Star gazetesi AKP'ye karşı
Ahmet Çiğdem'in "Açık Görüş" ekindeki yazının “AKP’nin Çıkmazı, AKP Çıkmazı” başlığı “AK Parti’nin Çıkmazı, AK Parti Çıkmazı” olarak değiştirilince yeni bir tartışma başladı.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-08-31 18:07:00
Asım Öz / TİMETÜRK
Türkiye’de siyaset gibi siyasi dönemler ve adlandırmalar da hep ‘özel’ ‘farklı’ ve ‘ üstün/düşük özellikli’ olarak tasarlanmış ve öyle düşünülmüştür. Bunu özellikle iktidardaki konumunu muhafaza eden Adalet ve Kalkınma Partisi hakkında özellikle bu partinin adının kısaltılması durumunda da görmek mümkün.
Ancak, partinin isminin bu kadar krizlere yol açacağını, hatta yazılı metinler üzerinde tahrifat yapmayı gerektirecek kadar bir buyurganlığı yaratacağını kim söyleyebilirdi? Buyurgan bir ileti/şim aracı olarak yazının tabiatıyla ilgisi nasıl kurulacak bu durumun? Orası bilinmez.
Peki isim nasıl söylenmeli?
Bu konuda herkesin siyasi konumuna göre belirlediği bir söyleyiş var.
Bana Kısaltmanı Söyle!
Genel hava şöyle:
AK Parti: Bu kısaltma bu partinin nerdeyse bütün kurmayları tarafından böyle söyleniyor. Sözlü iletişimde müdahalelerde olmuyor değil: Sorularında, AKP diyen gazetecileri Başbakanın ‘Hayır, AK Parti’ diye düzelttiğini biliyoruz. Partililer de bu kısaltmayı tercih ediyor. Tamamen ağız alışkanlığı ile kullananlar da var.Ama ağırlıklı olarak bir taraftarlık nişanesi bu kısaltma.
AKP: Bunun da söylenişinde iki ayrı durum var. ‘Akepe’ ve ‘Akape’.
İlk versiyon, kimi zaman karşıtlarınca kimi zaman nesnel olmak isteyenlerce kullanılıyor. Sözlü olarak başta muhalefet partileri olmak üzere bunun pek çok örneği var. Bazen alışkanlık durumu da var. Son geliştirilen modellerden ‘akape’ ise daha çok cepheden bu partiye tavır alanlarca kullanılıyor: En uç örnek İsmet Özel bu konuda.
Yazı, Tercih ve Buyurganlık
Dahası var, yazılı ortamda nasıl kullanılıyor bu kısaltmalar? Burada da ikili bir adlandırma söz konusu AK Parti ve AKP. Bazen her ikisini kullananlar da olmuyor değil!
Bununla ilgili ilk tartışmalardan biri 3 Kasım seçimleri sonrasında Birikim dergisinde görüldü. Yasin Aktay’ın “Kendi "merkez"inde, AK Parti, İslamcılık ve Meşrûiyet” başlıklı yazısında geçen bütün AK Parti kısaltmaları AKP olarak “düzeltilmişti”. Başlık dahil. Elbette bir editör notuyla. Benzer bir durum oldukça kaba bir biçimde geçtiğimiz günlerde Star gazetesinde yaşandı. 17 Ağustos 2009 tarihli Star Açık Görüş sayfasında yayımlanan Murat Güzel imzalı “Din, darbe, demokrasi ve Türkiye” başlıklı yazıda yaşandı bu durum. Güzel’in Star Açık Görüş sayfalarında kitap değerlendirmeleri yaptığını belirtelim hemen. Adını andığımız yazıda Güzel, Ahmet Çiğdem’in İletişim Yayınlarından çıkan D’nin Halleri: Din, Darbe Demokrasi kitabını değerlendirmişti. Tanıtım metninden hareketle. Yazının Güzel’e ait tanımlamalarında da söz konusu kitabın bölümlemelerinde de AK Parti kısaltması tercih edilmişti. Tabi bu tercihin ancak ilk bölüm için geçerli olduğunu biliyoruz. İkinci kısmı kanaatimce sayfanın son okumasını yapanlar tarafından AK Parti haline getirilmiştir. Yoksa entelektüel dikkatine ve düşünsel sahihliğine güvendiğim Murat Güzel bu tarz buyurganlık içeren ama aynı zamanda tahrifat olan bir yanlışa imza atmaz.
Kitabın Bölüm Başlığında Tahrifat
Çiğdem’in daha öne Birikim dergisinde yayımlanan “AKP Çıkmazı” başlıklı yazısı kitabın bölümlerinden birine başlık olmuş: “AKP’nin Çıkmazı, AKP Çıkmazı” adlı bu bölüm Star gazetesinde “AK Parti’nin Çıkmazı, AK Parti Çıkmazı” başlıklı bölüm,” olarak yer almıştır.
Bu düpedüz bir tahrifat ve buyurganlıktır. Yapılanın TDK’ya göre doğru olduğu bunda abartılacak bir yan olmadığı söylenebilir.
Alıştık zaten bireye karşı kurumların tahakkümü!
Yazarın yazdığı ve kamusal bir metin olarak okurlarla buluşturduğu bir kitabın bölümlerinden birini siyasi konumlanışınıza aykırı diye tahrif etme cüretinin gösterilebilmesi, üstelik bunun da adı Açık Görüş olan bir sayfada yapılabilmiş olmasıdır. Üstelik hiçbir dipnot ve açıklama gereği duymadan!
Durum bu.
Bir partinin isminden ve onun kısaltılma biçimlerinden çok önemli olan ülkenin kamusal entelektüel tartışmaya ve tartıma katkısı olan bir yazarın kitabının sunumunda yapılan tahrifatın ne olduğu, olmalıdır.
Star gazetesinin Ahmet Çiğdem’e, Murat Güzel’e(yazıdaki müdahaleler ona ait değilse) ve okurlarına bir özür borcu vardır.
Star bu borcunu öder mi?
Ödemez diyorsanız.
Boşuna dememiş Ahmet Çiğdem kitabında: “Kötülük kazanır, iyilik geçicidir” derim.
SON VİDEO HABER
Haber Ara