Dolar

34,8613

Euro

36,7629

Altın

3.042,55

Bist

10.141,62

Avrupa'da farklı olan dışlanıyor

Çatışma ve Şiddet Araştırmaları Enstitüsü'nün raporuna göre Avrupa'dan her iki kişiden biri, göçmenlere, farklı dinden olanlara ve azınlıklara önyargıyla yaklaşıyor.

16 Yıl Önce Güncellendi

2009-11-14 16:57:00

Avrupa'da farklı olan dışlanıyor
Bielefeld Üniversitesi’ne bağlı Disiplinlerarası Çatışma ve Şiddet Araştırmaları Enstitüsü’nün anketi, Avrupa’da farklı gruplara yönelik önyargı ve antipatinin yayıldığını ortaya koyuyor. Irkçılık, yabancı düşmanlığı, Yahudi düşmanlığı, İslam düşmanlığı ve eşcinsellik düşmanlığının yanında cinsiyetçilik, evsiz, işsiz ve engellilere yönelik aşağılama duyguları da araştırmada ayrı ayrı mercek altına alınıyor. Enstitü bu nedenle araştırmayı “Gruplar bazında insan düşmanlığı” başlığı altına toplamış.

Anket 8 bin kişiyle yapılmış

Sekiz AB ülkesinde 8 bin kişiyle yapılan anketlere dayanan araştırma, özellikle yabancılar ve Müslümanlara yönelik önyargıların hızla yayıldığını ortaya koyuyor. Araştırmaya göre her iki Avrupalı’dan biri, ülkesinde ‘çok fazla’ göçmen yaşadığını düşünüyor, ankete katılanların yüzde 54,4’ü, İslam’ın hoşgörüsüz bir din olduğu görüşünde. Düşünceler ülkeden ülkeye farklılık gösteriyor. Örneğin ülkesinde çok fazla göçmen yaşadığını düşünenlerin oranı Polonya’da yüzde 27,1 iken bu oran Hollanda’da yüzde 46’ya, İtalya’da ise yüzde 62,4’e varıyor.

İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, Hollanda, Portekiz, Polonya ve Macaristan’da yürütülen araştırmada insanlara Yahudiler, eşcinseller ve kadınlara yönelik görüşleri de soruldu.

Yahudiler ve eşcinsellere tepki

Yahudiler’in ülkesinde çok fazla nüfuz sahibi olduğunu düşünenlerin oranı ortalama yüzde 24,4. Ankete katılanların neredeyse üçte biri ya ‘tamamen’ ya da ‘kısmen’ ‘siyahlarla beyazlar arasında doğal bir hiyerarşi bulunduğuna' inanıyor. Avrupalıların çoğunluğu, yani yüzde 60,2’si cinsiyetler arasındaki geleneksel rol dağılımını savunuyor ve kadınların anne ve ev kadını olarak rolünü daha ciddiye alması gerektiğini düşünüyor. Ankete katılanların yüzde 42,6’sı eşcinsellere eşit haklar verilmesini reddediyor, eşcinselliği ‘ahlaksızlık’ olarak görüyor.

Özdemir: 'Durum dramatik'

Araştırma sonuçlarının açıklanması sırasında hazır bulunan Alman Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir, Avrupa’daki durumu ‘dramatik’ diye nitelendirerek, “Hiçkimse demokrat doğmaz. İşte tam da bu nedenle eğitim kurumlarında aktif demokrasi eğitimine daha fazla önem vermemiz gerek” diye konuştu. Sivil toplum ve demokrasi kültürünün yaygınlaşması için çalışmalar yapan Amadeu-Antonio Vakfı’nın Başkanı Anetta Kahane de önyargıların alarm verici boyutlara ulaştığını belirterek, Avrupa çapındaki sivil toplum kuruluşlarını, ‘ırkçılıktan uzak ortak bir sivil toplum’ geliştirmeye çağırdı. Kahane, insan düşmanlığının yaygınlaşmasının demokrasi açısından oluşturduğu ciddi tehdide de dikkat çekti.

Araştırmayı yöneten sosyal bilimci Andreas Zick, önyargıların açıklanmasında insanların otoriter eğilimlerinin önemli rol oynadığını belirterek, “Örneğin karışıklık yaratanlara karşı daha sert olunması ya da daha fazla disiplin talep edenler arasında belli hedef gruplara karşı önyargıların da daha güçlü olduğu görülüyor” şeklinde konuştu. Zick, insan düşmanı eğilimlerin, kendini dindar diye tanımlayan insanlarda daha yaygın olduğuna dikkat çekiyor, ayrıca yaş artıp eğitim seviyesi düştükçe de önyargıların arttığını belirtiyor.

DW/BK/MÇ, DPA/EPD

Haber Ara