Katılım Bankaları nasıl büyüdü?

Katılım bankalarının ilk çeyrekte diğer bankalar gibi Hazine kağıdından değil, doğrudan kredi vererek büyüdüğünü belirten Albaraka Türk Genel Müdürü Adnan Büyükdeniz, bu süreçte tekstil, konut gibi riskli sektörlerden uzak durduklarını söyledi. Yılın ilk çeyreğinde elde ettikleri gelirlerin tamamına yakınının kredi faaliyetlerindeng eldiğini kaydeden Büyükdeniz, riskten kaçınma sayesinde batık oranını yüzde 1,5'e çektiklerini söyledi. Tahsili gecikmiş alacaklarda kriz aylarında geçici bir yükselmenin olduğunu ancak bunun büyük ölçüde telafi edilebileceğini vurgulayan Büyükdeniz, 'Biz bazı sektör ve firmalardan uzak durduk. 2006 yılından itibaren, ekonomideki yavaşlamayı görerek rekabet gücünü kaybeden sektörlerdeki payımızı azaltmıştık. Tekstilde kredilerdeki payımızı yüzde 10'lara çektik. İnşaatta daha dikkatli olduk. Nakdi kredi yerine büyük konut sektörüyle çalışan riski daha düşük projelerde yer aldık' diye konuştu.

Perakende yerini korudu

Büyükdeniz, kredilerde perakende sektörünün ise yerini koruduğunu ifade etti. Kredilerdeki batık oranlarının sektör ortalamalarının altında olduğunu belirten Büyükdeniz, kriz aylarında geçici bir yükselmenin olduğunu ancak bunun, 3'üncü ve 4'üncü çeyrekte telafi edilecek bir tahsili gecikmiş alacak olarak gördüklerini söyledi. Albaraka Türk'ün batık oranının düşük olduğunu belirten Büyükdeniz, 'Bir de yasal sorunlardan kaynaklanan tahsil edilmiş alacakların takipten hemen düşülememesi gibi bir durum var. Bunlar teknik sebepler. Ancak bizim oranlarımızı aşağı çekecek bir durum. Bunlar dikkate alındığında tahsili gecikmiş alacaklarının oranı yüzde 1,5'i geçmez. Bu da müşteri ve sektör seçimi ile alakalı' diye konuştu.

Kredide yüzde 100 arz yok

Bankacılık sisteminin küresel krizde sorun yaşamayan, devlet kaynaklarından destek almayan birkaç istisna sektörden birisi olduğunu kaydeden Büyükdeniz, kurdaki istikrar, faizlerdeki gerileme, tahsili gecikmiş alacaklarda beklendiği kadar kötüleşme olmaması gibi unsurların bankaları kredi verme konusunda iştahlı hale getirdiğini söyledi. Ancak yine de kredi piyasasında yüzde 100 bir arzdan bahsedilemeyeceğini ifade eden Büyükdeniz, 'Ancak bir talep sorunu da var. Firmalar çok fazla kredi kullanmak istemiyorlar. Ama ortam düzeldikçe bankalar kredi piyasasına dönecekler. Şu anda tam döndükleri söylenemez. Biraz düşen mevduat fazilerine göre kredi faizlerinin yukarda kaldığını söyleyebilirz' diye konuştu.

Fonlarda % 15 büyüme

Katılım bankalarında ilk çeyrekte yaklaşık yüzde 15'lik bir fon büyümesi olduğunu belirten Büyükdeniz, şöyle konuştu: 'Bizim katılım hesaplarına dağıttığımız kâr payları bankacılık sisteminde ortalamanın üzerinde gidiyor. Bu geçmişten gelen kârların sisteme yansımasıyla da ilgili. Biz geçmiş krizleri de bünyeyi sarsmadan atlattık. Reel sektörle çalışmamıza rağmen bu bu seneyi iyi geçireceğiz.'

Faiz yüzde 9'un altına düşmez

Merkez Bankası'nın faiz politikalarını doğru bulduğunu belirten Adnan Büyükdeniz, 'Merkez ekonomideki öncelikleri doğru gördü. Piyasaya moral verdi. Proaktif davrandı' dedi. Faizlerin şu anki seviyelerinde kalacağını tahmin eden Büyükdeniz, faizlerin en çok yüzde 9'a düşebileceğini kaydetti. Uluslararası Para Fonu (IMF) anlaşmasının da 'oluyor ya da olmuyor' diye bir an önce belirlenmesi gerektiğinin altını çizen Büyükdeniz, şunları söyledi: 'Bir sonuca gidilmesinde fayda var. Pazarlık anlamında daha iyi bir noktadayız. Çünkü IMF'nin paradigmasında da bir değişiklik oldu. Bu da Türkiye için bir avantaj. Daha iyi şartlarda bir anlaşma yapılabilir.' Büyükdeniz, IMF'den gelecek paranın ise Hazine borçlanması ya da kamu harcamalarında kullanılmasının doğru olacağını belirtti.

(Referans)