Avrupa Birliği'nin Avro para birimi kullanan ülkeleri, küresel krizde tarma planı için ne kadar kaynak ayıracaklarına kendileri karar verecek. Avrupa Birliği'nin Avro para birimi kullanan 15 üye ülkesinin devlet ve hükümet başkanları, küresel mali krizi tartış mak üzere bu akşam Fransa'nın başkenti Paris'te toplandı.
AB dönem başkanı Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin girişimiyle Elysee Sarayı'nda düzenlenen zirveye, Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso ile Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean-Claude Trichet de katıldı.
Zirveye katılan Belçika Başbakanı Yves Leterme, Avro kullanan ülkelerin banka kurtarma planı için ortak bir rakam belirlemeyeceklerini, ülkelerin bu konuda kendilerinin karar vereceğini söyledi.
'Ülkelerin, krizin yatışması için ne kadar kaynak ayıracaklarını kendilerinin belirleyeceğini' belirten Belçika Başbakanı, 'Bu akşamki toplantının sonuç bildirgesinde, kurtarma planı için ortak bir rakam belirtilmeyeceğini düşünüyorum'dedi.
Avro kullanan ülkelerin, banka kurtarma planına ne kadar kaynak ayıracakları konusuna çarşamba günü düzenlenecek AB zirvesine dek karar vermeleri bekleniyor. Bu akşamki zirve sonunda yayınlanması beklenen sonuç bildirisinde, Avro para birimini kullanan ülkeler, banka borçlarını geçici olarak güvence altına alacak.
Taslağa göre Avro kullanan ülkeler, kredi sıkışmasının önüne geçmek ve borç verme işlemlerini cesaretlendirmek için gelecekteki bankaların borçlarını geçici olarak güvence altına alacaklar.
Taslağa göre kurtarma planı, miktar olarak sınırlı ve 2009 yılı sonuna dek olmak üzere geçici olarak düzenlenecek.
Avro kullanan ülkeler, gerektiğinde zor durumdaki bankalara yardımcı olabilmek için hisselerini alabilecek. Bu akşam kabul edilen metin, daha sonra 15 Ekim Çarşamba günü düzenlenecek AB zirvesine sunulacak. Yeni kurtarma planı, mali sisteme hem daha fazla nakit akışını artırmayı hem de bankaların sermayesini güçlendirmeyi amaçlıyor.
Her ülke kendi önlem planını uygulayabilecek
Üzerinde uzlaşıya varılan ortak eylem planına göre, her ülke kendi önlem planını uygulayabilecek, ama bu uygulamada da, eşgüdüm ve işbirliği esas alınacak.
Liderler toplantıda belirli bir rakam telafuz etmedi ancak eylem planının detayları, önümüzdeki çarşamba günü Brüksel'de yapılacak Avrupa Birliği hükümet ve devlet başkanları zirvesinde şekillenecek.
Fransa Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda düzenlenen zirveye katılan Belçika Başbakanı Yves Leterme, Avro kullanan ülkelerin banka kurtarma planı için ortak bir rakam belirlemeyeceklerini, ülkelerin bu konuda kendilerinin karar vereceğini söyledi.
'Ülkelerin, krizin yatışması için ne kadar kaynak ayıracaklarını kendilerinin belirleyeceğini'belirten Belçika Başbakanı, 'Bu akşamki toplantının sonuç bildirgesinde, kurtarma planı için ortak bir rakam belirtilmeyeceğini düşünüyorum'dedi.
Almanya Başbakanı Angele Merkel, zirvenin, 'piyasalar ve euro bölgesi için önemli bir işaret vereceğini' söyledi.
AB dönem başkanı Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin evsahipliğini yaptığı zirveye katılmadan önce basının sorularını yanıtlayan Angela Merkel, 'Bu toplantı, euro bölgesinde ortak koordineli bir biçimde hareket edilmesi için karar verilerek, ülkelerin mali piyasalarda istikrarı sağlamasını hedefliyor' dedi.
Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, zirveden umutlu olduğunu söyledi. Zirve öncesi konuşan Barroso, liderlerin krize karşı koordineli bir biçimde yanıt vermek için önemli adımlar atması konusunda iyimser olduğunu bildirdi.
Barroso, 'Euro kullanımı bölgesinde krize karşı açık bir tavır alınması konusunda önemli adımlar atacağımıza inanıyorum. Kriz karşısında tek bir ses olarak hareket edebilme kabiliyeti için daha önce eşi görülmemiş bir biçimde koordinasyon gerekiyor' dedi.
Alman yetkililer kaygılı
Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, bir dergiye verdiği mülakatta, küresel mali krizin tsunami etkisi yapmakta olduğunu söyledi. Steinmeier, Der Spiegel dergisinde yayımlanan röportajında, dünyada yaşanan mali kriz ile ilgili olarak, 'Siyasi açıdan bu, Berlin Duvarı'nın yıkılmasından bu yana en önemli gelişmelerden biri' dedi.
Steinmeier, krizin kendilerini siyasi açıdan da büyük ölçüde meşgul ettiğini ifade ederek, uluslararası finans piyasalarından her gün bir kötü haber aldıklarını söyledi.
Krizin, dünyada Soğuk Savaş döneminden bu yana yaşanan değişimi hızlandıracağını ifade eden Steinmeier, yeni bir ekonomik düzene gelişmekte olan ülkelerin de dahil edilmesi gerektiğini kaydetti.
Almanya Cumhurbaşkanı Horst Köhler de aynı dergide yayımlanan röportajında, 'Vatandaşlara, rahatça tatile gidin, her şey iyi diyemem. Ancak krizin sınırlandırıldığına ve çözüleceğine güvenebilirler' dedi.
Şeffaf bir şekilde çalışmadıkları ve kısa yoldan çok para kazanma yoluna gittikleri gerekçesiyle büyük şirket ve banka yöneticilerini de eleştiren Köhler, vatandaşların sisteme duydukları güvenin sarsıldığını, bu güvenin yeniden sağlanması için dünya ekonomisinde daha şeffaf bir düzen kurulması gerektiğini sözlerine ekledi.
Kaynak: TİMETURK ve ajanslar