Cardif Üst Yöneticisi (CEO) Yılmaz Yıldız, işsiz kalınması durumunda kredi kartı borcunu ödemeye ve gelir güvencesi sağlamaya yönelik ürünlerinin neredeyse 'peynir ekmek gibi' satıldığını belirterek, 'İnsanlar orada kendilerini güvende hissetmiyorlar gibi gözüküyor' dedi.
Bireysel kredi pazarı ve Cardif'in Türkiye'deki faaliyetleri hakkında AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Yıldız, Türkiye'nin 2001 sonrası oluşan güçlü finans sistemi, sıkı kamu maliyesi ve para politikası uygulamaları, ihracat pazarlarının çeşitlenmesi ve ekonomisinin esnek yapısı sayesinde, global krizin negatif etkilerini daha yumuşamış bir şekilde hissedeceğini ifade etti.
Bununla birlikte krizin bir kısım etkilerinin yavaş yavaş hissedilmeye başlandığına işaret eden Yıldız, bankaların kaynak bulma maliyetlerinin arttığını, bunun da doğrudan bireysel kredi faizlerini etkilediğini, bu faizlerdeki artışın da bireysel kredi talebinde düşüş yarattığını aktardı.
Yıldız, Türkiye'deki özel tüketimin yaklaşık yüzde 20'sinin bireysel kredi ve kredi kartlarıyla finanse edildiğini belirterek, şunları söyledi:
'Kredi kartı harcamaları hacmi GSMH'nın yüzde 11'idir. Konut satışlarının kabaca yüzde 30'u kredilerle gerçekleştiriliyor. Oto kredilerinde faizler düştüğünde bu oran yüzde 70-80'lere kadar çıkıyor. Türkiye'de 30 milyon kişinin yaklaşık 85 milyar dolarlık bireysel kredi ve kredi kartı borcu var ve bunun ortalama vadesi de, konut kredileri hariç, 2 yıldan daha az. 2007 yılı sonundaki bireylerin kredi borcu 70 milyar dolardı. Bu durumda yüzde 20'lik bir artıştan bahsediyoruz. Bu dikkatle takip edilmesi gereken bir konu. Türkiye'deki hane halkı gelirlerinin kabaca yüzde 35'i kredi geri ödemelerine gidiyor.'
Bireysel kredilerde geri ödenmeme oranlarına bakıldığında, alarm zilleri çalmasa da yukarı doğru bir yönelimin söz konusu olduğunu kaydeden Yıldız, kanuni takibe düşen bireysel kredi oranının yüzde 1,8'den yüzde 2,4'e çıktığını, kredi kartı tarafında ise 2007 sonunda 200 bin kişi kredi kartı borcunu ödemediği için kanuni takibe düşerken, aynı rakama 2008'in ilk dört ayında ulaşıldığını dile getirdi.
Yıldız, kredi kartı borçlarının ödenememesinde yüzde 60-70 oranında bordrolu çalışanlarda işsizlik, serbest çalışanlarda iş göremezliğin rol oynadığına işaret ederek, işsiz kalan kişilerin tasarruflarıyla 2-3 ay daha hayatını devam ettirebildiğini, ancak sonrasında hayat standardının düşmeye başladığını, Cardif'in bu tür durumlara karşı önlem alan ürünler sunduğunu söyledi.
İşsizlik, kredi kartı ve bireysel kredi koruma ürünleri sağlayıcısı Cardif'in, bireysel para alışverişinin olduğu her yerde ödeme kapasitesini güvence altına alabildiğini ifade eden Yıldız, 42 ülkede 45 milyon müşteriye hizmet verdiklerini, 27 milyar dolar ciroya sahip olduklarını ve 175 milyar dolarlık fon yönettiklerini aktardı.
Yıldız, 'Türkiye'nin tüm işsizlik riskini almaya hazırız' diyerek, ürünlerini bankalar, sigorta ve tüketici finansmanı şirketlerine sattıklarını, her iş ortaklarının müşteri profiline uygun özel ürünler hazırladıklarını kaydetti.
Şu anda oto kredilerinin yüzde 60'ına, konut kredisi, ihtiyaç kredisi ve kredi kartı pazarının yüzde 30'una hakim durumda 6 iş ortağı ile çalıştıklarını, görüşmelerini sürdürdükleri yeni iki ortakla bu oranların yüzde 50'ye ulaşacağını belirten Yıldız, işsiz kalınan ilk hafta içinde tüm işlemlerin tamamlanması ve ödemelerin yapılması gibi bir taahhütleri bulunduğunu söyledi.
-'İŞSİZ KALINCA DA MAAŞINIZ YATMAYA DEVAM EDİYOR'-
Yılmaz Yıldız, işsiz kalınan dönemde yaptıkları ödemeler için müşterilerin kendilerine borçlanmadığını, zaten ürünü baştan satın alarak bu ödemelere hak kazandıklarını vurgulayarak, bireysel kredi koruma ürünü ile kredi alanların işsiz kalmaları ya da iş göremez hale gelmeleri durumunda kredi borçlarını ödemeye devam ettiklerini, kredi kartı borçlarına yönelik ürünlerinde 10 bin YTL'ye kadar olan borçları, işsiz kalınan ayın sonunda tek kalemde kapattıklarını söyledi.
Gelir güvencesi ürününde ise işsiz kalındığında bir süre maaşın bankaya yatmaya devam ettiğini söyleyen Yıldız, bu ürünleri satın alacak müşterilerin 4 yıl vadeli 20 bin YTL'lik oto kredisi için ayda 12-18 YTL, kredi kartı için aylık bakiyenin yüzde 1-1,5'u, gelir güvencesi için maaşlarının yüzde 2,5-3'ü kadar ödeme yapmaları gerektiğini ifade etti.
Yıldız, 'İlk ürünlerimizi bu yılın Haziran ayında satmaya başladık. '2008'de 20-25 bin satarız' diyorduk. Ancak, öyle gözüküyor ki yıl sonuna kadar 75-100 binlere kadar çıkabiliriz. Önümüzdeki yıl da minimum 400-500 bin gibi bir satış gerçekleştirebiliriz. Yoğun talep var. Bireysel kredi koruma ürünlerinde müşterilerimize sadece 'İster misiniz' diye sorduğumuzda bile kabul edenlerin oranı yüzde 50'nin üzerinde. Kredi kartı ürünü ve gelir güvencesi ürünlerimiz ise peynir ekmek gibi denir ya, öyle satılıyor. İnsanlar orada hakikaten kendilerini güvende hissetmiyorlar gibi gözüküyor. özellikle kredi kart limitleri bin ila 3 bin arasında olan, limitli bütçesi olan bireyler arasında ciddi bir talep var' diye konuştu.
ABD'de konut kredilerindeki kriz nedeniyle konut fiyatlarının yüzde 20-30 düşeceğinin tahmin edildiğini, bu durumda bireylerin 4-6 trilyon dolarlık bir servet kaybına uğrayacaklarını söyleyen Yıldız, ABD'de işsizlik oranının yüzde 4'lerden yüzde 6'lara yükseldiğini, bu tür ürünlerin yeterince yaygın olması durumunda, krizin bireylere etkisinin bir ölçüde daha zayıf olmasının sağlanabileceğini kaydetti.
Kredi sigortasına yoğun talep
Cardif Üst Yöneticisi Yıldız, işsiz kalınması durumunda kredi kartı borcunu ödemeye ve gelir güvencesi sağlamaya yönelik ürünlerinin neredeyse 'peynir ekmek gibi' satıldığını belirtti.
18 Yıl Önce Güncellendi
2008-10-01 11:13:00
SON VİDEO HABER
Haber Ara