Bakan, Arzail'den haber mi alıyor?
"Türkiye’de nüfusun tahminen 3’te birinin domuz gribine yakalacak 5 bin kişi hayatını kaybedecek" diyen Sağlık Bakanı'na tepki yağıyor.
16 Yıl Önce Güncellendi
2009-10-15 00:52:00
Sağlık Bakanı Akdağ’ın önceki gün, “Domuz gribi salgını Şubat’ta pik yapacak, binlerce kişi ölebilir. Aşı yapılmalı” sözleri bazı kesimlerden tepki topladı. Başarı oranı kuşkulu olan bir aşıya toplumu teşvik etmenin yanlış olduğunu savunan eski bakanlar ve meslek örgütleri temsilcileri, paniğe neden olacak şekilde alarm vermenin de kabul edilemeyeceği görüşünde.
Panik yaratma tedbirini al
* Rıfat Serdaroğlu (Eski Sağlık Bakanı): Sayın Bakan’ın İzlediği strateji doğru değil. Azrail’in Türkiye temsilcisi gibi konuşuyor. ’Aşılama olmazsa 5 bin 300 kişi ölecek’ diyor. Sağlık Bakanı’sın, al tedbirini. Bence bu stratejinin altında, ekonomik durum ve demokratik açılımla ilgili sıkıntıları perdelemek, gündem değiştirmek yatıyor. Sağlık Bakanlığı Türkiye’de en teşkilatlı bakanlıklardan biridir. On binlerce birimi, 400 binin üzerinde personeli var. Nerelerdir hassas bölgeler? Yurtdışı girişleri mi, okullar mı? Alırsın tedbirleri, uygularsın, bu arada vatandaşı da bilgilendirirsin. Panik yaratmadan. Ne yapılması gerektiğini anlatırsın. Ortada bir şey yokken alarm zili çalmanın anlamı yok. Halkta paniğe yol açılması yanlış.
Bu aşı ne kadar başarı sağladı?
* Halil Şıvgın (Eski Sağlık Bakanı): Bakanlık aşı olursa şu kadar, olmazsa bu kadar kişi hastalanacak veya ölecek senaryosunu hangi ölçekte neyi baz alarak yaptı belli değil. Sayın Bakan bu açıklamayı yaparken, dayandığı prensipleri açıklamış olsaydı tereddüt olmazdı. Bir de aşıdan bahsediliyor. Ama dünyada uygulaması çok yeni olduğu için bu aşının başarısının ne ölçüde olacağı şu anda meçhul. Sayın Bakan’ın açıklamaları, ne ölçüde başarılı olacağı meçhul aşının olunmasını teşvik için uygulanan bir strateji çerçevesinde olabilir. Amacı tartışma yaratarak toplumda bu hastalığa karşı farkındalık yaratmak olsa da ben bugün o koltukta otursam, böyle konuşmazdım. Ben olsam açıklama yapmayı bürokratlara bırakırdım. Çünkü bakanların konuşması siyasi anlamda değerlendirilir. O yüzden hep eleştiriler ve aksi ispatlanmaya çalışılır. Sayın Bakan herhalde bu reaksiyonları hesaplamıştır.
Sağlık Bakanı bu salgını önlemeli
* Osman Durmuş (Eski Sağlık Bakanı): Ahlaksızca bir yaklaşım. Bir bakanın görevi, çıkacak muhtemel salgının reklamını yapmak değil o salgını önlemektir. İnsan sıkılır. Bu ülkede 43 milyon aşı siparişi veriyorsan, bu ben ’bakanlık yapamıyorum’ diye ilan etmektir. Sayın Bakan’ı dinleyince hekimliğimden, bakanlığımdan utandım. Şu açıklamaları duyup da millet nasıl ayaklanmaz, tıp fakülteleri, bilim adamları nasıl ayaklanmaz, tepki göstermez şaşıyorum. Merak ediyorum dünyada Türkiye’den başka 40 milyon aşı siparişi veren başka bir ülke var mı? Ülkenin kaynakları bir yerlere aktarılmak için peşkeş mi çekiliyor?
Halkta korku değil güven yaratmalı
* Türk Tabipleri Birliği Genel Sekreteri Dr. Eriş Bilaloğlu: Sayın Bakan, Türkiye’yi bu süreçte yönetecek, çekip çevirecek yetkili otorite. Dolayısıyla bu sözleri söylerken yaratabileceği etkiyi de hesaplamalı. Böyle bir konuda Bakan bir açıklama yapıyorsa, onun açıklamaları paniğe yol açıcı değil, önlem almaya yönlendirici olmalı. Bu süreci yönetecek yetkili otorite olarak sözlerinin vatandaşta güven duygusu yaratacak nitelikte olması gerekir. Böyle bir konuda vatandaşa olabildiğince net ve tartışmasız bilgileri vermek gerekir. Açıklık önemlidir ve doğrudur. Ancak kamuya mesaj verirken, bilimsel olarak da tartışmalı konuları bir yana bırakıp, uygun bir şekilde anlatmalı.
Salgın çok ciddi ölümler artabilir uyarılar yerinde
Bakanın verdiği alarmı destekleyenler de oldu. Bazı uzmanlar, salgın riskinin küresel boyutta ve çok büyük olduğuna dikkat çekerek, “400 bin vakayı etkilemiş, 4 binden fazla ölüme neden olmuş bir hastalık için böylesi uyarılar yapılması çok yerinde. Vatandaş dikkate almalı” dedi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara