Yüksek teknoloji ihracat oranı yüzde 4

Bu nedenle, eczacılık ürünleri, medikal optik alet, cihaz, ofis bilgi işlem makinaları, endüstriyel cihazlar, telekom ve bilgisayar cihazlarının, özel önem verilmesi ve üretim, ihracat için sektörel ayrıcalıklar tanınması gereken endüstriler olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtildi.

İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi'nin (İGEME) ''Yüksek Teknoloji Endüstrilerinin Dış Ticaretine Bakış'' konulu araştırmasında, ulusal ekonomilerin itici gücü haline gelen yüksek teknoloji endüstrilerinin, ülkelerin üretim ve gelişme düzeylerini doğrudan etkilediği ifade edildi.

Yüksek teknoloji ürün ve hizmetlerindeki niceliksel ve niteliksel artışların ve bu ürünlere olan küresel talebin, bu endüstrilerin önemini artırdığı ve ülkelerin bu sektörlere her geçen gün daha çok yatırım yaptığı belirtilen araştırmada, bu endüstrilerin büyüme hızının da diğer endüstrilere oranla bir kaç kat fazla olduğu belirtildi.

Dünyada en çok ihracat yapan ülkeler sıralamasında ilk 34 ülke arasında yer alan Türkiye'nin, dünya ihracatından yüzde 1'in üzerinde pay aldığı kaydedilen araştırmada, ülkelerin uluslararası rekabette rekabet gücünü belirleyen en önemli faktörün teknoloji düzeyi olması nedeniyle, Türkiye ekonomisinin uluslararası düzeyde daha iyi rekabet edebilir sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulması için teknolojik bilgi üretilmesi, verimliliğin artırılması, üründe ve üretim süreçlerinde yenilik yapılmasının önemine dikkati çekildi.

Ürün kalitesi ve standardının yükseltilmesi, teknoloji yoğun üretim, girişimcilik ve bu alanlara yönelik yatırımlar, ar-ge ve yeniliğe yönelik yatırımlar ile doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının ülkeye girişinin hızlandırılmasının da önemli unsurlar olduğu vurgulanan araştırmada, ar-ge personeli ve nitelikli iş gücü istihdamının artırılmasını desteklemek ve teşvik etmenin de büyük önem taşıdığının altı çizildi.

Ülke çapında yüksek teknoloji politikalarının oluşturulması ve uygulanmasının takip edilmesi, üretilen bilginin hızlı ve etkin bir şekilde ticarileşmesi için bunu sağlayacak tüm unsurların güçlendirilmesinin kabul görmüş öneriler olduğu hatırlatılan araştırmada, bu önerilere rağmen, dünya toplam ihracatında yüksek teknoloji ihracatının payının yüzde 25 seviyesinde iken, Türkiye'de yüksek teknoloji ihracatının toplam ihracattaki payının yüzde 4'ler seviyesinde bulunduğu belirtildi. Araştırmada, ''O halde, halihazırdaki uygulamaların yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir'' denildi.

-HİNDİSTAN VE ÇİN ÖRNEĞİ-
Araştırmada, Türkiye'nin yüksek teknoloji üretimi ve ihracatının artırılması için teşvik mekanizmasının yeniden gözden geçirilmesi ve teşviklerde sektörel ayrıcalıkların oluşturulması gerektiği vurgulandı.

Hindistan'ın 1980'li yılların başından itibaren bilgi ve iletişim teknolojileri sektörüne özellikle de yazılım alt sektörüne ve son yıllarda ilaç, ekipman sektörlerine özel önem vermeye başladığı hatırlatılan araştırmada, bu sektörlere önemli ayrıcalıklar tanındığı kaydedildi.

Araştırmada, 2007 yılında Hindistan'ın ulaştığı sonucun 45 milyar doların üzerinde bilişim ihracat rakamı ve söz konusu sektörlerde elde know-how olduğuna dikkati çekildi.

Araştırmada, Çin'in kopyalayarak elde ettiği ürün ve hizmetlerden artık son birkaç yılda üretim ve geliştirme safhasına geçişi, Singapur'un re-exporttaki büyük başarısı gibi örneklerin model alınarak Türkiye'de de sektörel ayrıcalıklar tanınabileceği vurgulandı.

Özellikle yüksek ar-ge maliyetlerine rağmen yüksek katma değer sağlayan eczacılık ürünleri, medikal optik alet ve cihazlar sektörleri, ofis bilgi işlem makineleri ve bu sektörün içinde yer alan bilgi iletişim teknolojileri, elektronik sanayi, yazılım, donanımın özellikli chipleri, bordları, aksam ve malzemeleri, dış alımda önemli bir orana sahip olan profesyonel ve endüstriyel çihazlar, telekom ve bilgisayar cihazları, tüketim cihazlarının özel önem verilmesi, üretim ve ihracat için sektörel ayrıcalıklar tanınması gereken endüstriler olarak değerlendirilmesi gerektiği ifade edildi.

Araştırmada, sanayi stratejisinde katma değeri yüksek, yüksek teknoloji sektörlerinin öncelikli sektörler olarak değerlendirilmesi ve stratejik planlarının yapılmasının büyük önem arz ettiği de kaydedildi.