İsviçre hükümeti, minarelere yasak getirilmesine karşı çıktı. Federal Konsey, 2 ay içinde yapılacak referandumda minare yasağına evet denilmemesini tavsiye etti. Hükümet, vatandaşlığa ilişkin referandumda da hayır oyu kullanılmasını önermişti.
Aşırı sağcı ve göçmen karşıtı Halk Partisi ile Federal Demokratik Birlik Partisi'nin yaptığı kampanya sonrası toplanan imzaların 100 bini aşması nedeniyle minareler için referandum yapılacak. Halk Partisi, minarelerin yasaklanması için kampanya başlatmıştı. Minarenin ibadet için gerekli olmadığını ileri süren parti üyeleri, bunun bir İslam simgesi olduğunu ve bunun da İsviçre yasalarına aykırı olduğunu savunuyordu.
İsviçre'de Zürih ve Cenevre kentinde 2 tane minareli ibadet yeri bulunuyor. İsviçre'deki Müslümanlar, cami olarak artık kullanılmayan depo ve fabrikaları kullanıyordu.
İsviçre Dışişleri Bakanı Micheline Calmy-Rey, minarelerin yasaklanmasının güvenlik problemi ortaya çıkarabileceğini söylemişti. İsviçre'nin 7 üyeli konseyi de referandumda hayır denmesini teşvik edeceğini açıklamıştı.
Vatandaşlık için geçtiğimiz Mayıs ayında yapılan referandumda Halk Partisi, 'Vatandaşlığa aşırı geçişi durdurun' diyerek kampanya yapmıştı. Kampanyada posterlerinde, kahverengi iki elin, İsviçre pasaport aldığı gösterilmesi tepki doğurmuştu. Halk oyuna sunulan tasarıda, her belediyenin vatandaşlık başvurularını karara bağlama şeklini belirleme yetkisine sahip olması ve vatandaşlık başvurusu reddedilen yabancıya itiraz yolunun kapatılması öngörülüyordu. Ayrıca, isteyen belediyeler, göçmenlerin vatandaşlık taleplerini halk oylamasına sunmaya karar verebilecekti. Ancak referandum bu öneri reddedildi.
İSVİÇRE'DEKİ MÜSLÜMANLAR: 'MİNARE YAPIMINDA SORUN ÇIKARAN TARAF OLMAK İSTEMİYORUZ'
İsviçre'deki Müslümanlar, minare yapımında sorun çıkaran taraf olmak istemediklerini bildirmişti. Cenevre'de bulunan İslam Kültür Kurumu'nda imamlık yapan Reşit Ferhat, 'Minare konusu ile ilgili farklı görüşlere bağlı olarak belirtmek istiyorum ki minare, camiyi diğer mabetlerden ayıran bir özelliğe sahiptir. Geçmişten günümüze de bu şekilde biliniyor. Minarenin böyle bir fonksiyonu olmasına rağmen zıt görüşlerle çatışmak ve sorun çıkarmak da istemiyoruz. Çünkü İslamiyet'in ilk mescidi olan Peygamber mescidi, minaresiz inşa edildi. Peygamberimiz bu mescitte görevini en güzel bir şekilde tamamlamıştır. Bundan dolayı bu konuda sorun çıkarmayı doğru bulmuyorum. Camilerin minarelerinin bulunması bir zorunluluk değildir. Camilerin daha önemli rolleri bulunmaktadır. Bunlara daha da ağırlık vermeliyiz. Mabetlerimizin asıl görevi hoşgörülü, diyalog mentalitesini benimseyen, toplumda güzel ahlaka sahip, merhametli, saygılı bir şahsiyet yaratmasıdır. Minare yapımında şayet müsaade edilirse yapar, müsaade edilmezse saygı duyar yapmayız. Biz kültürlerarası saygı ve sevginin kalmasından yanayız. Zira kitabımız Kuran-ı Kerim'in bize emrettiği doğrultuda önemli olmayan bu meselede sorun çıkaran taraf olmayacağız' diye konuştu.
İsviçre'de yaşayan bir Türk de, 'minarenin aslında sadece bir tabu olduğunu, minarenin yapılmasının İsviçre'de yaşayan Müslümanların sorunlarını çözmeyeceğini, ancak İsviçre'nin İslam'ı bir din olarak tanıması ve İslam'a bakış açısından minarenin yapılmasının önemli olduğunu' söyledi.
Kaynak: CHA