Dolar

34,9506

Euro

36,7098

Altın

2.987,32

Bist

10.099,78

Asır Koleji'nde 'Meksika Sınır'ı

Meksika Sınırı adlı televizyon programıyla gençlerin ilgisini çeken Tarık TUFAN, 29 Nisan 2009 Çarşamba günü Asır Koleji'nde bir seminer verdi.

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-04-30 13:38:00

Asır Koleji'nde 'Meksika Sınır'ı


Tarık Tufan'ı kısaca tanıyalım ve sonra seminere geçelim: İstanbul Üniversitesi Felsefe bölümü mezunu olan yazar, 1993 yılında radyo ile medya dünyasına adım atmıştır. Bugün ise hem gazete yazarlığı hem TV programı hem de yazdığı senaryolar ile dikkatleri çekiyor. Dört kitabı bulunuyor: Kekeme Çocuklar Korosu, Kraliçenin Pireleri, Ve Sen Kuş Olur Gidersin ve Hayal Meyal. Görkem Yeltan ile birlikte yazdığı 'Uzak İhtimal' adlı film, birçok uluslar arası film festivallerinde en iyi senaryo ödülü almıştır.

Öğrencilerin büyük bir ilgi ve dikkatle dinledikleri aydınlatıcı konuşmadan bazı pasajları sizlerle paylaşmak istiyoruz:

'21.yy'da, dünyada olan popüler her şey kadınlar üzerinden temsil ediliyor. Bu bir sektör oluşturdu. İster bir fikir yaymak ister bir düşünceyi normalleştirmek, ister bir malı tükettirmek olsun, kadın üzerinden yayılıyor. Bu 21. yy'ın en çok sömürülen nesnesinin de kadın olmasını getirdi.'

'Ruhunuza giydirilen yabancılaşmaya kapılırsanız işiniz zordur. Zihninizi yormanız gereken mesele bu: Biz bu kuşatmadan nasıl kurtulacağız? Bizi kendi değerimize düşman eden, kendimize yabancılaştıran şeylerden nasıl kurtulacağız? Acı olan, bunu son yıllarda dert edinen kimsenin kalmaması. Mesela Necip Fazıl, eserine' Çile' adını verdi. Neden? modern insan 'Çile' kavramını nasıl anlar?... Eski Türk filmlerini bize hitap ettiği için izliyorduk. 21.yy'da ise en küçük bir acıya tahammül edemiyoruz. Bu yüz yıl ağrı kesiciler yüzyılıdır. 21.yy insanı depresif; çünkü acıya tahammülü yok. 21.yy 'Bir elinde cımbız / Bir elinde ayna / Umurunda mı dünya' tadında yaşanıyor.'

'Bir şiirin üç dizesinden , bir roman kahramanından, bir ressamın renklerinden, bir film karesinden yola çıkarak bu kuşatmayı yarabiliriz. Sezai Karakoç, Kemal Tahir, Cemil Meriç, Turgut Uyar, Ahmet Hamdi Tanpınar, Sabahattin Ali, Necip Fazıl, bizimdir. Dostoyevski, Gogol komşumuzdur. Bunlara yabancı kalamayız. Eğer sanat üretimimize bu gözle bakmazsak işimiz zor. Onlarla tanışmazsak, konuşmazsak mahallemizde huzuru bulamayız. Bu kuşağın medya kültürünün ve ahlakının dışına çıkabilmesi için bu isimleri tanıması gerekiyor.'

1,5 saat süren ve ilgiyle dinlenen seminer öğrencilerin soru ve cevaplarıyla sona erdi. Asır Koleji öğrencileri genç bir aydınla tanışmanın kıvancını yaşadılar.

Haber Ara