Özbahar, Kuş Araştırmaları Derneği tarafından 10'ncu Kuş Gözlem Okulu'nun çalışmaları nedeniyle geldiği Adana'da AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Avrupa, Afrika ve Asya arasında özel konuma ve barındırdığı çok çeşitli yaşam alanlarına sahip olduğunu söyledi.
Söz konusu yaşam alanlarında, özellikle son 3 yılda yaşanan kuraklık ve mevsim değişiklikleri nedeniyle bozulmalar meydana geldiğini anlatan Özbahar, bu durumun kuşları da olumsuz etkilediğini kaydetti.
Mevsim değişikliklerinin bilinen türlerin yanında, rastlantısal türlerinde görülmesine neden olduğunu belirten Özbahar, ''Kuşlar nereye gideceğini şaşırmış durumda, Hatay'dan Yelkovan, sümsük kuşu, okyanus kuşları gibi kuzeyden gelen değişik türlere rastladık'' dedi.
Doğal dengenin korunması amacıyla yağışların sürekli ve düzenli olmasının önemine değinen Özbahar, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Bu sene yağışlar çok iyi oldu, gerçekten doğanın kaybettiklerini kazanma açısından iyi bir yıl geçirdik. Ancak yağışlara rağmen su toplayamayan göllerimiz var. Çünkü geçtiğimiz yıllarda çok su kaybımız oldu, çok fazla su harcıyoruz, özellikle Konya ovasında fazla kayıplar oldu. Obruk oluşumlarına rastlamaya başlamıştık.
Ama Çukurova başta olmak üzere kuşlar açısından önemli uğrak yeri olan çoğu alanda yağışlar açısından başarılı bir yıl geçiriyoruz. Bu yağışların etkisini önümüzdeki süreçte çok daha iyi hissedeceğimizden eminim. Yağışların bu seneki yavrulara çok faydası olacak. Kuşlar üreme başarısı açısından çok iyi bir yıl geçirecek.''
-469 TÜR-
Özbahar, Türkiye'nin keşfedilmeye açık bir alan olduğunu, bu anlamda yaygınlaşan kuş gözlemciliğinin de önemli katkılar sağladığını bildirdi.
Türkiye'de yeni bir oluşum olmasına rağmen gözlemci sayısının bin 500'e ulaştığını belirten Özbahar, ''İngiltere'de 6 milyon kuş gözlemcisi var ve bunların 2 milyonu bir derneğe kayıtlı. Dolayısıyla çok ciddi bir güçler, bir yerin korunması açısından ciddi baskılar yapabiliyor. Türkiye'de gözlemciliğin 20 yıllık bir tarihi var ve halen emekleme dönemindeyiz. Bizim hedefimiz kuş gözlemciliği temelinde bir doğa bilinci yaratmak. Kuşları ve doğayı tanıdığınız zaman korumanın ne demek olduğu da daha iyi anlaşılıyor'' dedi.
Gözlemci sayısının fazlalığının ülkedeki bilinen kuş türlerine de önemli etkisi olduğunu belirten Özbahar, İngiltere'deki toplam kuş türü sayısının 522 olmasına karşın, Türkiye'de 469 tür tespit edildiğini söyledi.
İyi ve sürekli bir gözlemle bu sayının artacağına dikkati çeken Özbahar, ''İyi bir gözlemle tür sayımız 600'e çıkabilir'' dedi.
-KUŞ GÖZLEM OKULLARI-
İlkinin 1994'te ODTÜ Kuş Gözlem Topluluğu tarafından düzenlenen kuş gözlem okullarını, yaygınlaştırmaya çalıştıklarını bildiren Özbahar, bu kapsamda okulun 10'uncusunu Çukurova Üniversitesi işbirliğiyle Adana'da açtıklarını kaydetti.
Okullara gösterilen ilginin sevindirici olduğunu belirten Özbahar, 9'uncusunun düzenlendiği Ankara'da 250 kişinin kurslara katılarak, gözlemci olduğunu anımsattı.
Özbahar, Adana'da tanıtım eksikliği nedeniyle katılımcı sayısının 30 kişiyle düşük kaldığını ancak burada bir topluluk oluşturmayı hedeflediklerini ifade ederek, ''Çukurova, Akyatan, Yumurtalık, Ağyatan Lagünleri, Mersin Göksu Vadisi ile önemli bir bölge. Hatay ise daha özel bir konuma sahip. Avrupa'nın bütün yırtıcı kuşları oradan geçer. Buralarda mutlaka düzenli gözlemler yapılmasını sağlamamız gerek'' diye konuştu.
Yağışlar, kuş popülasyonunu artıracak
Kuş Araştırmaları Derneği(KAD) Tür Koruma ve İzleme Programı Sorumlusu İlker Özbahar, bu yıl artan yağışların, bozulan doğal dengenin yeniden kurulmasına yardımcı olacağını belirterek, ''Kuşlar üreme başarısı açısından çok iyi bir yıl geçirecek'' dedi.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-04-19 09:56:00
SON VİDEO HABER
Haber Ara