Dolar

34,8736

Euro

36,7156

Altın

3.035,88

Bist

10.124,00

İşte Gülen'in sevdiği Rus yazar

Rus entelektüeller Fethullah Gülen'le söyleşi yaptılar. Söyleşide Gülen okuduğu Rus yazarları da saydı.

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-05-14 16:31:00

İşte Gülen'in sevdiği Rus yazar

Avrasya coğrafyasında yayın hayatını sürdüren Diyalog Avrasya dergisi son sayısında Fethullah Gülen'le bir söyleşi yaptı. Gülen, Rus entelektüellerin birbirinden ilginç sorularına cevap verdi.

Gülen'le söyleşiyi Rusya Bilimler Akademisi Şarkiyat Enstitüsü'nden Rostislav Ribakov, Nadejda Emelyanova, Nina Nazirova, Rodina dergisi genel yayın yönetmeni Tatyana Filipova, Rusya Ekonomi Üniversitesi'nden Leonid Sükyanin, Basın Geliştirme Enstitüsü'nden Olga Karabanova ve Vladimir Avdeyev yaptı.

Gülen Rusya ile Türkiye'nin aynı beşikte beslendiğini söyledi ve şöyle konuştu:

'RUSYA İLE KOMŞULUK HAKLARIMIZ VE VAZİFELERİMİZ VAR'

'Müslümanlar dinde, Müslüman olmayanlar da insan ortak paydasında kardeşimdir. Allah, yeryüzünü bütün insanlar için bir kardeşlik beşiği yapmıştır; bu itibarla da biz aynı beşikte yatıyor, aynı beşikte besleniyoruz ve bütün anneler de ninnilerini aynı beşikte söylüyorlar... Şimdi, iki komşu devlet, iki komşu ülkeyiz, iki komşu ülkenin komşu vatandaşlarıyız. Karşılıklı komşuluk haklarımız ve vazifelerimiz var.'

GÜLEN'İN OKUDUĞU RUS YAZARLAR

Gülen'in Rus ve Türk kültür yapısını karşılaştırdığı açıklamaları da hayli ilginç: 'Benim yaşımda olan, benden sonra gelen entelektüeller içinde Puşkin'i, Dostoyevski'yi, Tolstoy'u, Çehov'u, hattâ Gogol'u, Maxim Gorki'yi, Pasternak'ı okumayan çok azdır. Bu dev romancı, hikayeci, tiyatrocu ve şairlerin bizzat kendi hayatları, eserlerinde işledikleri temalar, ürettikleri kahramanlar, bilhassa Osmanlı Devleti'nin yıkılış asırları olan 19'uncu asırla 20'nci asrın ilk çeyreğindeki ve bu dönemden Cumhuriyet dönemine ulaşmış pek çok yazarımızın hayatlarına, kahramanlarına ne kadar benzemektedir. Benzemektedir, çünkü Gogol'un Palto'suyla alâkalı olarak Dostoyevski'nin yaptığı o çok özlü 'Hepimiz, Gogol'un Palto'sundan çıktık' değerlendirmesi, bizim son dönemler tarihimize ve toplumumuza da çok uymaktadır.'

PALTO'DA NE ANLATILIYOR?
Palto Gogol'ün 1842 yılında yayımlanan uzun hikâyesidir Yazar gerçekçi bir üslupla kaleme aldığı bu hikâyesinde küçük adam temasını ele alır. Sıradan insanların çektiği sıkıntılar, maruz kaldığı eşitsizlikler ve çektikleri acılar hikâyenin başkahramanı Akakiy Akakieviç'in yaşantısıyla tüm çıplaklığı ile gözler önüne serilir. Bu yapıtı dönemin Çarlık Rusyası'nda büyük tepki alır ve Gogol Rus insanını aşağılamakla suçlanır.

Bu yapıt 'Gerçekçi Rus Edebiyatı'nın mihenk taşı olarak nitelendirilebilir. Dostoyevski Gogol'a ve eserine ilişkin 'Hepimiz onun Palto'sundan çıktık' diyerek eserin önemini dile getirmiştir.

Rusya'da yaşanılan sosyal sınıf baskısının alt sınıf insanların üzerinde bıraktığı etkiyi anlattığı bu hikâyede, kahramanımız Akakiy Akakiyeviç'in binbir zorlukla aldığı yeni paltosunun çalınması üzerine bir bakandan yardım istemesi ve bunun üzerine işittiği azar, Akakiyeviç üzerinde çok büyük bir etki yapacaktır. Akakiyeviç'in hastalanıp ölmesine kadar giden bu hikâye aslında bitmemiştir. Akakiy Akakiyeviç'in ölümünden sonra hayalet olarak kasabada görüldüğüne ve geceleri insanların paltolarını aldığına dair çıkan söylentiler en son olarak bakanın paltosunun çalınmasıyla sona erecektir. Akakiy Akakiyeviç biraz da olsa huzura ermiştir.

MÜSLÜMAN TERÖRİST OLMAZ

11 Eylül terör hadiselerini ve Beslan'da yaşanan terörü ilk kınayan Müslüman entelektüel olarak bilinen Gülen'in, 'Terörist Müslüman olamaz' şeklindeki tarihi uyarısı tüm dünyada kabul görüyor. Foreign Policy dergisinin dünyanın yüz entelektüeli arasında birinci olarak seçtiği Gülen, Rusya Federasyonu ve Avrasya coğrafyasında da sevgi, barış, eğitim, hoşgörü ve diyalog gibi kavramlarla birlikte anılıyor. DA dergisi yeni sayısında Avrasya coğrafyasından aydınların Gülen'in farklı vizyonlarını kaleme aldıkları ilginç makalelere de yer veriyor.

CİHAN

Haber Ara