Dolar

35,4856

Euro

36,4774

Altın

3.091,70

Bist

9.977,94

Demokratik reform mu yoksa Kadife evrim mi ?

Askerlerin ağır cezalık suçlardan dolayı sivil mahkemelerde yargılanmasının önünü açan kanun değişikliği için, "koskoca komutanlara olur mu?"diyen insanların serzenişlerini duyar gibiyiz ama oldu onlara rağmen hem de... Artık isterseniz adını demokratik reform isterseniz kadife evrim koyun.

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-07-20 16:31:00

 Demokratik reform mu yoksa Kadife evrim mi ?

Berberden al haberi. Önce "Ayıp" diyor, askerlerin ağır cezalık suçlardan dolayı sivil mahkemelerde yargılanmasının önünü açan kanun değişikliği için, "koskoca komutanlara olur mu?" Sonra dükkânına giren insanlar üzerinde ayaküstü yaptığı anketinden bahsediyor: "Yüzde 35 senelerce kandırıldığımızı söyleyip kanun değişikliğini destekliyor. Yüzde 15 bunun Amerika'nın oyunu olduğunu, yüzde 5 ise Avrupa Birliği istiyor diye yapıldığını söyleyip beğenmiyor kararı. Yüzde 45 de bir gece yarısı oylamasıyla vatan için savaşanların sivil mahkemelerde yargılanmasına karşı görünüyor." Elbette tümüyle rastlantısal beyanlara dayalı sübjektif değerlendirmeler bunlar. Ama tartışmaktan bitap düştüğümüz halde pek çok kişinin muhtemel tereddütlerle tanık olduğu siyasi dönüşümü anlamak için, bir berberin anlattıklarını da duymazdan gelmek olmaz.

Ama gelişmelere kuşkuyla bakıp yine de sonuçlarından istifade etmek, insan doğası açısından sağlıklı ve güvenli bir davranış olabilir. Ülke, son aylarda haber kanallarının telaşlı son dakika haberlerini "şok, şok, şok" kategorisinden çıkarıp sıradanlaştıran siyasi gelişmelerin kapalı gişe sürdüğü bir sahne gibi. Çoğu gazetelerde de köşe sahibi olan analistlerin, televizyon ekranlarına kâh telefonun ucunda kâh stüdyoda dizilerek yorumlamaya çalıştığı gelişmeler; daha ziyade gerilim, çatışma, kriz gibi nitelemeler eşliğinde, genelde Adalet ve Kalkınma Partisi Hükümeti ile asker ve sivil muhalifleri arasındaki mücadele şeklinde tarif ediliyor. "Hükümet bunu demokrasi için yapmıyor ki", "askerlerin eleştirileri aslında hukuk ve demokrasiye bağlılıklarından değildir", "falanca bunda samimi olsa şunu da yapardı" ifadeleriyle başlayan cümleler demokrasiye doğru siyasi bir evrimden çok kafa karışıklığını işaret ediyor. Burada seyirci olarak rol alan halk ise kendi açmazlarını okumuş insanların dilinde gördükçe yeni gündem maddelerinin peşine. Neyse ki, ilgi çekici bir tartışma konusu üretmede Türkiye ile yarışacak pek ülke yok şu sıralar. Kötü haber, bu durum sandığınızdan uzun sürebilir. İyi haber; telaşlanmayın zira kimsenin siyasi gerilimlerden hareketle kafa göz yardığı falan yok. Hatta, karşıt tarafların bu mücadelesinden ülkenin Avrupa Birliği (AB) standartlarında bir demokrasiye doğru ciddi kazançlar sağladığı pek çok uluslararası yayında dile getiriliyor. En son İngiliz The Economist dergisi "Türk demokrasisi için büyük sıçrama, çığır açan bir kanun değişikliği" diye yazdı örneğin; İstanbullu genç berberin "ayıp" bulduğu, askerlere sivil mahkeme yolunu açan iki maddelik yargı reformunu. Okumaya kararlıysanız, bu yazı, daha ziyade televizyon başında naklen izlenen bir siyasi evrimin yayın akışını vermeye niyetlenmiştir. Şimdiye dek izlediklerinize dair bir not: Ayarlarınızla oynayabilirsiniz çünkü tanık olduğumuz aslında tarihe geçecek ve yalnızca bugünkü iktidarla da sınırlandırılamayacak bir siyasi dönüşümün uzun belgeselinin bir bölümü olabilir.
(newsweek)

Haber Ara