Bedelli askerlik ne getirir, ne götürür?
Hükümet ve Genelkurmay Başkanlığı'nın 'Bedelli askerlik bir çalışaması yok' açıklamasına rağmen tartışmalar sürüyor. Peki bedelli askerliğin getirileri ve götürüleri neler? İşte bir değerlendirme yazısı...
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-02-27 13:27:00
Star gazetesinin tanınmış bir köşe yazarı kendisine gelen bedelli askerlikle ilgili çok sayıda e-maile öfkelenmiş olmalı ki, okuyucuya verdiği cevap bazı yazarlarla birlikte bana da geldi. E-mailde aynen şöyle yazıyordu: ?Bana bir daha bu konuda mail yollarsanız, 'sakın bedelli askerlik çıkmasın' diye yazı yazacağım...?
Aslında haksız da sayılmaz. Son 2 günde benim mail adresime konuyla ilgili 300?ü aşkın e-posta geldi. Inbox?ım aynı içerikteki yüzlerce maille doldu. Bir konuda ölçü kaçınca Star yazarının da ifade ettiği gibi itici bir durum da ortaya çıkıyor. Sırf bu nedenle günlük hayattaki önemli yazışmalarımız aksamasın, farkına varılmadan arada kaynayıp giden mail olmasın diye okuyucularla yazıştığımız adresi ayrı tutmaya gayret ediyoruz. İlgi gören kimi yazılarımızın ardından günlük yüzlerce mail geldiği de oluyor. Malum bizler de iç güç sahibi insanlarız. Neticede ayırabileceğimiz vakit sınırlı.
Her okuyucu e-mailini kimi zaman bir iki kelime ile de olsa tek tek cevaplandırma gayretinde olduğum halde, bedelli askerlik konusu ile ilgili olanlardan birini okuyunca diğerlerini okumadan sildim. Bu maillerden birini okumak sıkıntının ne olduğunu anlamaya yetti. Madem hepsini tek tek okumaya gerek kalmadı, dertlilerin meramını kamuoyu gündemine getirmek, hatta topluca cevap vermek üzerimize borç oldu.
Bedelli askerlikle aniden çok sayıda mail gelince haber7?nin editörü arkadaşlara, bedelli askerlik konusunda benim kaçırdığım bir gelişmemi mi oldu diye sordum. ?Hayır? dediler. Sadece AK Partili bir yetkiliye konuyla ilgili bir soru yöneltilmiş. AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, gündemdeki konulara ilişkin soruları cevaplandırırken, bedelli askerlik konusundaki bir soruya da cevap vermiş. Gündemlerinde olmadığını söylemiş.
10 yılın 5 yılı geçti...
Konuyla ilgili kısa bir araştırma yaptığımda, bedelli askerlik konusu bundan önce yoğun bir şekilde 5 yıl önce yine yerel seçim öncesinde gündeme gelmiş. Hatta tartışmalar ve beklentiler Genelkurmay?ı o kadar rahatsız etmiş ki, seçimin hemen ertesinde Karargah?tan yapılan açıklamada; ?En az 10 yıl bedelli askerliğin gündemde olmayacağı? açıklanmış. Genelkurmay, daha önce yapılan uygulamaların yeterli fayda yaratmadığını da açıklamaya eklemiş.
Açıklamada, askerlik süresinin kısalması için yapılan çalışmalar sırasında 2003 yılından itibaren gelecek 10 yıldaki asker kaynağının de gözden geçirildiği ve buna göre askerlik süresinin kısaltıldığı belirtilmiş. Bu durum, en az 2013 yılına kadar bedelli askerlik gündemde olmadığını gösteriyor.
Genelkurmay?ın açıklamasında daha önce çıkarılan bedelli askerlik yasaları ve uygulamaları konusunda da bilgi verilmiş.
DÖNEM
YARARLANAN KİŞİ SAYISI
GELİR
1987 - 89
18 bin 433
100 Milyon Alman Markı
1992 - 93
35 bin 111
168 Milyon Alman Markı
1999
72 bin 290 kişi
1 Milyar 66 Milyon Alman Markı
Genelkurmay bedelli veya askerlik süresinin kısaltılması halinde ciddi zaafiyet olacağı ve görevlerin olumsuz etkileneceği düşüncesinde.
TSK?dan yayınlanan Nisan 2004 tarihli açıklamada; 'Bedelli askerlik uygulamasının yürürlüğe girmesi veya askerlik sürelerinde yeni bir kısaltmaya gidilmesi durumunda Türk Silahlı Kuvvetleri?nin yükümlü personel kaynağında ciddi zaafiyet olacağı ve görev etkinliğinin menfi yönde etkileneceği değerlendirilmektedir. Bazı basın yayın organlarında çıkan bedelli askerlik uygulamasına yönelik haberler ve konunun sürekli gündemde tutulması, kamuoyunda özellikle askerlik çağında bulunan yükümlülerde bu yönde beklentiler oluşmasına neden olmakta, birçok vatandaşımız bu beklenti nedeniyle yoklama kaçağı veya bakaya durumuna düşmekte ve birliklere katılımı azaltarak personel kaynağında önemli bir kayba yol açmaktadır'
15 Temmuz 2003 tarihinden itibaren askerlik süresinde kısaltmaya gidilmesi ekonomiye 200 trilyon cIvarında gelir sağlandığı gibi, asker sayısında da yüzde 17 oranında azalmaya neden oldu. Bu durum, toplam asker sayısında 80 binlik bir düşüşe denk geldi.
Şimdi gelelim konuyla ilgili bizim değerlendirmelerimize...
1- Konunun seçim zamanları gündeme getirilmesi bence işin talihsiz yönünü oluşturmaktadır. Oy mülahazası devreye gireceğinden dolayı bir parti sahip çıksa diğeri uzak duracaktır.
2- Hükümet TSK ilişkilerindeki denge bağlamında konunun AKP tarafından gündeme getirilmesi zor görünmektedir. Eğer bu yöndeki talepler CHP tarafından Meclis?e taşınır ve AKP de destek veririrse gerçekleşmesi daha mümkün görünmektedir.
3- Teröre yoğun şehit verdiğimiz günlerde bu tür bir yasa teklifinin kimse kıyısından geçemez. Bu nedenle zamanlama da önemlidir.
4- Konunun sadece devlete ek gelir kalemi bağlanmındaki gerekçelerle gündeme getirilmesi işin ciddiyetini gölgelemekte ve ekonomik durumu iyi olmayan asker adaylarını rahatsız etmektedir.
5- Genelkurmay her ne kadar benzer mealdeki sorulara öfke ile yaklaşsa da, eğer bedelli askerlik konusunda çalışmalar olursa ve belli şartlar altında bu mümkün olursa, sahte raporlarla çürüğe çıkarak askerlikten kaçma olayında ciddi azalmalar olması söz konusu olacaktır. Gazetelere yansıyan ve kamuoyunun inanmakta çok da zorlanmadığı haberlerde de görüldüğü gibi, birçok üst düzey generalin yakını da bu tür hileli yollarla askerlikten kaçmaktadır.
6- Eğer hala devam ediyorsa er ve erbaşların ordu evlerinde garson ve vb. görevlerde istihdam edilmesi uygulamasından vazgeçilmeli, sivil maaşlı personel istiham edilmesi yoluna gidilmelidir. Kışlalarda istihdam edilen mutfak görevlileri de kadrolu sivil personelden olmalıdır. Böylece TSK?nın asker talebinde azalma olacağı gibi, kimi askerin sahil kenarlarındaki ordu evlerinde, kimi askerin de dağda karda -kışta askerlik yapması arasındaki makas ortadan kaldırılmış olacaktır.
7- Jandarma sayısı süratle azaltılarak bu görevler tüm hayatı güvenlik mensubu olarak geçen emniyet birimlerine devredilmelidir. Bu konuda atılacak bir adım asker talebini oldukça azaltacağı gibi, yüzbinlerce kişiye emniyet mensubu olarak yeni iş imkanı da ortaya çıkaracaktır.
8- Daha önce bir yazımda da ifade ettiğim gibi, askerlk yaşı isteğe bağlı olarak 18?e indirilmeli ve yüksek tahsile devam etmeyen gençlerin yıllarca askerlik için beklemelerinin önüne geçilmelidir.
9- Sözün kısası, TSK?nın asker talebinde bir azaltmaya gidilmeden bu konuda adımlar atılmasının güçlüğü ortada. Bu konuda köklü bir reform gerekiyor. Profesyonel orduya geçilmesi yönündeki adımlar sanırım bu konuda en köklü çözüm olacaktır.
Yazımı bitirirken, konuyla ilgili gelen bir okuyucu mailini paylaşmak ve ilgililerin dikkatine sunmak istiyorum:
?Dershane sahibi bir ögretmenim. Günde ortalama 12-13 saat çalısarak buralara geldim... Şu anda 14 ogretmene maaş veriyorum... Vergimi duzenli yatırıyorum. Bütün öğretmenlerin SSK primlerini aksatmadan yatırıyorum. Devletim benden para kazanıyor...
Dershanecilik öyle bir sektör ki, bırakın 3-4 ayı, 1 ay uzak kalırsanız bütün çevrenizden olursunuz... Eğer işi bırakır askere gidersem dersaneyi kapatmak zorundayım..
Şu an 33 yaşındayım. Bedelli çıkmadığı için gercekten çok zor günler beni bekliyor... Üstelik evliyim ve 1 çocuğum var. Psikolojim bozuldu. Bunları her gün düşünmek beni yaşadığım vatanımdan soğutmaya başladı... Bundan 10 yıl önce böyle bir vatana sahip olduğum icin gurur duyan bir bireydim... Artık bunların hiçbirini düşünemiyorum. Devletim hayatımı kolaylaştıracağına zorlaştırıyor.
Çetin hayat mücadelesi veriyorum... Yoksa hiçbirimiz askerlikten korkup kaçmıyoruz... Savaşa gitmekten korkmuyoruz Askere gidip geldikten sonra düzenimizin kalmıyacağından, bağımızın dirliğimizin bozulacağından endişeleniyoruz. Barışta bedelli, savaşta temelli askerlik istiyoruz. Saygılarımla.?
Dilerim yetkililer bu dokunaklı mailden gerekl mesajı alırlar. Bu durumda yüzbinlerce insan var.
Not: Her ayın son cuması saat 19.00?da, Ümraniye Belediye Başkanlık binası içindeki Kültür Merkezi?nde değerli konuklarımızla halka açık söyleşilerimiz oluyor. Bugünkü konuğumuz değerli tiyatrocu Kenan Işık. İlgi duyan okuyucularımızı programımıza bekleriz.
Prof. Dr. Osman ÖZSOY ? Haber7
[email protected]
SON VİDEO HABER
Haber Ara