Yem ve enerji maliyetlerindeki artış nedeniyle tavuk ve tavuk ürünlerine yapılan zammı geri çekmek zorunda kalan kanatlı sektörünün, zor bir dönem geçirdiği belirtildi.
Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Derneği (BESD-BİR) Genel Sekreteri Yüce Canoler, yaptığı açıklamada, geçen yıl üretilen piliç eti miktarının 1 milyon 12 bin ton düzeyinde olduğunu, bunun ortalama 30 bin tonunun da ihraç edildiğini söyledi.
Türkiye'de kişi başına tavuk eti tüketiminin 15 kilo 200 gram düzeyinde kaldığını belirten Canoler, bu rakamın Avrupa ülkelerinde ortalama 26 kilo, ABD'de ise 45 kiloya ulaştığını ifade etti.
Canoler, Türkiye'nin beyaz et tüketiminde gelişmiş ülkelerin çok gerisinde olduğunu belirterek, ''Türkiye'de de normalde kişi başına 30-35 kilo tavuk eti tüketimi olması gerekir. Ancak bu, halkın alım gücünün yükselmesiyle de ilgili bir durum. Mevcut milli gelirle kişilerin tüketebildiği ancak 15 kiloda kalıyor'' dedi.
Türkiye'de tavuk etine talebin artmasının sevindirici olduğunu anlatan Canoler, 1990 yılında 3 kilo 800 gram olan kişi başına tüketimin, günümüzde 4 katına kadar ulaştığını söyledi.
Canoler, bu verinin, vatandaşların parası olması halinde dengeli beslenebilmek için diğer bazı temel gıda maddeleri gibi tavuk etini de sık aralıklarla alabileceğini gösterdiğini belirtti.
Tavuk etinin, protein açısından kırmızı ete göre çok daha iyi, pişirmesinin kolay, yağ oranının düşük ve kolesterol açısından da kırmızı ete oranla daha avantajlı durumda olduğunu anlatan Canoler, ancak artan maliyetleri karşılayabilmek adına yapılan zamların, sektörü içinden çıkılmaz bir hale getirdiğini ifade etti.
Canoler, satışların durması nedeniyle zamların geri çekildiğini belirterek, şöyle konuştu:
''Bir tavuğun maliyeti günümüzde 3,2 YTL. Bu rakam ramazan ayına kadar 2,6-2,7 YTL civarındaydı. Ramazan'da 3-3,1 YTL'ye kadar çıktıysa da geri düştü. Üretim ve satışta istikrar yok. Vatandaş, zam yapınca ürünü, alım gücünün karşılamaması nedeniyle tercih etmiyor. Aslında günümüzde maliyete bakınca çok ucuza tavuk eti tüketiyor. Yem ve enerji maliyetlerindeki artışın hep gerisinde kaldık. Ramazan da belli dönemlerde başa baş seviyeye gelindi ama bu zararı karşılamaya yetmedi. Ramazandan sonrası için de pek iyimser değiliz. Stoklarda azalmayı gerektirecek talep olacağını sanmıyoruz. Sektörde 2006 yılında kuş gribinin yarattığı krizden daha ağır bir mali kriz yaşanıyor. Sektördeki üreticiler hep cepten yiyor.''
''İHRACATTA TEŞVİK ORANI ARTIRILMALI''
Canoler, tüm olumsuzluklara karşın sektörün ihracatta fedakarlık yaparak büyümeyi sürdürdüğünü söyledi.
Geçen yıl 51 bin ton kanatlı ihracatı yapılırken, 2008 yılının 9 ayında 44-45 bin tona ulaşıldığına dikkati çeken Canoler, ihracatta desteğin artırılması gerektiğini bildirdi.
Türkiye'de ihraç üründe ton başına 26 dolar destek sağlandığını belirten Canoler, bu rakamın ABD'de 600 dolar, AB ülkelerinde ise 450 Avro olduğuna işaret etti.
Canoler, 26 dolar desteğin 300-400 dolara çıkarılmasının, stok sorununu ortadan kaldıracağını belirterek, ''Bu hem ürünlerimizi daha rahat pazarlamamızı hem de malımızı dünya piyasasında tanıtma fırsatı sağlayacak. Bazı iyileştirmeler olsa ihracatımızı katlayabiliriz'' dedi.
