Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Dünyanın çatısındaki ülke: Nepal

Dünyanın çatısı olarak tanımlanan Himalaya'nın eteklerinde kurulu ülke Nepal'deyiz. Nepal dilinde 'him' kar, 'alaya' da çatı demek. Bizde dünyanın karlı çatısında yol alıyoruz.

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-02-22 18:51:00

Dünyanın çatısındaki ülke: Nepal


Ramazan Yıldırım / TİMETURK / Gezi

İHH?nın 2008 yılı Kurban organizasyonunda gönüllü olarak görev alacağıma söz vermiştim aylar öncesinden. Bayramdan 15 gün önce Osman Atalay beni arayarak Nepal?e gideceğimi söylediğinde doğrusu biraz ürktüm. Çünkü ben Balkanlar?da bir ülkeye gitmeyi düşünüyordum ama nasip böyleymiş. Kurban Bayramını Nepal?deki Müslümanlar arasında geçirmenin benim için farklı bir tecrübe olacağının farkındayım. Hazırlıklarımızı tamamladık ve gitme vakti geldi artık. 7 Aralık Pazar günü saat 02?de uykularından feragat eden değerli arkadaşlarım Musa Şimşekçakan ile Cemil Sarıcı beni ve yol arkadaşım Hüseyin Kurşun?u Atatürk Havalimanı?na bırakıyorlar. Kontrolden geçerken çantalarımızdan birinde lazım olur diye çok amaçlı bir çakı var yanımızda götürmemiz için pasaport bilgileri istiyorlar. Nereye gideceğimizi sorduklarında ?Nepal? diyoruz. ?Hangi ülkeye bağlı?? diyor görevli.

Valizlerimizden birini yanımıza, uçağa almak istiyoruz, 6 kg?den fazlasına müsaade etmiyorlar. Bayramın birinci günü mutlaka yanımızda olması gereken malzemelerimiz var. Tüm ısrarlarımızı geri çeviriyorlar. Ortadoğu ve Asya uçuşlarında valizlerin kaybolduğu veya geciktiği tecrübeyle sabit. Arkadaşım Hüseyin ısrarcı oluyor ama nafile. Bir naylon poşet alıyor Hüseyin. Bize lazım olan malzemeleri poşete koyup yanımıza alıyoruz. Kalan valizimizi de bagaja veriyoruz. İnşallah bir aksilik yaşanmaz. Gulf Air uçağıyla Bahreyn?e uçacağız 4:20?de. Şimdiden 20 dakikalık bir gecikme olduğu bildiriliyor.

Pasaport kontrolünden geçtikten sonra telefonumuzu yurt dışı aramalara açtırmak için verilen numarayı arıyoruz. Karşımızdaki bayan bizi sorgu sualden geçirdikten sonra telefonu hangi ülkede kullanacağımızı soruyor. ?Nepal? diyorum. ?Hangi ülkeye bağlı?? diyor. ?Nepal kendisi bir ülke? diyorum. Ona yardımcı olmak için Çin ile Hindistan arasında bir ülke diye ekliyorum. Böylece ülke olduğundan bihaber olanların yaşadığı bir ülkeden Nepal?e gitme arzumuz iyice kabarıyor. Kurban bayramını oradaki Müslümanlarla geçirecek olmamız bu arzumuza bir de heyecan katıyor. Hem bayramı orada geçireceğiz hem de bize tevdi edilen kurbanların kesimini, dağıtımını koordine edeceğiz. Doğrusu ağırlığı şimdiden üzerimize çöken bir sorumluluk yüklendiğimizin farkındayız.



Gulf Air?ın kabin görevlisi bayanlar, başlarına şeffaf bir tül iliştirilmiş kepler giyiyorlar. Uçak kalkışa geçeceği esnada bir bayan görevli euzubesmele çekip Zuhruf suresi 13. ayetinin bir kısmını okuyor ve İngilizce olarak mealini veriyor. Ayetin Türkçe meali şöyle: ?Bunu hizmetimize veren Allah?ın şanı yücedir. Bunlara bizim gücümüz yetmezdi. Şüphesiz biz Rabbimize döneceğiz.? Bahreyn havalimanına dört saatlik bir yolculuk sonunda iniyoruz. Bir saatlik bir beklemeden sonra Gulf Air?ın başka bir uçağına binerek Katmandu?ya doğru havalanıyoruz. Uçak tıklım tıklım dolu. Yolcuların geneli Nepalli. Körfez ülkelerinde işçi olarak çalışanların, gurbetten sılaya döndükleri her hallerinden belli. Çalıştıkları ülkeler kurban bayramı tatiline girdiği için, onlar da muhtemelen tatil için memleketlerine dönüyorlar. Uçak havalanıyor ve beş saatlik Katmandu yolculuğu başlıyor. Katmandu?ya Himalaya dağ silsilesinin eteklerinden süzülerek iniş yapıyoruz. Havaalanında giriş işlemleri için kuyruğa giriyoruz. Arkamızdaki bir genç nereli olduğumuzu soruyor. Türkiye diyoruz ve başlıyor Orhan Pamuk?tan bahsetmeye. ?Kar? ve ?Adım Kırmızı? isimli romanlarını okumuş. Amerika?da öğrenim gören bu Nepalli genç ülkesine tatile geliyormuş.

Vize istek formumuzu doldurarak 25$?a vize alıyoruz ve içeri giriyoruz. Bizleri kapıda Nepal İslami Sang Genel Sekreteri Feyzan Ahmed ile yine aynı kuruluşa gönül veren Tecemmüül İslam isimli genç bizi karşılıyor. Bineceğimiz aracın şoförüyle sıkı bir pazarlıktan sonra otelin yolunu tutuyoruz. Her şehrin kendine özgü bir kokusu vardır. Katmandu?nun da sokaklarına girer girmez ona özgü kokuyu hissediyorum. Kesif bir baharat kokusu.

Otele yerleştikten sonra akşam yemeği için dışarı çıkıyoruz. Anatolia isimli bir lokantanın olduğundan haberdarız. Oraya gidiyoruz. Türkiye?den giden ve Katmandu ?da özel bir okul kuran öğretmenler ilgileniyor ve işletiyor. Nepal yemekleri yemek istiyoruz ama ilk gün yemeyin diye uyarıyor bizi Feyzan Ahmed, yine de ben momoyu yiyorum. Momo içi kıymalı-baharatlı bir tür mantı. Önceki yıl aynı organizasyon için Nepal?e gelmiş olan arkadaşlarımızın seyahatnamelerini okuduğumuz için bazı konular hakkında bilgimiz var. Dolayısıyla Momo hakkında da bilgi sahibiydim.

Katmandu?daki ilk gecemizde kısa bir Şehir turu atıyoruz. Şehir tamamen karanlık, elektrikler kesik. Haftada toplam 56 saat olmak üzere belirli aralıklarla tüm ülkede elektrik kesintisi uygulanıyor. Ülkenin siyasal istikrarsızlığı yoksulluğu ve yoksunluğu artırıyor. Krallık devrilmiş. Yerine gelen iktidar demokrasi ve laiklik vaat ediyor. Yeni yönetim, Nepal?i laik-seküler bir devlet olarak tanımlıyor. Bugüne kadar Hindistan?ın siyasal hinterlandında bulunan yönetimler, yerini Çin?le yakınlaşan ve iş başına gelir gelmez Çin?le sıkı temaslar kuran yeni iktidara bırakmış. Henüz yeni anayasa yok, yazılıyormuş. Laiklik ilan edilmiş. Nüfusun % 80?ini oluşturan Hindular bundan mutlu değilmiş. Görüştüğümüz Müslümanlar, kendi üzerlerindeki dinsel baskıyı azaltacağını düşünerek laikliğe sıcak bakıyorlar.

Hinduizm?in Kast Sisteminden İslam?ın Tevhid ve Adalet Anlayışına

Bugün 8 Aralık 2008 Pazartesi. Türkiye başta olmak üzere İslam dünyasının birçok bölgesinde bayram. Burada bayram yarın. Buradaki Müslümanlar kendi aralarından seçtikleri bir heyetle hilali gözetliyorlarmış ve heyet de ramazan orucu başlangıcıyla bayram gününü belirliyormuş. Ülkedeki tüm Müslümanlar da buna uyuyor. Sabah şehri turluyoruz. Yoğun bir trafik var. Kaos içerisinde düzen. Dışarıdan bakılınca her şey karmakarışık. Ama olayın bir parçası olduğunuzda sistemli işleyen bir bütün var. Katmandu?daki iki camiyi ziyaret ediyoruz. Biri Keşmiri Mescid. Bir külliye, tekke. Tasavvufi bir cemaat. Müezzinle tanışıyoruz. Yarınki bayram namazı için hazırlık yapıyorlar. Tekrar otele dönüyoruz, toparlanıyoruz. Feyzan Ahmed bizi bekliyor. Buluşuyoruz ve Biratnagar?a uçmak için havaalanına gideceğiz. Bayram namazını da orada kılacağız.

Katmandu havaalanı iç seferler kısmına geliyoruz. Vergilerimizi ödüyoruz. Biletlerimiz daha önceden alınmış. İç hatlarda özel havayolu şirketleri çalışıyor. Yeti havayolu şirketine ait 30 kişilik bir uçağa alınıyoruz. Uçak konforlu sayılır. Çift pervaneli. Hostes Hint usulü selamlamayla yolcularını karşılıyor. Yolcular istedikleri koltuklara oturuyorlar. Biz de camın kenarına oturuyoruz. Uçak havalanmadan hostes elinde bir tabakla dolaşmaya başlıyor. Tepsinin içinde pamuk ve şeker var. Pamuklar kulağa tıkamak için. Uçak çok gürültülü olacağa benziyor. Feyzan Ahmed ile beraber oturuyoruz. Feyzan Ahmed, şekerlerden bir avuç alıp cebine koyuyor. Bana dönerek yarın bayram namazından sonra çocuklara dağıtırız diyor. Uçağımız, karları hiç eksik olmayan Himalaya- Everest dağlarını soluna alarak uçuyor. Dağların zirvesini bu uçakla aşmak mümkün değil. Yüksek dağ silsilesinin Nepal vadisine doğru uzanan küçük dağların ve tepelerin üzerinde uçuyoruz.

Nepal üç coğrafi bölgeden oluşuyor. Himalayalardan oluşan yüksek dağ silsilesi, onun altında yer alan küçük dağlar ve tepeler. Buralarda genellikle Budist köylüler yer alıyor. Ve düzlük arazilerden oluşan ova kısmı en küçük dağların bitiminden başlayıp Hindistan sınırına kadar devam ediyor. Uçağımız 45 dk. sonra Biratnagar havaalanına iniyor. Bir taksiye binip İslami Sang?in buradaki merkez binasına geliyoruz. Bizleri kapıda güler yüzlü insanlar karşılıyor, selamlaşıyoruz ve kucaklaşıyoruz. Önceden namını duyduğumuz Mürşid de var aralarında. Muhammed Alim de bizi karşılamaya gelmiş. Muhammed, Hindistan?da İslami ilimler okumuş. Yüksek lisansını tamamlamış ve İslami Sang?e bağlı bir okul olan el-Medresetü?l Camia?da öğretmenlik yapıyor. Biraz dinleniyoruz ve ikindi namazı için yakınımızda bulunan bir camiye gidiyoruz. Camiye ?Küçük Mescid? diyorlar. Şehir merkezinde daha büyük bir cami olduğu için bu isimle anılıyor. Küçük Cami?de merkezleri Hindistan ve Pakistan?da bulunan Müslüman bir cemaat olan Diyobendiler daha yoğunlukta. İkindi namazından sonra imam cemaate dönerek 3-5 hadisi Urduca tercümesinden okuyor. Sabah namazından sonra da tefsir dersi yapıyormuş. Vaaz ve hutbelerde Urduca kullanıyor. Cemaatin tamamı Urducayı din dili olarak anlıyor. Kendi aralarında konuştukları Nepalce dili Hintçe ve Urducanın karışımından meydana gelmiş.



Medresetü?l Camia ismindeki okulu ziyaret ediyoruz. Okulu bayram dolayısıyla tatil etmişler. Yine de kalan öğrenciler var. Okulun toplam 300 öğrencisi var. 100?ü burada yatılı kalıyor. Yoksulluk ve yoksunluk diz boyu. Birkaç öğrenciyle konuşuyoruz. Okulda temel dini bilgiler de veriliyor. Diploması henüz kabul edilmiyor. Yeni hükümetle birlikte durumlarının düzeleceğine inanıyorlar. Yeni hükümet 7 ay önce iş başına gelmiş. Yıllarca süren gerilla hareketi sonucu kralı devirmeyi başarmışlar. Kral ülkeyi terk etmiş. İktidara yeni gelenler, Nepal?deki tüm çevrelerle etnik ve dini ayrım yapmadan görüşüyorlarmış. Hatta yeni anayasa çalışmalarında Müslüman kamuoyunun görüş ve taleplerini de almışlar. Müslümanlar yok sayılmaktan kurtulmak istiyorlar. Bunun için de yeni düzende kendilerine bazı hakların tanınmasını talep ediyorlar. Mesela evlenme-boşanma ve miras gibi konularda kendi fıkıhlarıyla amel etmelerini ve bunun tanınmasını bekliyorlar. Birçok talep ve önerilerin yer aldığı taslaklarını ilgili çevrelere bildirmişler. 600 sandalyelik mecliste 17 Müslüman kökenli milletvekili var. Bunlardan ikisi kralı deviren solcu gerillalar içinden geliyormuş, diğerleri de Nepal?in özellikle de güneyde yaşayan Müslüman cemaatlerin müntesipleri. Kendi aralarında bir birlikleri yok. Cemaatçilik ağır basıyor.

Hindular hükümetin laikliği resmi olarak benimsemesinden çok rahatsızlık duyuyor. Hatta yer yer taşkınlıklar yapmışlar. Mesela birkaç ay önce Biratnagar?daki mescide bomba koymuşlar üç Müslüman ölmüş. O olaydan sonra mescidin kapısında iki asker daimi olarak nöbet tutuyor.

Bize tahsis edilen odada sohbet ederken elektrikler kesiliyor. Her gün belirli aralıklarla elektrikler kesildiği için kaldığımız odayı aydınlatmak için iki ışıldak almışlar. Tüm şehir karanlık içinde kalmış. 4 saat kesinti yapılacak. Merkez binasının 200 kişilik bir toplantı salonu var. Çok amaçlı olarak bu salonu sürekli kullanıyorlar.

Yeni hükümetle birlikte ülkedeki Müslümanlar bazı alanlarda rahatlamışlar. Mesela daha önceleri sadece Ramazan bayramı için yılda 1 gün Müslümanlara tatil veriliyormuş. Şimdi ise Ramazan ve Kurban bayramı için toplam 2 gün tüm ülkede tatil ilan edilmiş. Müslümanların Nepal?de kendilerini tanıtmaları ve dini vecibelerini yerine getirmeleri için çok önemli bir fırsat.

Yatsı namazından sonra bölgenin ileri gelen Müslüman tacirlerden Cavid İraki?nin dükkanındayız. Irak kökenli olduğunu söylüyor. Ama dedeleri Hindistan?dan buraya göç etmişler. Hindistan?da dericilikle uğraşanlara bir zamanlar Iraki deniliyormuş. Muhtemelen deri ticareti o zamanlar onların elindeymiş. Cahid Bey buradaki Müslümanların sayılı zenginlerinden. Oğlu Ahmed?le yol arkadaşım Hüseyin koyu bir sohbete dalıyor. Çok güzel İngilizce konuşuyor.

Sel felaketinde zarar görmüş aileler için battaniye bakıyoruz. Sağlam bir şey olsun istiyoruz. Beğendiğimiz battaniyeler için pazarlık yapıyoruz. Toplam 800?1000 arasında battaniye satın alıp dağıtmayı düşünüyoruz.

Nepal?deki tüm Müslümanlar adına, devlet nezdinde dini konularda herhangi bir temsilci veya müftü yok. Müslümanların farklı cemaatler halinde varlıklarını sürdürmeleri nedeniyle yakın bir zamanda bu konuda bir ilerlemenin olacağı görünmüyor. Ancak Müslümanlar Ramazan hilalini gözetleme ve bayram günlerini bekleme konusunda bir araya gelmişler, ortaklaşa hareket ediyorlar. Ortaklaşa tespit ettikleri Ramazan ve kurban bayramlarının gününü hükümete bildiriyorlar, hükümet de bu günleri resmi tatil ilan ediyor.

İslami Sang sağlık, eğitim, yayın faaliyeti, yardım, mescid yapımı ve din görevlisi istihdam etme gibi konularda faaliyet yürütüyor. Bu güne kadar 50 mescid inşa etmiş ve bu mescitlerden 14 tanesinde din görevlisi istihdam etmektedir. İslam Kalkınma Bankası?ndan aldıkları destekle Sunsari denilen bölgede büyük bir hastane inşa etmişler ve Şubat 2009 tarihinde faaliyete geçirmeyi düşünüyorlar. Hira isimli bir organizasyonla eğitim alanında faaliyet sürdüren kuruluş, öğrenci sayısı 100?1000 arasında değişen ilk ve orta öğretim düzeyinde eğitim veren toplam 11 okulu idare ediyor. Eğitim alanında kurdukları Hira kurumu devlet tarafından resmen tanınıyor. 3 ayda bir çıkardıkları bir dergileri ve Nepalce?ye tercüme ettikleri ve yayınladıkları 20?ye yakın dini kitapları var.

Battaniyeleri satın aldıktan sonra Cavid İraki bizi arabasıyla kaldığımız misafirhaneye bırakıyor. Nepalli bir Müslüman, annesine bizim için yemek hazırlatmış. Evinde ağırlayacaktı ama biz gecikince ve fazla yemek yemediğimiz bilgisini alınca hazırlattığı yemekleri kaldığımız yere getiriyor. Kendisine ve yemekleri hazırlayan annesine teşekkür ediyoruz. Yanımızda getirdiğimiz hediyelerden veriyoruz. Yemekte pirinç pilavı, tavuk ve salata var. Pirinç pilavı tuzsuz ve yağsız. Salata iri kıyılmış domates, turp, limon ve salatalıktan ibaret. Limonlar ceviz büyüklüğünde, yeşil kabuklu. Evde yapılmış avuç içi büyüklüğünde yufka ekmek de var sofrada. Yanımızda getirdiğimiz konservelerden birini de sofraya koyuyoruz. Feyzan Ahmed barbunya pilakiyi çok seviyor. Yemeği yedikten sonra sabah namazı vaktinde buluşmak ve bayram namazı için namazgaha hareket etmek üzere istirahata çekiliyoruz.

Nepal'da Hinduizm ve İslam

Akşam kaldığımız misafirhaneye Asıf isimli bir genç geliyor ve tanışıyoruz. Asıf bir yıl öncesine kadar Hinduizm?e mensupmuş. Tüm aile Hindu. Bir yıl önce Müslüman olmuş. İslamiyeti seçmesinin nedeni olarak İslam dinindeki tevhid ve adalet olgusunun olduğunu söylüyor. Hinduizm?deki kast sisteminin ve tapınılan yüzlerce nesnenin kendisini küçüklükten beri rahatsız ettiğini ekliyor. İslam dininin sahip olduğu tevhid ve adalet anlayışıyla, Hinduizm?deki bu karmaşık ve adil olmayan inanç biçimini ortadan kaldırdığına ve insanı mutlu ettiğine inanıyor. Üniversiteyi bitirmiş ve bir okulda çalışıyor. Babası ölmüş. Annesi Müslüman olmasına karşı çıkmamış ama Dubai?de işçi olarak çalışan ağabeyi kendisini çok eleştiriyormuş. Körfez ülkelerinde çalışan birçok Hindu var. Bunlardan bazıları oralardaki Müslümanlardan etkilenerek ihtida ediyorlarmış ancak Nepal?e döndüklerinde Müslüman kimliklerini koruyabilecekleri ortamları bulamadıkları için tekrar Hinduizm?e geri dönüyorlarmış.

İslami Sang genel merkezinde bulunan kütüphaneyi inceliyoruz. Toplam 10 raflık kütüphanede bulunan eserler Urduca. Mevdudi?nin, Seyyid Kutub?un, Ebu?l- Kelam Azad?ın tefsirleri ve Şah Veliyullah Dihlevi?nin Hüccetü?l Baliğa isimli kitabı göze çarpıyor. Ebu?l Kelam?ın tefsiri dört cilt. Mü?minun Suresi?ne kadar yapılmış bir tefsir. İlk cildi Türkçeye de çevrilmiş olan Fatiha Suresi?nin tefsirine ayrılmış. Ebu?l-Kelam?ın Hindistan?daki mücadelesini konuşuyoruz. Pakistan?ın Hindistan?dan ayrılmasına karşı olduğunu söylüyoruz. Feyzan Ahmed üstadın bu görüşüne katılmadığını, çünkü Pakistan Müslümanlarının ayakları üzerinde durduğunu, kendilerine ait bağımsız bir devletlerinin olduğunu, oysaki Hindistan Müslümanlarının özgür olmadıklarını ve Hindular tarafından sürekli baskı altında tutulduklarını söylüyor. Ayrıca Ebu?l Kelam?ın ölümünden 30 yıl sonra açılmasını istediği bir notta, Gandi?yle birlikte hareket etmesinin yanlış olduğunu, o dönem beraber çalıştığı Hindu liderlerin daha sonraları sözlerinde durmadıklarını ve onlarla beraber hareket ettiği için pişmanlık duyduğunu belirten ifadeler yer alıyormuş. Bu bilgilerin doğru olup olmadığını bilmiyorum ve tahkik etme imkânı bulamadım. 


Gezi yazısının devamı için tıklayın

Namazgâhta altıbin kişiyle Bayram Namazı

Himalaya'dan akıp gelen sel 
 

 

SON VİDEO HABER

Uçakta olay çıkarıp, 'Türkiye'yi satın alırım' diye tehdit etti

Haber Ara