Dolar

34,8660

Euro

36,6556

Altın

3.027,34

Bist

10.072,71

150 çocuktan biri çölyak hastası

Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Akçam, buğday, arpa, çavdar ve yulaf gibi tahıllarda doğal olarak bulunan, gıda sanayinde kıvam verici olarak kullanılan ''gluten'' maddesinin bazı kişilerde çölyak hastalığına neden olduğunu söyledi.

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-10-01 17:53:00

150 çocuktan biri çölyak hastası

Akçam, yaptığı açıklamada, hastalığın son dönemlerde artış gösterdiğini belirterek, halk arasında çok bilinmeyen ve tedavisi de ömür boyu diyet olan çölyak hastalığının son yıllarda daha çok görülmeye başlandığını hatırlattı.

Hastalığın ilacının olmadığını ve tek tedavi yönteminin ömür boyu glutensiz bir diyet olduğunu ifade eden Akçam, erken teşhis için karın şişliği, karın ağrısı, bulantı ve kusma şikayetleri bulunan çocukların vakit kaybedilmeden hastaneye getirilmesi gerektiğini bildirdi. Çölyak hastalığında hastanın, ekmek, pide, simit, makarna gibi yiyeceklerden uzak kaldığını belirten Akçam, zaman zaman hastalığın teşhisi konusunda karışıklık yaşanabildiğini, hastalığın bazı kişilerde belirti vermediği ya da aynı belirtileri gösteren başka hastalıklarla karıştırılabildiğini dile getirdi.

-GENETİK KÖKENLİ İNCE BAĞIRSAK ALERJİSİ-

Hastalığa ''dur'' demenin ve sağlıklı beslenmenin glutensiz, doğru uygulanan bir diyetle olabileceğini dile getiren Doç. Dr. Mustafa Akçam, şunları söyledi:

''Çölyak, genetik kökenli bir ince bağırsak alerjisi. Bu alerji buğday, arpa, yulaf ve çavdar gibi tahıllarda bulunan ve günümüzde pek çok gıdada (bisküvi, reçel gibi) kıvam verici madde olarak kullanılan, gluten adlı proteine karşı ince bağırsağın ömür boyu süren bir hassasiyet göstermesinden kaynaklanıyor. Türkiye'de yaklaşık 150 çocuktan birinde rastlanan bu hastalık çoğu zaman akla gelmeyip atlanmakta ve hastalık gecikmeli teşhis edilmektedir.''

SDÜ Tıp Fakültesi Çocuk Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Akçam, çölyak hastalığının kendini karın ağrısı, karında şişlik, bulantı, kusma, kilo alamama ve ishal ile belli ettiğine, bazen sinsice ilerleyerek, boy kısalığına, ergenlik gecikmesine, karaciğer ve beyin hastalığına neden olabildiğine dikkati çekti.

-KESİN TANI İÇİN ENDOSKOPİ VE BİYOPSİ GEREKLİ-

Bu tür hastaların erkenden tanınıp tedavi edilmesinin son derece önemli olduğunu belirten Akçam, bu hastalıktan kan testi ile şüphelenilebileceğini bildirdi. Kesin tanı için endoskopi yapılıp ince bağırsaktan da biyopsi alınması gerektiğini dile getiren Akçam, biyopsinin incelenmesi sonucu tanı konulursa ömür boyu sürecek diyet tedavisi ile tedaviye başlanacağını dile getirdi.

Doç. Dr. Akçam, çocukluk döneminde görülebilen birçok mide-bağırsak hastalığına SDÜ Tıp Fakültesi Çocuk Gastroenteroloji Ünitesi'nde tanı ve tedavi yapıldığını hatırlattı.

Hastalığın tedavi sistemi hakkında açıklamada bulunan Mustafa Akçam, tanı konulduktan sonraki aşamada uyulması gereken tek tedavi yönteminin ömür boyu glutensiz diyet olduğunu belirtti. Diyet uygulanmaya başladıktan kısa bir süre sonra şikayetlerin de ortadan kalkacağına işaret eden Akçam, bu nedenle glutenli gıdaları kesinlikle tüketmemek gerektiğini söyledi.


SON VİDEO HABER

Beşar Esed'ın kardeşi işkenceci Mahir Esed'ın evi

Haber Ara