Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Erdoğan'dan Batı'nın iğrençliğine gönderme...

Mevlana'nın vuslatının 735. yıl dönümü etkinliklerindekonuşan Erdoğan, konuşmasında Mevlana'nın hayat felsefesini anlattı, Batı'ya karikatür göndermesi yaptı...

17 Yıl Önce Güncellendi

2008-12-17 23:52:00

Erdoğan'dan Batı'nın iğrençliğine gönderme...

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Bu coğrafyada hiçbir semavi dinin temsilcisi karikatürize edilmedi, tahkir görmedi, alaya alınmadı. Yanlış yapanlar toplumdan destek göremedi, teşvik bulmadı, toplum içinde barınamadı'' dedi.

Erdoğan, Mevlana'nın vuslatının 735. yıl dönümü nedeniyle, Mevlana Kültür Merkezi'nde düzenlenen törendeki konuşmasında, tüm insanlığı barışa, sevgiye, hoşgörüye davet eden Hazreti Mevlana'nın ''Gel, ne olursan ol, yine gel'' sözleriyle asırları aşan bir çağrı yaptığını belirtti.

Erdoğan bu toprakların yüzyıllar boyunca Mevlana'nın bu davetiyle bereketlendiğini ifade ederek şunları kaydetti: ''Onun bu çağlar üstü mesajıyla, sesi yankılandı. Biz de bugün buradan Mevlana'nın ebedi alemine hicretinden tam 735 yıl sonra, yine aynı çağrıyı yapmanın bütün dünyaya aynı mesajı haykırmanın heyecanını, mutluluğunu yaşıyoruz.

'Gel, ne olursan ol, yine gel' diyoruz. 'Gel, kusurları örtmede gece gibi olalım. Gel' diyoruz. 'Gel, cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi olalım. Gel' diyoruz. 'Gel, hiddet ve asabiyette ölü gibi olalım. Gel' diyoruz. 'Gel şefkat ve merhamette güneş gibi olalım. Gel' diyoruz. 'Gel, tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi olalım. Gel' diyoruz. 'Gel hoşgörülükte deniz gibi olalım. Gel' diyoruz. 'Gel, ya olduğumuz gibi görünelim, ya da göründüğümüz gibi olalım. Gel' diyoruz. İşte bunlar Hazreti Mevlana'nın söyledikleridir.''

Erdoğan her fırsatta, her zeminde dile getirmeye çalıştıkları mesajın Mevlana'nın ağzından dökülen eserlerinde vücut bulan bu mefkure olduğunu söyledi.

Başbakan Erdoğan, Mevlana'nın dile getirdiği bu evrensel sözlerin kaynağını barış dini olan İslam'dan aldığını vurgulayarak, ön adı Muhammed olan Mevlana'nın ışığının da adını taşıdığı ''mübarek peygamber efendi''den aldığını belirtti. Erdoğan şöyle devam etti:

''Hazreti Mevlana, 'Canım bedenimde oldukça Kur'an-ın kuluyum. Seçilmiş Muhammed'in yolunun toprağıyım. Birisi sözlerimden bundan başka bir söz naklederse, o nakleden de bezmişim ben. Bu sözden de bezmişim' rubaisiyle Kur'an-ı Kerim'e ve Hazreti Peygamber'e bağlılığını apaçık ifade ediyor.

Mevlana'nın eserleri İslamiyetin özünü, bir büyük bilgenin kalemiyle, diliyle bütün dünyaya ilettiği bir mesajdır. Bizler bu coğrafyada bu ülkede asırlar boyu bu anlayışla, bu inançla farklılıklarımızı vahdet içinde erittik. Çoklukta birliği yaşayarak üç kıtaya yayılan muhteşem bir medeniyet kurduk. Bu inanç sayesindedir ki farklı kavimler, farklı inançlar burada yüzyıllar boyu huzur ve güven içinde yaşadılar. Üç büyük dinin mensupları bu anlayışın hakim olduğu coğrafyamızda özgürce ibadetlerini gerçekleştirdiler. Camiler, kiliseler, havralar bu anlayışla inşa edilen şehirlerimizde barış içinde bir arada yaşadılar. Hiçbir topluluk ırkından, kimliğinden, dininden ötürü ötekileştirilmedi. Asimilasyona tabi tutulmadı.

Bu coğrafyada hiçbir semavi dinin temsilcisi karikatürize edilmedi, tahkir görmedi, alaya alınmadı. Yanlış yapanlar toplumdan destek göremedi, teşvik bulmadı, toplum içinde barınamadı. Sevgi her zaman düşmanlığa galip geldi. Merhamet her zaman öfkeye üstün geldi. İşte bütün bunlar Mevlana Celaleddin'i Rumi ve yine onun gibi sevgiyi, barışı, adaleti, insanlığı öne çıkaran alimlerimizin kılavuzluğunda gerçekleşti.''

Başbakan Erdoğan, her gün yeni bir gerilimin, çatışma teorisinin ortaya atıldığı günümüz dünyasında, bu coğrafyada filizlenen insanlık sevgisinin bütün dünya için bir umut ışığı taşıdığını söyledi.

''MEVLANA MEDENİYETİMİZİN RUH KÖKLERİNİ SULAYAN PINARLARDAN''

Başbakan Erdoğan, ''Bugün İslamiyet'i terörle, şiddetle özdeşleştirmeye yeltenenler yüzyıllardır bu topraklarda dile getirilenleri görmezden gelemezler. İnsanları dillerinden, dinlerinden, ırklarından dolayı ötekileştirenler, yüzyıllar boyunca farklılıkları bir zenginlik olarak gören bu anlayışı reddedemezler. Bugün, İslamı terörle özdeşleştirmeye çalışanları, adına İslamafobya denen vehmi yaygınlaştırmaya çalışanları herşeyden önce İslam düşünürü Mevlana'yı okumaya ve anlamaya çağırıyorum'' dedi.

Konya Büyükşehir Belediyesini Mevlana'nın Mesnevi'sini 17 ayrı dile tercüme ettirmesi sebebiyle de tebrik eden Erdoğan, ''Mevlana'yı anlama çabası, aynı zamanda bizim zihin haritamızı, gönül haritamızı, insan ve dünya tasavvurumuzu anlamak çabası olacaktır. Mevlana, bizim medeniyetimizin ruh köklerini sulayan en büyük pınarlardandır'' diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, aydınlık bir gelecek kurmanın geçmişi iyi okumaktan, anlamaktan geçtiğini belirterek, geçmişi olmayanın geleceğinin de olmayacağına inananlardan olduklarını söyledi.

Başbakan Erdoğan, ''İnanıyorum ki her milletin buna işaret eden bir milli sözü bir atasözü mevcuttur. Nasıl ki Avrupalılar ilerlemek için kendi geçmişlerine, Shakespeare'e, Goethe'ye, Mozart'a, Platon'a uzanıyorsa, bizler de aynı şekilde ilerlemek için kendi geçmişimize, Fuzuli'ye, Farabi'ye, Yunus Emre'ye, Mevlana'ya uzanıyoruz'' dedi.

Erdoğan, günümüz dünyasının siyasetçileri, bilim adamları, sanatçıları, düşünürlerinin insanlık tarihine mal olmuş bu şahsiyetleri, bu farklı kültür ve medeniyet temsilcilerini anlamak için daha fazla çaba göstermeleri gerektiğini dile getirdi.

''KİŞİ TANIMADIĞININ DÜŞMANIDIR...''

''Başka bir dünyaya kör ve sağır kalarak, başka kültürlere sırtımızı dönerek farklı kültür ve medeniyetler arasında yakınlaşmayı temin etmemiz veya tesis etmemiz mümkün değildir'' diyen Erdoğan, işbirliği ve ilişkinin yolunun diyalogdan geçtiğine işaret etti.

Başbakan Erdoğan, ''Birbirimizi tanımadan doğruyu anlayamayız. Çünkü kişi tanımadığının düşmanıdır. Birbirimizi doğru anlamadan sevemeyiz. Aramızda duvarlar örerek, katı bloklar oluşturarak dünya barışını inşa etmemiz söz konusu olamaz. Fanatizmin körlüğüne saplanıp kalmayan, kendinden farklı olanı anlama çabası gösteren büyük sanatçılar, düşünürler vaktiyle bunu başarmışlardır. Mevlana 'İnsan insanın aynasıdır' derken, Goethe aynı şekilde, 'İnsan kendini yalnızca insanda tanır' diyerek aynı hassasiyeti, aynı yüksek düşünceyi dile getiriyordu'' diye konuştu.

''NEFRET VE KİN GÖZLERİ KÖR EDER''

Başbakan Erdoğan insanları, kültürleri, medeniyetleri birbirine yakınlaştıranın sevgi olduğunun unutulmaması gerektiğini belirterek, ''Nefret ve kin gözleri kör eder'' dedi.

Mevlana'nın öğretisinin hiçbir yerinde şiddetten, fanatizmden, kinden eser bulunamadığını ifade eden Başbakan Erdoğan, '''Onun öğretisinde yoksullara merhamet, tüm dünya için adalet arzusu, bütün insanlık için sevgi temennisi vardır. Hiç kuşku yok ki bugün bütün dünya ve bütün insanlık bu anlayışa, bu ideale ihtiyaç duyuyor. Zira günümüz dünyasını bombalarla tanklarla şekillendirmeye çalışanların insanlığa kandan ve gözyaşından başka bir şey kazandırmadığını, korku ve acıdan başka bir duygu tattırmadığını hep birlikte gördük'' diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, güce ve şiddete dayalı anlayışların medeniyetler ve kültürler arasında derin fay hatları oluşturduklarına işaret ederek, şöyle devam etti:

''İnsanların kalplerinde sevgiyi değil öfkeyi besliyor. İnsanların bir kısmına bolluk, refah getirirken, çoğunluğunu yoksul bırakıyor. Gelir adaletsizliğine sebep oluyor. Bunları hep birlikte gördük, görüyoruz. İnsanları kamplaşmalara, dünyayı kutuplaşmalara iten anlayışların medeniyetleri çatışmalara sürükleyen kör ideolojilerin insanlığı tehlikeli bir noktaya sürüklediğine hep birlikte şahit olduk, oluyoruz.

Maalesef kendisinden başkasına hayat hakkı tanımayan anlayışlar, artık değişmek, sevgi süzgecinden geçerek kendilerini yenilemek zorundadır. İşte Türkiye olarak biz, Birleşmiş Milletler riyasetinde İspanya ile Medeniyetler İttifakını bunun için kurduk ve bunun için bunu çalıştırıyoruz. Öyleyse tam da Mevlana'nın ifade ettiği gibi 'Artık yeni şeyler söylemek lazım' diyerek harekete geçmeli, insanlığın kurtuluşu için hep birlikte çaba harcamalıyız. Çünkü 'Dün dünde kaldı cancağızım.' Bugün bütün dünya biliyor ki Hazreti Mevlana evrensel bir şahsiyettir. Bir pergel gibi bir ayağı Konya'da, diğer ayağı 72 milleti dolaşıyor. Dünyanın her tarafında ona duyulan ilgi, sevgi gittikçe artıyor.''

Başbakan Erdoğan ve beraberindekiler daha sonra tören kapsamında düzenlenen semazen gösterisini izledi.

Erdoğan, Mevlana'nın 22 ve 23. kuşak torunlarının yanına giderek bir süre sohbet etti.

SON VİDEO HABER

Iğdır'da AK Parti İl Başkanlığı binasına molotoflu saldırı

Haber Ara