Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkındaki Kanununda Değişiklik Yapan Kanun Tasarısı ile kanuna 1 Mayıs'ın da 'Emek ve Dayanışma Günü' adıyla tatil günü olarak eklenmesini öngörüyor.
KOMİSYON'DAN NOTLAR
CHP İzmir Milletvekili Bülent Baratalı, 1977 olaylarının Ergenekon soruşturmasına dahil edilmesini istedi. AK Parti Çorum Milletvekili Agah Kafkas da yargıyı, '1977 olaylarıyla ilgili' görevine yapmaya çağırdı.
CHP Adana Milletvekili Hulusi Güvel, 1 Mayıs kutlamalarının Taksim'de yapılması gerektiğini belirterek, '12 Eylül'den kalan bu ve benzeri yasakçı zihniyet aşılmalıdır. Demokrasi kültürü içinde yurdun her tarafında kutlama yapılmalıdır' dedi.
DTP Muş Milletvekili Nuri Yaman, 1 Mayıs'ın Taksim'de kutlanmasının önündeki engellerin İstanbul Valisi tarafından aşılabileceğini söyledi.
Nevruz kutlamalarının yapıldığı günün de bayram ilan edilmesi talebinde bulunan Yaman, 'Özellikle daha çok Kürt coğrafyasındaki il, ilçe ve köylerde kutlanan Nevruz'un da bayram ilan edilmesi gerekir. Özgürlükler, güvenlik gerekçesiyle kısıtlanmamalıdır' diye konuştu.
MHP Gaziantep Milletvekili Hasan Özdemir, DTP'li Yaman'ın 'Kürt coğrafyası' sözünü kullanmasını şiddetle kınadığını söyledi. Özdemir, 'Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün toprakları, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nindir ve Türk coğrafyasıdır. 1 Mayıs'ları bahane ederek bölücülük yapmak, devletin aleyhine kullanmak yanlıştır. Türkiye Cumhuriyeti aleyhine vurmaları, kırmaları, yakmaları uygun bulmuyorum' dedi.
Özdemir, 5 yıl süreyle İstanbul Valiliği görevini yürüttüğünü anımsatarak, Taksim Meydanı'na toplanan kalabalığın dağılmasında sıkıntı yaşandığını, bu alanda kutlama yapılacaksa bile alana yeteri kadar insanın alınması gerektiğini söyledi.
CHP Bartın Milletvekili Muhammet Rıza Yalçınkaya, AK Parti Hükümetinin, 1 Mayıs'ı tatil eden kanun tekliflerini neden desteklediğini anlayamadıklarını söyledi. 1 Mayıs'ın tatil edilmesinin mimarının AK Parti olmadığını savunan Yalçınkaya, işçiler ve emekçiler tarafından 1 Mayıs'ın çok güzel bir şekilde kutlanacağını ifade etti.
AK Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Erdoğan, yıllardır işçiler üzerinden siyaset yapanların, bugüne kadar yapamadığı bir işin AK Parti tarafından gerçekleştirildiğini savundu.
CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek, 1 Mayıs'ın tatil olması için tasarı hazırlayan Bakanlar Kurulunun 'vaktini israf ettiğini' ifade ederek, konuyla ilgili verilen tekliflerin desteklenmesinin yeterli olacağını savundu.
CHP İzmir Milletvekili Bülent Baratalı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yaklaşık 1 yıl önceki grup toplantısı konuşmasında '1 Mayıs'ın tatil günü ilan edilmesini bekleyenler var. 1 günün maliyeti, 2 katrilyon lira' dediğini hatırlatarak, demokrasinin ve emeğin gücü sayesinde 1 Mayıs'ın tatil ilan edildiğini söyledi.
Kendisinin 1968 kuşağından gelen bir devrimci olduğunu söyleyen Baratalı, 1977'deki 1 Mayıs kutlamaları sırasında 36 emekçinin öldürüldüğünü anımsattı. Bir otelden açılan ateş sonucu Taksim'de kutlama yapan işçilerin öldürüldüğünü anlatan Baratalı, 'Onların üzerine işçiler mi ateş açtı, işçiler mi öldürdü? Otelden makineli tüfekle ateş edilmesini devlet önleyemedi. Emniyet tedbirleri alınarak işçilerin Taksim'de kutlama yapmaları gerektiği düşüncesindeyim' diye konuştu.
Baratalı, 'Profesörleri, rektörleri, sivil toplum örgütü temsilcilerini sorguya alan Ergenekon savcılarından bir ricam var; bu davanın içine 1977 olayları dahil edilmelidir. Madem birilerinin dediği gibi 'Türkiye bağırsaklarını temizliyor' bu da bir bağırsaktır. Davaya, 1977 olaylarının dahil edilmesi gerekir diye düşünüyorum' dedi.
AK Parti Çorum Milletvekili Agah Kafkas, 'Yargıyı 1977 olaylarıyla ilgili görevini yapmaya çağırıyorum. İlk defa Türk yargısı karanlık noktaları temizlemeye başlamıştır, buna devam etmelidir. Taksim Meydanı'ndaki laleyi koparacaksın ve 'ben devrimciyim' diyeceksin. Korku tünelinden 1 Mayıs'ı çıkaralım. 1 Mayıs gelmeden 2 ay önce Türkiye gerilmeye başlıyor. Birilerinin, 365 gün boyunca 1 Mayıs'ta neyi nasıl yapacağını, nasıl taarruza geçeceğinin yarışı içinde olmaktan kurtuluyor olması lazım' dedi.
ÖDP İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, 1 Mayıs'ın karnaval havasında kutlanmasını isteyerek, 'Geçen yıl 1 Mayıs'ta Taksim'de çok gaz yedik. Siyaset, gaz alıp verme ilişkisinden çıkarılmalı' dedi.
Uras, Taksim'in tarihsel bir borç ve simge olduğunu dile getirerek, Taksim'e her yıl tek başına çıkmak istemediğini söyledi. Uras, kontrgerillayla mücadelenin sonuna kadar götürülmesi halinde, kutlamalarda provokasyonların ortadan kalkacağını belirtti.
DSP İstanbul Milletvekili Jale Ağırbaş, kendisinin de geçen yıl Taksim'de gaza maruz kaldığını ifade ederek, 1 Mayıs'ın miting değil, bayram havasında geçmesi gerektiğini kaydetti.
Ağırbaş, Nevruz'un da bayram ilan edilmesini önerdi.
CHP Kırklareli Milletvekili Tansel Barış, 'Taksim'i, nereye kadar korku olarak içimizde tutacağız?' diye sorarak, Taksim'in dünyada şiddet meydanı değil, özgürlük meydanı olarak görülmesini istedi. Barış, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, milletvekilleri, sendikalar ve sivil toplum örgütlerinin, bugünü Taksim'de kutlamasının daha şık olacağını belirtti.
Taksim krizi...
KESK yöneticisi İsmail Canpolat ile görüşen CHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi, 'Eğer bu sefer de '1 Mayıs'ı tatil ettik, Taksim de kutlama olmayacak' inadı devam ederse, bu hiç gereği olmayan bir artniyet gösterisi olacaktır' dedi.
Selvi, '1 Mayıs, tüm dünyada anlamlı alanlarda kutlanır. Türkiye'de 1 Mayıs'ın kutlanması gereken yer, Taksim'dir. Hükümetin geçen yılki tavrını, özellikle kolluk kuvvetleri ile hiç gereği olmadan yapmış olduğu uygulamaları bu yıl tekrarlamayacağı kanaatindeyim. Geçen yıl adeta terör estirildi, sıkıyönetim estirildi. İstanbullular perişan edildi. Halbuki izin verilseydi hiçbir sorun yaşanmayacaktı. Kolluk kuvvetleri ile emeğiyle geçinen insanların inatlaşması hükümetler için ayıptır, zaaftır' diye konuştu.
Canpolat da hükümetin bu konudaki yasağı kaldırması gerektiğini söyledi. Canpolat, 1 Mayıs, Taksim'de kutlanıncaya kadar mücadeleye devam edeceklerini belirtti.
DTP'li Yaman'a tepki
DTP Muş Milletvekili Nuri Yaman ise daha önceki konuşmasında yaptığı 'Kürt coğrafyası' tanımlamasına açıklık getirmek için yeniden söz aldı.
Rahatsızlık duyulmaması gerektiğini, bu coğrafyanın isminin bin yıldan bu yana aynı olduğunu savunan Yaman, 'Yavuz Sultan Selim'in Kürt beyleriyle yaptığı Amasya Antlaşmasında, Kanuni Sultan Süleyman'ın Fransa Kralı'na yazdığı mektupta Kürdistan coğrafyasından bahsedilir. Atatürk, Birinci Meclisin açılışında, Kürdistan milletvekili diyor. Yok demekle, bu yok olmuyor. Irak'ta Kürdistan yönetimi yok mu?' diye konuştu.
Yaman, kabul edilmese de Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı coğrafyanın adının 'Kürt coğrafyası' olduğunu öne sürerek, korku cumhuriyeti yaratılmak stendiğini savundu.
DTP'li Yaman'ın sözlerine, başta AK Parti Çorum Milletvekili Agah Kafkas olmak üzere milletvekilleri tepki gösterdi. Kafkas, 1 Mayıs'ın gündemden düşürülmeye, sabote edilmeye çalışıldığını ifade etti.
'Katilleri bulmak zorundasınız'
AK Parti İstanbul Milletvekili Feyzullah Kıyıklık, iktidarlarına kadar korku cumhuriyetinin nasıl kurulduğunu gördüklerini, bu tünelleri temizlemenin ise kadrolarına düştüğünü, yasakları teker teker kaldırdıklarını söyledi.
Kıyıklık, 'Bugün çok özgürlükçü olanlar, üniversiteleri beyinleri yıkayarak, ikna odaları açtılar. Bu odalardan geçen çocuğum var. Biz, bir bayan parlamenterin evine nasıl girildiğini de biliyoruz' dedi.
CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk, 'Bu ülkenin bağırsaklarını temizlemek, kirli bulutları dağıtmak istiyorsanız, 1 Mayıs 1977'de Taksim'de ölen insanların, faili meçhullerin katillerini bulmak zorundasınız' diye konuştu.
DİSK Temsilcisi ise Taksim'i inatlaşma olarak görmediklerini, alan fetişizmine dönüştürmek istemediklerini kaydetti.
'Perdelerin ortadan kalkması açısından'
Eleştirilere yanıt veren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, bu kadar önemsedikleri bir günden daha çok, farklı konuların gündeme gelmesine 1 Mayıs adına üzüldüğünü vurguladı.
Bakan Çelik, çalışma hayatıyla ilgili yasaların ayıplarından kurtulacağı bir düzenlemeyi, bu dönem içinde yapacaklarını bildirdi.
İşçilerin, vatandaşların 1 Mayıs 1977'de katledilmesinin nedenlerinin sorulduğuna işaret eden Çelik, 'Eğer devletimizin organlarına sızmış veya yapılanmış olumsuz yapılanma varsa bunların tasfiyesi konusunda da ortak birirade olmalı. Yanlışlar varsa konuşulabilir fakat 1977'deki karanlık noktaların aydınlatılması konusunda bir talebimiz varsa, burada da bir birlikteliğin
sağlanması gerekir, o perdelerin ortadan kalkması açısından' diye konuştu.
Yaman'a yanıt
Çelik, konuşmasında DTP'li Nuri Yaman'a ise 'Biz Misak-ı Milli sınırlarımızı, Türkiye'de yaşayan tüm unsurlarla beraber çizmişiz, burasını vatan edinmişiz. 300, 500 yıl geriye gidip, 'filan belgede, evrakta, kitapta şu bilgiler var' derseniz, birilerinin, ülkemizin
dağlarını, illerini, ana merkezlerini kendi coğrafyalarında gösterme çabalarına da farkına varmadan çanak tutma durumuna gelir. Ki böyle bir durumu hiç kimse arzu etmiyor... Geriye gittiğinizde, 'Trablusgarp, Şam benim coğrafyamdır' dersiniz, bugün bunun getireceği olumsuzlukların ve tepkilerin hangi boyutlara geleceğini de düşünmemiz lazım' karşılığını verdi.
Çelik, 'Misak-ı Milli hudutlarını hep beraber çizdiğimize, bir bayrak altında, üniter bir yapı içinde yaşamayı açık bir şekilde ifade ettiğinize göre, bu cümlelere saygı duyarak, bir terminolojinin, bir ifadenin geliştirilmesi son derece yanlıştır. Çatışma istemiyorsak, bunun yolu çok sağlıklı bir terminolojiyle, ifadeyle değerlendirmek gerekir' dedi.
Başkanlara sitem
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik, komisyonda, işçi ve işveren konfederasyonları başkanlarının bulunması gerektiğini dile getirerek, 'Meydanlarda, ekranlarda sahipleniyoruz, günlerce tartışıyoruz. Bunun yasası burada çıkıyor. Komisyona gelip, milletvekili arkadaşlara destek vermeleri gerekirdi' dedi.
Konuşmaların ardından tasarı kabul edildi. (CNNTURK)
