Pamuk, Harvard Üniversitesi Karşılaştırmalı Edebiyat Bölümü öğretim üyesi Prof. David Damrosch?un sorularını yanıtlarken, edebiyatın ulusal ve küresel boyutlarını ele aldı.
Yurtdışında sık sık ?postkolonyal? (sömürge sonrası) edebiyat üzerine görüşlerinin sorulduğunu belirten Nobelli yazar, hiçbir zaman sömürge olmaması nedeniyle Türkiye?nin edebiyatı için ?postkolonyalizm?den söz edilemeyeceğini belirtti. ?Ancak son 3 - 5 yıldır milliyetçiliğin kuvvetle yükselmesiyle birlikte, kendimizi Batılıların ?kurban?ı gibi sunma eğilimi arttı? diyen Pamuk, bilakis, Türk edebiyatında, sömürgeciliğin izlerinin canlı olduğu Hindistan?dakinden çok daha yoğun bir Batı?yı örnek alma tavrının geçerliliğine dikkat çekti.
Pamuk, ?Türk edebiyatında ilk kez sokakta konuşulan dille eserler kaleme alınması da, büyük ölçüde Batı edebiyatının etkisi altında yazan Ömer Seyfettin ve Sait Faik gibi yazarlarla olmuştur? dedi.
?Roman sanatı başta milli bir sanattı; bir toplumun özel hayatının ayrıntılarına, çerçeve verme çabasıydı? tespitinde bulunan yazar, günümüzdeyse bu durumun değiştiğini, yazılan eserlerin hızla başka dillere çevrilmesiyle beraber edebiyatın tamamen küreselleştiğini belirtti.
Türkçe değişiyor
Pamuk Türkçe?nin söz dağarcığının hızla değiştiğine de dikkat çekti. Örnek olarak, kendi gençliğinde kullanılan ?imtihan? kelimesinin, yerini artık tamamen ?sınav?a bıraktığını belirten yazar, ??Sınav? bana çok yapay geliyor; oysa şimdi herkese ?imtihan? yapay geliyor? dedi. Yazar, romanlarında ister istemez güncel dili kullandığını belirtti.
?İstanbul ve Dünya? başlıklı bir söyleşi
İstanbul Bilgi Üniversitesi?nin santralistanbul kampüsündeki ?Aralıkta Dünya Edebiyatı? isimli sempozyum çerçevesinde dün Orhan Pamuk?un katıldığı ?İstanbul ve Dünya? başlıklı bir söyleşi gerçekleşti.
17 Yıl Önce Güncellendi
2008-12-19 08:04:00
SON VİDEO HABER
Haber Ara