Hepatit B en çok Doğu'da görülüyor

Viral Hepatitle Savaşım Derneği tarafından Erzurum?da düzenlenen bilgilendirme toplantısı Halk Eğitim Merkezi salonunda yapıldı. Kursiyer bayanların yoğun ilgi gösterdiği toplantı Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr. Mehmet Parlak?ın yönetiminde gerçekleşti.

Slaytlar eşliğinde Hepatit B ve diğer türleri hakkında bilgiler veren Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Gastroenteroloji Bölümü öğretim üyesi Prof.Dr. Nihat Okçu, karaciğerin işlevini anlatarak konuşmasına başladı. Karaciğerin 24 saat boyunca vücudun düzgün çalışması için bir çok görevi yerine getirdiğini ifade eden Prof.Dr. Nihat Okçu, karaciğerin iltihaplanmasının hepatit hastalığı anlamına geldiğini söyledi. Hepatit nedenlerinin; mikroplar, kimyasal maddeler, kullanılan bazı ilaçlar ile çok fazla alkol tüketimi olduğunu ifade eden Okçu, B ve C tipi sarılıkların tehlikeli olduğunu kaydetti. A tipi hepatitin, kanalizasyon, tuvalet gibi noktalardan bulaştığını anlatan Okçu, B ve C tipi sarılıkta karaciğer kanseri riskinin fazla olduğunu kaydetti.

Hepatit B?nin cinsel ilişki yoluyla, hamilelik sırasında anneden bebeğe bulaşmayla; steril olmayan mikroplu malzemelerle yapılan diş tedavileri sonucu; berberlerde aynı jilet ve usturanın birden fazla kişiye kullanılması, kuaförlerde steril olmayan manikür-pedikür malzemeleri ile; steril olmayan malzemelerle yapılan dövme, piercing, kulak delme, toplu sünnet işlemleriyle; kan kardeşliği, alın veya ense kestirme işlemi ya da uyuşturucu bağımlılarında aynı enjektörün birden fazla kişiye kullanılmasıyla bulaşabildiğini vurgulayan Okçu, ayrıca, taşıyıcı veya hastalıklı bir kişiyle aynı evi paylaşanların risk grubunda olduğunu dile getirdi.

Prof.Dr. Nihat Okçu, Dünyada 2 milyardan fazla kişinin B tipi sarılık mikrobuyla karşılaştığını, yaklaşık 400 milyon kişinin ise müzmin B tipi sarılık hastası olduğunu dile getirdi. Türkiye?de hastalığın daha çok Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde görüldüğünü vurgulayan Okçu, en az görülen bölgenin ise Ege ve Marmara olduğunu kaydetti.

Hastalık konusunda en önemli etkenin kan tetkikleri olduğunu ifade eden Prof.Dr. Nihat Okçu, yenidoğan bebeklerin mutlaka kan tetkiklerinin yapılmasının faydalı olacağını dile getirdi.

Halk Eğitim Merkezi salonundaki toplantıda daha sonra Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyeleri Doç.Dr. Ayten Kadanalı, bulaşıcı sarılık hastalıklarının belirtilerinin genellikle; gözlerde sararma, idrarın koyulaşması, dışkı renginin açılması, halsizlik, bitkinlik, ateş, karın ağrısı, bulantı-kusma-ishal şeklinde olabildiğini kaydetti.

Bir kişide sarılık hastalığı olup olmadığını veya hangi tip sarılık geçirdiğini anlamanın tek yolunun kan tetkiki yaptırmak olduğunu ifade eden Doç.Dr. Kadanalı, el yıkama, suların temizliği, yiyecek ve içeceklerin temiz olmasıyla A ve E tipi sarılıktan korunulabileceğini kaydeden Kadanalı, aşı yapılmanın da önemli olduğunu söyledi. Tıp Fakültesi Enfeksiyon Bölümü öğretim üyesi Doç.Dr. Serpip Erol?un konuşmasının ardından, kursiyerler hastalıkla ilgili merak ettikleri soruları konuşmacılara yönelttiler. Bilgilendirme toplantısı soru-cevap bölümüyle sona erdi.

ERZURUM 9. DURAK
Hastalığın bulaşma yolları ve teste çağrı konusunda halkın bilinçlenmesine katkıda bulunacak ve ülke çapında ses getireceğine inanılan kampanyanın startı İstanbul?da verildi. Geniş katılımlı İstanbul, Bursa, Ankara, Edirne, Zonguldak, İzmir, Diyarbakır ve Adıyaman toplantılarının 9. durağı Erzurum oldu. Bilgilendirme toplantılarıyla, günümüzün en önemli hastalıklarından Hepatit B?nin bulaşma yolları, tehlikeleri, tedavi ve korunma yöntemleri anlatılarak halkın bilinçlendirilmesi hedefleniyor.