Obama'nın başa gelmesiyle birlikte ABD'de esen değişim rüzgarları aslında çok güçlü olarak başka bir yerde, çok daha 'içerden' esiyor. Yolu hapishaneye düşen yüzlerce ABD'li'içerden' Müslüman olarak çıkıyor. ABD'de Pensilvanya eyaletinde State College'de SCI Huntingdon'da 5 yıldır mahkumlara imamlık yapan ve bu sürede 59 kişinin İslam'ı seçmesine vesile olan Bilgin Erdoğan, '2400 kişinin kaldığı hapishanede her dört kişiden biri Müslüman' diyerek durumu özetliyor. Erdoğan, hapishanede İslamiyet'ten sonra hayatını baştan aşağı değişen mahkumların çıktıktan sonra da ailelerinin İslam'ı seçmesine vesile olduğunu dile getiriyor.
Din danışmanlığı yapıyorsunuz. İçerde neler oluyor?
Amerika'da en fazla Müslüman olma oranı hapishanelerde oluyor. Amerikan hapishanelerinde (örneğin Pensilvanya'da) her dört kişiden biri Müslüman. Sürekli Müslüman oranı artıyor. İçerde Müslüman olma oranı çok yüksek. İnsan için hayatında en mühim iş insan isimli çiçekle islam isimli yağmuru birbirine kavuşturmak. Rabbim nasip etti 59 kişinin İslam'ı seçmesine vesile oldum. Yaklaşık beş yıldır bu işi yapıyorum ve çalıştığım kurumda 600'e yakın Müslüman var. Bunlardan 400 kadarı Ramazanda oruç tuttu.
Nasıl bir hizmet sunuyorsunuz?
Cuma namazlarını kıldırıyorum ve hutbe okuyorum. Hücre ziyaretleri yapıyor, sıkıntılarını paylaşıyorum. İslamla ilgili sorularını cevaplıyorum. Yakınları vefat ettiği zaman psikolojik destek veriyorum. Akide, Kur'an ve hadis dersleri yapıyoruz.
Neler anlatıyorsunuz?
Onları tekrar topluma kazandırmaya çalışıyorum. Çoğu yetim ve öksüz. Allah Resulu ile o noktadaki kader benzerliklerine atıfta bulunuyorum.Yüreklerine merhamet kazımaya çalışıyorum. Tekrar eski suçlarına geri dönmemeleri için dinden referansla terapi yapıyorum. Ailelere çocuklarına sahip çıkmaları noktasında yardımcı olmaya çalışıyorum. Bir mahkum vardı yaşlıca. Hapishaneye girdikten sonra Müslüman olmuş. Eşi ve yedi çocuğu var. Önce eşi sonra çocukları ve torunları Müslüman oldu. Yani hapishanede Müslüman olmasından sonra 49 kişiye vesile olmuş.
Dinle ilgili neler merak ediliyor?
İçerde oldukça bilgili insanlar var. Hiç cami görmemiş de olsalar herşeye aşinalar. Din onları diri tutan temel gerçek. Yani yüzlerce soru geliyor. Namaz, mezhep, tarih yani dinle ilgili herşeyi merak ediyorlar.
Neden içerde İslam'ı seçiyorlar?
İslam gercekten fıtrat dini. İslam'ın mesajı cazip geliyor ve içerde vicdanlarıyla başbaşa kalan insanlar bu mesajı algılama imkanı buluyorlar. Bu insanlar tutsak da olsa dışardaki toplum zindanına nazaran ruhen daha özgürler çünkü vicdanın sesi olan İslam'ı kabul ettiklerinde onlara karışan ilişen dışardaki hayata göre daha az. İslamın pratik din olması onları cezbediyor. Mesela bir mahkumun bundan 22 yıl önce hidayete ermesine vesile olan şey karşı hücresindeki mahkumun kıldığı namaz. Önce tartışıyor, İncil'den örnekler veriyor ama bir gün arkadaşını namaz kılarken görüyor ve yüreği o an on ikiden vuruluyor.
Müslümanlığı seçenlerin hayatlarında neler değişiyor?
Hayatlarında çok şey değişmeye başlıyor. Ama tıpkı güneş doğduğunda nasıl hemen ısıtmazsa Müslüman olunca da onun ahlakının hemen insanı kuşatması mümkün değil. Güneşin ısısı gibi yavaş yavaş insanı sıcaklığı sarıyor.
11 Eylül saldırısıyla ABD'de İslam etkilendi. Peki Obama'nın başkan seçilmesi nasıl etkiledi?
İçerdeki mahkumlar genelde Afro Amerikan ve oy verebiliyor olsalardı kesinlikle Obama'ya oy verirlerdi. Birçok Müslüman cezaevinde Obama'nın kazanması için dua etti. Müslüman ve Afrika kökenli bir aileden gelmesinden dolayı mahkumların ona karşı bir sempatisi var. Tabii bir de önceki hükümetten duyulan rahatsızlık da Obama'ya yakınlık duyulmasında etkili.
Cezevindeki Müslümanların sayısındaki artış ABD hükümetini rahatsız ediyor mu?
Bir mahkumun yıllık masrafı devlete yaklaşık 30 bin dolar. Yani yılda 35 kişiyi şayet Allah korkusu ile eski suçlarına dönmekten vazgeçirirsem bunun devlete katkısı bir milyon dolar.Yani devlet bir milyon dolar harcamamış olacak. Müslümanlığı seçen mahkumlar yeni yaşantılarından dolayı cezaevine dönmek istemiyor. Cezaevinde de yaşantıları değişiyor. İçerde teheccüd namazı kılan onlarca insan var. On günde bir hatim yapanlar bile var.
Dışardaki kadınlar içerdeki mahkumlarla evleniyor
Amerika hapishanelerinde bayan ve erkek ilişkileri çok enteresan. Dışarda özgür bayanlar içerdeki mahkum beyleri tercih edebiliyorlar hatta bazı mahkumlarla duygusal birliktelik yaşayabiliyorlar. Çünkü bana göre dışarda daha büyük bir zindan var. Zira içerde olan kişi duygusal olarak o kişiyi daha fazla tatmin edebiliyor. Ona sayfalarca mektup ve şiir yazabiliyor. İnsanlar ruhlarındaki açığı doldurmak istiyor.
YÖNETİM DİNE SAYGILI
Öte yandan cezaevi yönetimi Müslümanlara karşı çok saygılı davranıyorlar. Mesela geçen Ramazan 400 mahkum oruç tuttu ve yönetim sahurluk paketi hazırladı. Hapishane şartlarında mahkumlar oruç tutuyorlar dönmeyen dilleriyle Kur'an okuyup, Arapça çalışıyorlar.
Cezaevi Günlüğü
'Bugün bir mahkum ofisime geldi. Uzun süredir İslam'ı araştırdığını söyledi. Kısa bir zaman sonra çıkacakmış ve başka bir hayata başlayacakmış. İsmi William Burgess idi. Hayatını değiştireceği için önce isminden başlamak istedi. Esma-üI Hüsna'dan Sabur ismini beğenmiş. Çünkü 24 senedir içerideymiş. Şimdi 47 yaşında. 23 yaşında gece soygunundan dolayı içeri girmiş, uyuşturucu falan satmış. Şehadet getirdi ve Afro-Amerikan bir kardeşimiz daha katıldı İslam ailesine. Siyah tenli bir yürek daha aydınladi. Onun yüreği şimdi bizden daha aydınlık.'
Ayşe Olgun / Yenişafak