Dolar

34,9587

Euro

36,7893

Altın

2.981,40

Bist

10.125,46

Kuntar: İsrail'den korkmadım korkmam da

30 yıl İsrail zindanlarında kaldıktan sonra serbest bırakılan Lübnanlı esir Semir Kuntar, yaşadıklarını anlattı. Kuntar, 'İsrail'den korkmadım korkmam da' dedi.

18 Yıl Önce Güncellendi

2008-07-21 08:48:00

Kuntar: İsrail'den korkmadım korkmam da


Haber Merkezi / TIMETURK

Beyrut?un otuz km güney doğusuna düşen Cebel Lübnan?da yer alan Abye kasabasındaki evinin balkonunda oturan kişi, 1979 yılında işgal altındaki Filistin?in kuzeyinde Nehariye Yerleşim bölgesinde yaptığı eylem neticesinde tutuklanan ve o tarihten bu yana İsrail hapishanelerinde tutuklu bulunan Semir el-Kuntar?dan başkası değil. El-Kuntar 29 yıl süren esaretten kurtuluşun ve özgürlüğün tadını çıkarmaya çalışıyor.

El-Kuntar bir yandan Lübnan?ın ve Arap Dünyası?nın dört bir tarafından gelip kendisini tebrik edenleri karşılırken diğer yandan da bir arkadaşından, bir akrabasından veya bir gazeteciden gelen telefonlara yanıt vermeye çalışıyor.

El-Kuntar, Hizbullah?a bağlı islami direnişin benzeri olan ve bünyesinde İsrail?le çatışan bir çok farklı fraksiyon ve partileri barındıran Lübnan Ulusal Direniş Birliklerine liderlik edip etmeyeceği sorusunu şöyle yanıtlıyor: ?Kendimi tümüyle direnişe ve direnişin askeri kanadına adayacağım.Birliklere liderlik konusuna gelince henüz böyle bir kararım yok.Ama şunu söylüyeyim, direnişin benden talep ettiği her türlü görevi yerine getirmeye hazırım. Biz özgürlüğümüzü kahraman İslami silahlı direnişe borçluyuz. Tüm zor ve imkansız şartlara rağmen direniş ve direnişe gönülden destek veren kahraman halkımız sayesinde bugün buradayız. Bu direnişin örneğinin diğer bölgelere bilhassa işgal altındaki bölgelere de örnek teşkil etmesini temenni ediyoruz. Zira siyasi ve diplomatik görüşmeler ne hak, ne toprak ne de esirleri geri getirmez?

İSRAİL?DEN SUİKAST TEHDİDİ

El-Kuntar İsrail?in kendisini suikastle tehdit ettiğiyle ilgili olarak sorulan bir soruyu ise şu cevabı veriyor: ?Onlar zaten tehdit ediyorlar, kararlarını da vermişler, ancak ben orada onların yanındayken korkmadım, burada da korkmam.Onlarla savaşmaya, şehit olmaya ve şehadetimin bedelini peşinen ödemeye hazırım.?

El-Kuntar; ?Filistin kurtarılıncaya kadar bu mücadele devam etmeli, burada dramatik olan şey her Arap diğerinin harekete geçmesini bekliyor? diye de ekliyor.

Serbest kalma şartlarının Lübnan sahasına nasıl yansıyacağı şeklindeki soruya özgürlüğüne kavuşmuş esir şunları ifade ediyor: ?Serbest kalmam direniş taraftarı halkımızın kendisine ve direnişe ne kadar güven duyması gerektiğini, direnişe inanmayanların da hesaplarını yeniden gözden geçirmesi gerektiğini gösteriyor.?

El-Kuntar esaret deneyimiyle ilgili olarak ta şunları söylüyor: ? Tabi çok zülum ve çile dolu yıllardı. Ancak orada geçirdiğim yıllar beni daha çok bilinçlendirdi. Zamanımı gündemi takip ederek, öğrenerek ve tartışarak geçirdim. İbranice öğrendim, üniversite bitirdim, sosyoloji alanında kendimi geliştirdim.?

CEZAEVİ ARKADAŞIYLA BERABER

Semir el-Kuntar gündüzleri, 1987?de tutuklanan ancak 2004?te serbest bırakılan Enver Yasin adında bir arkadaşıyla geçiriyor. İkisi aynı cezaevinde kalmıştı. Ancak Yasin?in şimdi yeni bir görevi var: Tv muhabiri Yasin eski arkadaşının faaliyetleriyle ilgili tv kanalına haber hazırlıyor.

Yasin?e göre 2004?teki esirlerin serbest bırakılması sevinci bugün tamamlanıyor. Yasin, 'O gün yaptığımız sevinç gösterileri direnişin temel direklerinden birinin esarette kalması nedeniyle buruk kalmıştı? dedi.

El-Kuntar?la 12 yıl boyunca yazıştığını söyleyen Yasin ? cezam kesinleştiğinde beni Semir?in bulunduğu tutukevine naklettiler.İkimiz aynı hücrede kaldık.2000 yılındaki kurtuluş gününde en güzel anıları paylaştık.İkimizin birlikte olmamız özgürlüğe olan inancımızı artırdı?

Yasin arkadaşı Semir?le aynı hücrede kalmalarıyla ilgili anılarından bahsederken şunları anlatıyor: ?Konsantrasyonumuzu faydalı şeyler üzerine yoğunlaştırdık. Hergün yapılan rutin işler nedeniyle kişi yerinde saydığını hissediyor. Zamanın ilerlediğini kendisinin geride kaldığını sanıyor. Biz de okuma alanlarımızı çeşitlendirdik, meselelerimizle ilgili tartışmalarımızı genişlettik, bizi cezaevine götüren sorunlarımıza gösterdiğimiz ilgi hergün yeniden doğmamızı hissetmemize neden oluyordu.?

ZİYARETÇİLER ARASINDA SURİYE?DEN BİR HEYET

El-Kuntar?ı ziyaret etmek amacıyla Abye kasabasını ziyaret edenler arasında er-Rime beldesinden gelen Suriyeli bir heyet de vardı.

Heyette bulunanlardan Dürzi şeyhi Yusuf Muin duygularını şöyle dile getiriyor: ?Bundan daha büyük bir sevinç olabilir mi, bu kahramını tebrik etmeye geldik, direnişten yana olduğumuzu özellikle vurgulamak istiyoruz, bizim cemaatimiz (dürziler) diğer Arap kardeşleri gibi direnişten yanadır.?

Er-Rime muhtarı Faris Muin ise şunları söyledi: ?Suriye direnişçi bir ülkedir.Bizim görevimiz başta esirlerin serbest bırakılmasını sağlayan sayın Hasan Nasrallah olmak üzere bu kahramanlarımıza destek vermektir.?

YENİ JENERASYON

El-Kuntar Lübnan?a geldiği akşam Hizbullah genel sekreteriyle çektirdiği fotoğrafın altında geniş bir koltukta oturmuş, cezaevine girdiği günlerde doğan ve farklı görüşlere sahip bir grup gençle konuşuyor.

Güneyden Kefra?dan gelen Nur Beşir şöyle diyor: ?Kahramanımıza selam vermeye geldik. O direnişin büyük bir semboludur.? Amcasının kızı Julia ise şunları söylüyor: ?Semir büyük bir kahramandır, özgürlüğün semboludur. Filistin?e döneceğini öğrenince biz de onunla dönmek için gelip ismimizi yazdırmak istedik.?




Haber Ara