AK Parti'ye açılan kapatma davasına bugün Anayasa Mahkemesi'nde devam edilirken, herkes 'Kapatma kararı çıkarsa ne olur?' sorusunun cevabını merak ediyor. Vatan Gazetesi yazarı Ruşen Çakır, küçüğünden büyüğüne ihtimal dahilindeki tüm senaryoları yazdı.
AK Parti kapatılırsa ne olacak?
Yeni parti kurulur
Bölünme olmaz: AKP?nin kapatılması durumunda en yüksek ihtimal siyasi yasak gelmeyen milletvekili, belediye başkanı ve partilerin kurulacak olan yeni bir partiye katılmaları. Fazilet Partisi?nde yaşandığı gibi, AKP?den iki ya da daha fazla parti çıkması, yani bölünme pek mümkün görünmüyor.
Ayrılanlar olur: Abdüllatif Şener?in bazı küskünler dışında AKP?den çok büyük bir parça koparması çok zor. Kapatılma durumunda CHP, MHP ve diğer partilere geçebilecek pek kimse de yok gibi. Bununla birlikte küçük çaplı tek tek kopmalar, hatta bazılarının siyaseti tümüyle bırakması söz konusu olabilir.
Gelenler olur: Ayrılanlar kadar, hatta onlardan daha fazla sayıda yeni ismin AKP sonrası kurulacak partiye katılması şaşırtıcı olmaz. Zaten ?kapatılan bir partinin devamı? görünmemek için yeni partide belli bir oranda AKP kökenli olmayan kurucu ve yönetici bulunması şart. Bunu bir fırsat bilerek, 22 Temmuz 2007 seçimleri öncesi başlattıkları ?merkeze açılma? stratejisinde ısrar edebilir ve çok sayıda ilginç kişiyi yanlarına alabilirler.
Varolan başka partiye gidilir
Kapatılma durumunda AKP kökenli milletvekilleri TBMM?de kolayca grup kurabilecekleri için ilk seçime katılmaları konusunda önlerinde hiçbir engel olmayacak. Kaldı ki AKP?nin en büyük avantajı ?sıfır kilometre bir parti? olmasıydı. Bu nedenle yepyeni bir parti yerine BBP, Güçlü Türkiye Partisi gibi varolan bir partiyle yola devam edilme ihtimali yok denecek kadar az.
HÜKÜMET
Erdoğan?ın işaret ettiği bir isim başbakan olur
Yeni partinin lideri: AKP kapatılır ve Erdoğan da yasaklı olursa yeni partinin başına muhtemelen aktif milletvekillerinden (hatta bakanlardan) geçer. Bu ismi yüzde yüz Erdoğan tarafından atanacağını söyleyebiliriz. İlk akla gelen yeni parti liderinin aynı zamanda başbakan olmasıdır. Ancak haklarında yasak gelmeyecek isimlere bakıldığında bu iki zorlu görevi -emaneten de olsa- birlikte yürütebilecek fazla kişi gözükmüyor.
Gruptan başka biri: AKP hükümetinin düşmesi halinde Cumhurbaşkanı Gül?ün eski AKP grubundan (ve muhtemelen son kabineden) birini yeni başbakan olarak görevlendirmesi bekleniyor. Bu kişiyi Erdoğan?ın belirleyeceği konusunda herhangi bir kuşku yok. Ancak bu kişinin yeni partinin de genel başkanı olması diye bir zorunluluk yok. Yani yeni dönemde gerçek liderin Erdoğan olduğu ve iki kişinin ayrı ayrı yönettiği bir hareketle karşı karşıya kalabiliriz.
Erken seçime gidilir
Bir iddiaya göre AKP kapatılıp hükümetin düşmesinden sonra Gül tarafından kabineyi kurmakla görevlendirilecek AKP kökenli kişi mevcut süre içinde listesini hazırlamaz ve Cumhurbaşkanı ülkeyi erken seçime götürmek zorunda kalır hükümet de bu seçimden sonra kurulur. Ne var ki hakkında yasak istenen herkes devre dışı kalsa bile AKP?nin yerine gelecek partinin yine 300?ün üzerinde milletvekili kalacağı için, erken seçim konusunda bu tür hilelere başvurması gerekmiyor.
ERDOĞAN
Ara seçimle bağımsız, sonra kabine: Siyasi yasağa maruz kalması durumunda Erdoğan ne yapıp edip yeniden milletvekili olmak ve hatta hükümete girmek isteyecektir. Bunun ilk akla gelen yolu, daha yıl bitmeden düzenlenecek ara seçimlere bağımsız aday olarak katılması ve çok yüksek bir oy oranına ulaşmasıdır. Bağımsız milletvekili seçildikten sonra Erdoğan?ın kabineye girmesi ve hatta yeniden başbakan olmasına kesin gözüyle bakabiliriz.
Erken seçimle bağımsız, sonra kabine: Yüksek Seçim Kurulu, Kanadoğlu?nun içtihadını kabul eder ve Erdoğan ile arkadaşlarına ara seçim kapısını kapatırsa, TBMM?deki AKP kökenli vekiller muhakkak erken genel seçim kararı alacaklardır. Bu durumda Cumhurbaşkanı Gül?ün, yeni hükümeti kurmak için, bağımsız seçilecek olan Erdoğan?ı görevlendirmesini bile bekleyebiliriz. Başbakan olmasa bile Erdoğan?ın hükümette muhakkak yer alacağını öngörebiliriz.
Siyaset dışı kalıp bir STK?nın başına geçer: Erdoğan ve diğer yasaklıların hiçbir şekilde bağımsız aday olarak seçimlere katılamama durumları çok az da olsa var. Böylesi olağanüstü bir durumda Erdoğan kesinlikle pes etmeyecek, yeni parti, hükümet ve TBMM Grubu?nu mümkün olduğu kadar yakından ve sıkı bir şekilde kontrol edip yönlendirecektir. Bu arada bir sivil toplum kuruluşu kurup ülkeyi ve hatta dünyayı dolaşmaya devam da edebilir. Bütün bu süreç boyunca yeni partinin milletvekilleri Erdoğan?ın yeniden aktif siyasete dönmesine imkan sağlayacak yasal düzenlemeler için kafa patlatacak ve sınırlarını zorlayacaklardır.
TBMM
Ara seçim (yerelle birlikte): AKP?nin kapatılması sonrasında normal olarak TBMM boş kalan sandalyeler için ara seçim kararı alır ve yıl sonuna doğru yaşanacak ara seçimler Mart 2009?da olması gereken yerel seçimlerle birleştirilir. Erdoğan başta olmak üzere yasaklı eski AKP?liler bağımsız olarak ara seçimlere girer ve büyük bölümü kazanır. Ardından Erdoğan ve uygun gördüğü diğer isimlere yer açmak için mevcut hükümette revizyona gidilir.
Erken seçim (yerelle birlikte): AKP?nin kapatılmasının hemen ardından, yeni bir parti, genel başkan ve amblemle seçime gitmek çok akıl kârı gözükmüyor. Bununla birlikte Sabih Kanadoğlu?nun iddia ettiği gibi Erdoğan ve arkadaşları ara seçimlere bağımsız olarak katılma hakkına sahip olamazlarsa TBMM erken seçim kararı alır ve bunu yerel seçimlerle birleştirir. Erdoğan başta olmak üzere yasaklı eski AKP?liler, ya az milletvekili seçilen bölgelerden bağımsız aday olurlar ya da 22 Temmuz?da DTP?li bağımsızların yaptığı gibi bazı formüller geliştirilir. Bağımsız seçilen Erdoğan ve onun uygun gördüğü diğer isimlere yer açmak için mevcut hükümette revizyona gidilir.
Gecikmeli erken seçim (yerelden sonra): Yasaklıların hiçbir şekilde yeniden milletvekili olamamaları durumunda, ara seçim yapılıp yasal sorunu olmayan yeni isimler TBMM?ye sokulur. Yeni parti kimi yasal ve anayasal düzenlemeler yaparak Erdoğan ve arkadaşlarını yeniden milletvekili seçtirebilmek için, gecikmeli de olsa erken genel