Osmanlı İmparatorluğu'nun Balkanlar'daki önemli tarihi eserlerinden biri olan ve ilgisizlik sebebiyle yıkılmaya yüz tuttuğu bildirilen ?Murat Hüdavendigar Camii?, İstanbul Büyükşehir Belediyesi?nce restore edildi. Bulgaristan'ın Plovdiv kentindeki caminin restorasyonunun tamamlanması dolayısıyla düzenlenen açılış töreninde konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, anlamlı ve tarihi bir güne tanıklık ettiklerini dile getirerek, Bulgaristan'da kültür abidesi ilan edilen Murat Hüdavendigar Camii'nin açılışı için Plovdiv'de bulunduklarını söyledi.
Şehirlerin, medeniyetlerin yeşerdiği yerler olduğunu kaydeden Topbaş, medeniyetlerin o şehirlerde geliştiğine ve özel birtakım izler bıraktığına işaret etti. ?Bir şehrin değeri, geçmişten taşıdığı güzellikleri yansıtabildiği ölçekte ölçülür? diyen Topbaş, Plovdiv'in önemli eserlerinden Murat Hüdavendigar Camii'nin, hem kültürel miras, hem de mabet olduğunu belirtti.
Kadir Topbaş, caminin, bölgede yaşayan Müslüman nüfus için önemine değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü: ?Şehir yöneticileri olarak kentlerdeki bu değerleri ve eserleri ayağa kaldırmak, yenilemek ve geleceğe taşımak adına önemli mesailer harcıyoruz. İstanbul, 2010 Avrupa Kültür Başkenti. Biz de geçmişten, 3 büyük imparatorluktan günümüze kadar kalan eserleri ihya ederek, İstanbul'un zenginliklerini geliştirmeye çalışıyoruz.?
YEREL YÖNETİMLERİN ÖNEMİ
İstanbul Büyükşehir Belediyesi?nin, caminin restorasyonu için 5 milyon YTL harcama yaptığını, bu konuda belediye meclisindeki bütün partilerin üyelerinin desteğini aldıklarını ifade eden Topbaş, 14. yüzyıldan günümüze kadar kalan eserin yenilenerek yeniden ibadete açılmasının kendisini çok duygulandırdığını söyledi.
İlahi dinlerin temelinde, insanlara sevgi, hoşgörü, paylaşım ve kardeşlik bulunduğunu dile getiren Topbaş, şöyle devam etti:
?Teknolojik gelişmeler, kentleşme ve globalleşme, dünyada yerel yönetimlerin önemini çok ön plana çıkardı. Bu bakımdan ülkeler değil yerel yönetimler dünyada çok ön planda. Belediyeler arasındaki ilişkiler, bilgi ve deneyim paylaşımı, ülkelerin kalkınmasında önemli etken. Aynı zamanda yerel diploması ve ilişkiler, dünya barışına da önemli katkılarda bulunmaktadır. Mevlana'nın güzel bir sözü var; 'Aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguyu paylaşanlar anlaşır'. Bizler de insanlar olarak sevgi, hoşgörü, barış ve güzellikle geleceğe birlikte adım atarsak anlaşamayacağımız bir şey kalmaz.?
PLOVDİV BELEDİYE BAŞKANI
Plovdiv Belediye Başkanı Slavço Atanasov da çok heyecanlı olduğunu belirterek, İstanbul ile ilişkiler bazında yeni bir sayfa açtıklarını belirtti.
Bulgaristan'ın en büyük camilerinden biri olan ve ?Cuma Camii? olarak da bilinen Murat Hüdavendigar Camii'nin, önemli anıtlar arasında yer aldığını dile getiren Atanasov, Topbaş'ın, bu yardımın dışında İstanbul'daki Bulgar kiliselerine de restorasyon için maddi katkıda bulunduğunu bildirdi. ?Böyle bir desteği vermek için büyük kalbe sahip olmak gerekir? diyen Atanasov, İstanbul ile ilişkilerin artırılmasının ancak uçuşlarla gerçekleşebileceğini, 10 saatte yaptıkları yolculuğun 30 dakikaya düşebileceğini, bunun ilişkilere ivme kazandıracağını kaydetti.
KUR'AN-I KERİM HEDİYE EDİLDİ
Konuşmaların ardından Kadir Topbaş, Plovdiv Belediye Başkanı Atanasov ve Bulgaristan Başmüftüsü Mustafa Aliş Hacı, kurdele keserek caminin açılışını yaptı. Daha sonra restore edilen cami gezildi ve topluca dua edildi.
Kadir Topbaş, Bulgaristan Başmüftüsü Mustafa Aliş Hacı'ya, Hattat Ahmet Karahisari'nin 1555'te yazdığı Kur'an-ı Kerim'in kopyasını hediye etti. Müslüman nüfusun yoğun olarak yaşadığı Plovdiv'de halk, caminin restore edilerek yeniden ibadete açılmasından büyük memnuniyet duyduğunu dile getirirken, açılışın ardından çok sayıda kişi camide namaz kıldı.
MURAT HÜDAVENDİGAR CAMİİ
Balkanlar'daki en önemli ve en büyük Osmanlı camilerinden biri olan eser, içerisinde han, hamam ve bedestenin bulunduğu bir külliye olarak Osmanlı Padişahı 1. Murat Hüdavendigar zamanında inşa edildi.
Muradiye, Hüdavendigar, Cuma ve Ulu isimleriyle de anılan caminin kuzey cephesindeki kitabesinde, 1. Abdülhamid zamanında 1785'te genel bir onarımdan geçirildiği belirtiliyor.
Türk ve erken Osmanlı dönemi mimarisinde çok üniteli ve çok kubbeli camiler arasında yer alan yapı, ilgisizlik nedeniyle harap hale geldi. 2006'da konusunda uzman bir heyet tarafından başlatılan restorasyon çalışmaları, aslına uygun olarak ve olası bir depreme karşı güçlendirilerek tamamlandı. Restorasyon çalışmaları yaklaşık 2 yıl sürdü.