Cumhurbaşkanı Gül, ''donmuş sorunların ortaya çıkmasıyla'' Kafkasya'da yeni bir dönemin başladığını belirterek Türkiye'nin fırsatları değerlendirmek istediğini söyledi.
Gül, Azerbaycan'a giderken ANA uçağında gazetecilerle sohbet etti.
Cumhurbaşkanı Gül, Kafkasya İstikrar ve İşbirliği Platformu ile ilgili yoğun bir diplomasi trafiği yaşandığını ifade ederek, tüm dünyanın bu girişimi büyük ilgi ve takdirle izlediğini söyledi.
Rusya'nın da yeni dönemde bu fikre olumlu yaklaşacağını tahmin ettiğini belirten Gül, dün Antalya'da Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev ile yaptıkları görüşmede de ikili ve bölgesel konuları ele aldıklarını kaydetti.
Rusya'nın Güney Osetya ve Abhazya'yı tanımasının dünya kamuoyunda tedirginlik yarattığını hatırlatan Gül, Rusya'nın problemli bir ülke gibi gözükmek istemeyeceğini, izole olmanın da işine gelmeyeceğini ifade etti.
Gül, ''Donmuş sorunların ortaya çıkmasıyla Kafkasya'da yeni bir dönem başladı. Bölgede herkes uzun vadeli güvenlik değerlendirmesi yapıyor. Herkes orta ve uzun vadeli stratejilerini gözden geçiriyor. Türkiye de bunu görüyor. Ya herkes durur fırsatlar geçer ya da fırsatları değerlendirmek için hamle yapılır'' diye konuştu.
Dışişleri Bakanı Ali Babacan'ın Azeri ve Ermeni mevkidaşlarıyla New York'taki BM Genel Kurulu öncesinde bir araya gelme olasılığını dile getirdiğinin anımsatılması üzerine Gül, böyle bir görüşme olabileceğini söyledi. Gül, böyle üçlü bir görüşmenin kendi dışişleri bakanlığı döneminde yapıldığını da anımsattı.
''TÜM LİDERLERİN HAMLE YAPMASI GEREKİR''
Ermenistan ziyaretiyle iki ülke arasındaki donmuş duruma son verildiğini ifade eden Gül, iki ülke arasındaki problemli maddelerin ne olduğunun değil, çözümünün önemli olduğunu belirtti. Gül, ''Gerçekçi ve realist olmamız lazım. Meseleleri küçültmüyoruz, hayal görecek halimiz de yok'' dedi.
Türkiye, Azerbaycan ve Ermenistan Devlet başkanları arasında üçlü bir zirve olup olamayacağının sorulması üzerine de Gül, ''Tüm liderlerin, problemlerin çözümü için hamle yapması gerekir. Bunun zamanı olduğu kanaatindeyim. Minsk Grubu 17 yıldır çalışıyor. Ne oldu? 17 yıl sonra ne olur, çözümler zorlaşır mı bunu bilmek lazım. Biz çözülmesini arzu ederiz'' diye konuştu.
Gül, ''Ermenistan Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda arkanızda Ağrı Dağı'nın bulunduğu bir tablonun önüne oturdunuz. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusu üzerine ziyaret sırasında iyi niyetle karşılandıklarını söyledi.
Gül, şöyle devam etti:
''Bir çok ülke bizim soktuğumuz kadar güvenlikçi, silah sokturmaz, aldığımız tedbirleri aldırmazdı. Ağrı Dağı ile ilgili bir şey söylemeyeceğim ama oradan bakınca Erivan da Ağrı'nın eteğinde kurulmuş. Ağrı Dağı'nı kendi dağı gibi kabul etme asla söz konusu olamaz. Sınırları tanıma konusunda problem olmadığı kanısındayım. Sınırla ilgili bir tartışmayı kabul edemeyiz. Bunu herkes biliyordur.''
''HAKLI DAVALARIMIZDAN VAZGEÇMİYORUZ''
Bugünkü Türkiye'nin dünyanın en çetin meseleleriyle uğraşan bir ülke olduğunun altını çizen Gül, güçlü ve albenili imajının meselelerin çözümünü kolaylaştırdığını söyledi. ''Haklı davalarımızdan vazgeçmiyoruz, güçlendiriyoruz'' diyen Cumhurbaşkanı Gül, sorunlara ''Ermeni gözüyle bakan'' Fransız, İngiliz gazetelerinin artık Türkiye'nin görüşlerine de yer verdiğini belirtti.
Gül, Ermenistan ziyaretinin, ABD'deki Ermeni diasporası üzerinde olumlu etki yapıp yapmayacağına ilişkin soruyu yanıtlarken, ''Aklı selim sahibi herkesin üzerinde etkisi olur. Bunların pozitif katkısı olacağı inancındayım'' dedi.
Gül, bir gazetecinin, ''Başbakan'ın son çıkışları bu konuyu kamuoyunda arka plana mı attı?'' sorusunu, ''Hayır, böyle bir şey asla söz konusu değil'' diye yanıtladı.
Bir başka gazetecinin, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Deniz Feneri davası ile ilgili Devlet Denetleme Kurulu'nu harekete geçirmesi isteğini hatırlatması üzerine de Gül, ''O konuya tam bakamadım'' dedi.