDEO HABER

Annenin uyuşturucu isyanı: 'Oğlumu kurtarın, artık kafayı yedim!'

Haber Ara