Dubai batıyor mu?
Dubai asıl batan kim? Dubai yeniden cazibe merkezi olmayı başarabilir mi? Son günlerin en güncel kriz konusuna yerinde(n) bir bakış...
16 Yıl Önce Güncellendi
2009-12-01 21:41:00
Dubai’nin önde gelen Kamu-Özel ortaklı Holdinglerinden biri olan Dubai World şirketi borçları için öteleme talebinde bulundu.
Dubai krizinin bardağı taşıran bu damlası dünya piyasalarında büyük yankı buldu. Büyük finans çevreleri alışverişlerini Singapur Hong Kong ve Dubai gibi yapay finans merkezlerinin gidişatına endeksli hale getirmişti. Bunu yapmaları bu bölgelerdeki kontrol dışı büyümenin meydana getirdiği paradan para kazanma kolaylığı idi.
Bu cazibe merkezlerinden Hong Kong ve Singapur krizden daha az etkilendi bunun temel sebebi iki bölgenin yoğun ticari köprü vazifesi görmesi ve bu işlevini ticari faaliyetlerinin önceliği olarak görmesi idi
Dubai bu süreçte Devlet merkezli büyük holdingler kurdu. (Emaar, Nakheel, Dubai World) bu holdingler vasıtasıyla Dubai’nin her karış toprağı satışa çıkarıldı. Her gün milyar dolarlık yeni projeler tanıtıldı. Öyle ki inşaat çevreleri bu projeler için Dubai de arsa yok demeye başladı. Dünyanın uçuk mimarları çözümü bulmuştu: Arsa yoksa deniz doldurulacaktı.
Nitekim öyle oldu yapay palmiye adaları oluşturuldu. Birincisi biten bu adalar hepsi tamamlanınca Dubai 200 km yeni sahil kazanmış olacaktı. Deira palmiyesi 15 km uzunluğunda 10 km eninde idi. Palm Jebel Ali de yaklaşık aynı ölçülerde tasarlandı.
Bütün projelerden arsa satışları yapıldı. İnanılmaz bir müşteri akını vardı çünkü çok para kazandırıyordu. Bugün aldığınız bir arsa dört ay sonra iki katına çıkabiliyordu. Krizi kimse beklemiyordu alıcılar ve satıcılar işlemlerden memnun iken kriz baş gösterdi.
Aslında Dubai kendi krizini yaşamaya hazırlanırken global krize hazırlıksız yakalandığı için bu kadar sarsıldı.
Kendi krizini yaşayacaktı çünkü serbest piyasa bu kadar müdahaleyi kaldıramazdı arsa ve konut fiyatlarının dakikalar içinde artması normal bir gidişat değildi aslında global yatırımcıların bir kısmı bunu bildiği için Dubai alım satımı kısa sürelerle yapıp elinde arsa ve konut fazla bulundurmamaya özen gösteriyorlardı. Bunların bir kısmı krizden az etkilenmiş hatta krizi fırsata çevirmişlerdir. Ama büyük çoğunluk için bunu söylemek zor çünkü bazı bölgelerde yüzde elliyi aşan değer kayıpları birçok yatırımcıyı derinden etkilemiştir.
Dubai krizi aslında dünyada sermaye baronluğuna soyunanlara büyük bir darbe olmuştur. Oluşturmaya çalıştıkları yapay cazibe merkezleri ile finans çevrelerinin iştahını kabartan büyük kâr oranları reel dünyanın tokadını yemiştir. Hesapları tutmadığından bir müddet dünya bu baronların şerrinden emin olacaktır.
Şimdi asıl soru şudur Dubai batıyor mu?
Krizin etkileri derin büyük şirketler ayakta durma mücadelesi veriyor. Dış borçlar kapıda her şey kötüye gidiyor ama bütün bunlara rağmen Dubai batmaz.
Çünkü Dubai’de güçlü bir bankacılık sistemi var yerel bankaların hepsi Abudabi merkez bankasına bağlı ve merkez bankası onları ihtiyaç oldukça fonlamaya devam ediyor. Bu borç ötelemesi sonrası merkez bankası daha yeni 14 milyar doları bankalara dağıtmaya hazırız fon talebi olanları davet ediyoruz diye gazete manşetlerinden duyuru yaptı. Abudabi Dubai'den farklı olarak petrol gelirlerine sahip ve Dubai kadar yatırımı da yok ciddi bir likiditesi var. Bu mali gücüyle Dubai'yi ortada bırakmaz nitekim kefil olmadan borçların büyük kısmını üstlendiler. Dubai Maktum ailesi Abudabi ise Nahyan ailesi tarafından idare ediliyor Federal Hükümeti ortak idare ediyorlar. Ülkenin cumhurbaşkanı Abudabi emiri başbakanı ise Dubai emiridir.
Dolayısıyla bu kriz Dubai’yi değil Dubai ye yatırıma gelenleri vurdu dersek daha doğru olur. Dubai’nin zaten az olan arsaları elinde kaldı. Başkalarının yaptığı ve değer kaybeden binalar ise Dubai de duruyor. Dubai yatırımdan ve yatırımcıdan vergi almadığı için bu konuda bir kaybı da söz konusu değil dışarıdan kaybeden Dubai gibi görünse de aslında kaybeden dışarıdan gelenler oldu.
Dubai yönetimi bekle gör politikası ile yanlış yaptığını anladı krizin bu kadar derinlere ineceğini onlarda hesap edemediler. Ama siyasi yönlerinden çok ticari yönleri ağır basan bu yönetim yeni cazibe noktaları ile belki öncelik değiştirerek Dubai’yi yeniden canlandıracaktır. Bunun için uzun beklemeye gerek kalmayacak.
Dubai cazibe merkezi olma özeliğini kaybetmek istemez. Dubai’nin şeyhleri bunu iyi bilir gereğini de yaparlar…
*Bu makale timeturk.com için kaleme alınmıştır.
SON VİDEO HABER
Haber Ara