Funda Kılıçerli Kulaksız/Hanife Sevinç - ''Ergenekon'' davasında tutuklu olarak yargılanan emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün kızı ve avukatı Zeynep Küçük, ''Bu kadar büyük bir komplo karşısında hukukun çaresiz kaldığını düşünüyorum'' dedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada savunmasını yapan İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek'in avukatı Veli Devecioğlu, iddianameye ilişkin eleştirilerde bulundu.
Perinçek'in tutuklu yargılanmasını eleştiren Devecioğlu, ''Perinçek sadece Türkiye'nin değil, gök kubbe altında yaşayan kişilerin en bilgili, en birikimli ve dürüst insanıdır'' dedi.
Avukat Devecioğlu, Perinçek'in tahliyesine karar verilmesini istedi.
Perinçek'in diğer avukatı Servet Bora da ''Bu oyunu bozun, bu oyunu bozma şerefi heyetinizin olsun. Vereceğiniz bir tahliye kararı bu oyunu bozar. Sadece Doğu Perinçek'in değil, hepsinin tahliyesini istiyorum'' diye konuştu.
Perinçek'in avukatlarının savunmalarını tamamlamalarının ardından mahkeme heyeti, talepleri dinlemeye başladı.
TALEPLER
Söz alan tutuklu sanık Oktay Yıldırım, ''tüm sanıkların savunmalarıyla iddiaları yerle bir ettiklerini'' öne sürdü.
''Bombaların ortada olmadığını'' söylediklerini, ardından bazı yerlerde bomba bulunduğunu iddia eden Yıldırım, ''Soruşturmanın ucu açık bırakıldığından biz ne söylersek karşı bir atak geliştirildi'' dedi.
Tutuklu sanık Kemal Kerinçsiz, 9 No'lu gizli tanık olarak ifadesi alınan Osman Yıldırım'ın beyanlarına değinerek, bu kişinin daha önce hüküm giydiği davaları anlattı.
''Yıldırım'ın, öz yeğenine fuhuş yaptırdığı için hapis cezası aldığını'' ifade eden Kerinçsiz, ''Bu şahsın nasıl bir ahlak çöküntüsü içinde olduğuna bakılarak, bir de bu pencereden değerlendirilmesi gerekir'' dedi.
Osman Yıldırım'ın, ''Atatürk'e hakaret'' suçundan yargılandığı Ankara 12. Asliye Ceza Mahkemesindeki dosyada yer alan değişik tarihlerdeki aralarında farklar bulunan ifadelerini okuyan Kerinçsiz, şöyle konuştu:
''Sayın savcılara da burada söylenecek söz vardır. Suça delil yaratmak amacı ile koştuğunuz ve menfaat karşılığında her türlü ifadeyi kolaylıkla aldığınız kişilere güvenmeyiniz. Bu kişilerin tekin olmadığını, en fazla zararı istikbalde sizlere vereceklerini unutmayınız. Mesleğinizin başında olmanız sebebi ile sanıklar için suçlama olarak getirdiğiniz sistem dışında yaşayan insanlar asıl bunlar olup, amaçlarına ulaşamayınca ne kadar tehlikeli olacaklarını ve ilk etapta sizleri hedef alacaklarını tahmin edememektesiniz.''
Kerinçsiz, Yıldırım'ın yargılandığı Ankara 12. Asliye Ceza Mahkemesindeki dava dosyasının, bu davayla birleştirilmesi gündemde olan Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesindeki dava dosyasına gönderilmesini istedi.
AVUKAT ZEYNEP KÜÇÜK
Söz alan Veli Küçük'ün kızı ve avukatı Zeynep Küçük de savcılık makamının, Osman Yıldırım'ın kim olduğuna bakmaksızın ifadelerini dava dosyasına koyduğunu ifade ederek, ''Bunun sonucunda da 35 yılını TSK'ya vermiş bir general hakkında Türkiye'nin önemli bir bilim adamını öldürmekle suçlayan haberler çıkmaktadır'' dedi.
Yıldırım'ın 1989 yılında öz kardeşini öldürdüğü için cezaevine girdiğini, çıktıktan sonra bir tahsilat olayı nedeniyle adam öldürmeye tam teşebbüs etmekten tekrar tutuklandığını ve hüküm giydiğini ifade eden Küçük, ''söz konusu kişinin, 'Rahşan Afı' olarak bilinen 4616 sayılı Ceza ve Davaların Ertelenmesine İlişkin Kanun kapsamında topluma kazandırıldığını'' söyledi.
Zeynep Küçük, ''Bu af olmasa hala cezaevinde bulunacak olan ve topluma kazandırılan Osman Yıldırım, Necip Hablemitoğlu'nun öldürülmesi talimatını Veli Küçük'ten aldığını söylüyor. Teklif edilen 1 milyon doları her nedense kabul etmemiş, bu olayı yapmamış, ama aynı kişi Cumhuriyet Gazetesine bomba atılması için 500 bin doları kabul etmiş. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti'nin bulamadığı katili Osman Yıldırım biliyor'' diye konuştu.
Osman Yıldırım'ın kendi beyanlarında bir dönem GATA'da kaldığını söylediğini belirten Küçük, bu beyanlardan Yıldırım'ın askerliğini yaptığı dönemde askeri mahkemede yargılandığı ve burada cezai ehliyeti konusunda bir inceleme yapıldığının anlaşıldığını kaydetti.
'' BİR FİGÜRAN GİBİ OTURDUĞUMU DÜŞÜNMEYE BAŞLADIM''
Zeynep Küçük, bu nedenle Gülhane Askeri Tıp Akademisinden 2000 ile 2002 yılları arasında Osman Yıldırım hakkında bir rapor olup olmadığının sorulmasını istedi.
Küçük, ''Her ne kadar talepte bulunuyorsam da talepte bulunmak artık bir anlam ifade etmiyor. Burada hukuken bir yol kat ettiğimizi düşünüyoruz. Akşam eve huzurla gitmeye başlıyoruz. Bombalar bulunmaya başlanıyor. Artık bu cübbeyi hukuk adına taşıyıp taşımadığımdan emin değilim. İnancımı kaybettim. Bu kadar büyük bir komplo karşısında hukukun çaresiz kaldığını düşünüyorum. Duruşmalar başladığında buradakilere, 'hukuk vardır, hukuk gecikmez' diyordum. Ancak ben artık burada bir figüran gibi oturduğumu düşünmeye başladım'' diye konuştu.
Tutuklu sanıklardan Rasim Görüm'ün söz almak istemesi üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, uzun zamandır konuşmayan Görüm'e, ''Özlettirdin kendini'' dedi.
Görüm, Danıştay saldırısına ilişkin dava ile bu davanın birleştirilmesinin zan altında kalan kişiler açısından daha iyi olacağını savunarak, ''Yalvarıyorum, bu davaları birleştirin'' diye konuştu.
Bazı tutuklu sanıklar da söz alarak, tahliye talebinde bulundu.
Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, daha sonra, dosyaya gelen evrakları okudu.
Başkan Şengün, bazı sanıkların telefon görüşme dökümlerinin CD ortamında gönderildiğini belirtti.
Ümraniye'de ele geçirilen bombalarla ilgili Trabzon İl Jandarma Komutanlığından gönderilen yazıda, bombalarla ilgili ihbarın 12 Haziran 2007'de yapıldığının ifade edildiğini kaydeden Başkan Şengün, ihbarcının, çatıda el bombası ve patlayıcılar olduğunu 10 gün önce gördüğünü söylediğinin aktarıldığını anlattı.
Bu bombaların imha edilirken çekilen fotoğraflarının gönderildiğini, video çekimlerinin olmadığının bildirildiğini ifade eden Başkan Şengün, bombalar üzerinde yapılacak inceleme için oluşturulacak bilirkişi listesinin de gönderildiğini kaydetti.
Başkan Şengün, Genelkurmay Başkanlığından gönderilen yazıda da ''Ergenekon'' ile ilgili TSK'da herhangi bir belgenin bulunmadığının belirtildiğini söyledi.
AA
'Perinçek dünyanın en dürüst insanı'
Perinçek'in tutuklu yargılanmasını eleştiren Devecioğlu, ''Perinçek sadece Türkiye'nin değil, gök kubbe altında yaşayan kişilerin en bilgili, en birikimli ve dürüst insanıdır'' dedi.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-01-30 20:59:00
Haber Ara