Dolar

34,8704

Euro

36,7226

Altın

3.050,82

Bist

10.058,47

Türkiye Ortadoğu'da ne yapıyor?

Suriye-İsrail arasında arabuluculuk girişimi, Türkiye?nin Ortadoğu?ya geri dönüşünün bir ilk adımı olarak yorumlanabilir mi?

18 Yıl Önce Güncellendi

2008-06-24 10:12:00

Türkiye Ortadoğu'da ne yapıyor?

TÜRKLER ORTADOĞUDA NE YAPMAK İSTİYOR?

S?ad Mahyu*

?İslami köklerden gelen? Türk siyasal liderlerin İsrail ve Suriye?yi aynı masa etrafında buluşturmak için gösterdikleri büyük çabayı nasıl açıklamamız gerekir? Yoksa bu aracılık girişimi Türkiye?nin Ortadoğu?ya geri dönüşümünün bir ilk adımı mı?

Öncelikle şunu ifade etmemiz gerekir: Türkiye seksen yıla aşkın modern tarihinde (1950?li yıllardaki kısa bir ilgi dışında) ilk kez bölgeyle ilgili bir meseleye müdahil olmaktadır. Türkiye?nin bu ilgisi 2002 yılında iktidara gelen Adalet ve Kalkınma Partisinin belirlediği strateji doğrultusunda gelişmektedir. Ak Partinin bu stratejisini üç ana başlıkta toplayabiliriz: İç barışın sağlanması, bölgesel meşruluk ve Batı ile yakın işbirliği.

İç barışın sağlanması hususunda parti yoğun bir çaba harcadı ve halen de harcamaya devam ediyor. Daha önce uygulanan Kürtleri ?Dağ Türk?ü? sayan ve onları Türk toplumu içinde eritmeyi amaçlayan resmi Turancı politikalar terk edilerek, Tarihi Kürdistan bölgesinde yaşayan Kürtlerin dilsel ve kültürel haklarının tam olarak sağlanması için birçok yasal düzenlemeler yapıldı. Bu konuda büyük mesafeler kat edildi.

Parti stratejisinin ikinci ayağına gelince; bölgesel meşruluk siyaseti Erdoğan?ın başdanışmanı Prof. Ahmet Davutoğlu?nun Türkiye?nin yeni dış politikası önerisi olarak geliştirdiği ?stratejik derinlik? esasına müstenittir.

Türkiye, yeni stratejik derinlik politikası gereğince kuruluşundan beri (Turgut Özal döneminde ki kısmı açılım hariç tutulursa) Ortadoğu da izlediği ? negatif tarafsızlık? politikasını terk ederek ?olumlu katkı sağlama? politikasını benimsemiştir.

Türk ordusu, içerideki güç dengelerini de etkilemesi mümkün olan hükümetin bu açılımını memnuniyetsizlik ve endişe ile takip etmektedir. Aslına bakılırsa sadece Türk ordusu değil, bölgesel diğer aktörler de Türkiye?nin açılımlarını dikkatle izlemektedir.

Örneğin İsrail, Türkiye?nin şu an Ortadoğu?daki yeni dengeli politikalarından çok da memnun değil. Oysa İsrail, Türkiye?nin Ak Parti öncesi dış politikasından çok memnundu. Her iki devlet arasında Araplara ve Müslümanlara karşı sıkı bir işbirliği söz konusuydu. Amerikan Yeni Muhafazakâr kadroları (Richard Perle, J. Colbert, D. Fees vb.) ile İsrail Likud yetkililerinin ortak çalışmaları ile hazırlanan raporda yer alan ?üçlü ittifak? önerisi de geçmişteki bu yakın iş birliğini tescil etmektedir. Bu raporda İsrail, Türkiye ve Ürdün arasında stratejik bir ortaklık kurularak bölgenin idaresinin bu ittifaka bırakılması önerilmekteydi.

O halde zihinler şöyle bir soru takılabilir: Madem İsrail şu an ki Türk dış politikasından çok memnun değil, o halde Türkiye?ye İsrail- Suriye barış görüşmelerine aracılık etmek gibi büyük bir prestiji niye sağladı?

Bunun en önemli nedeni, sadık müttefiki Suriye ile kokuşmuş Siyonist leşi (tabir başkan Ahmedinecad?a aittir) arasında ki diyalogdan rahatsızlık duyacak olan İran?ın, Türkiye ile olan ilişkilerini bozmaya çalışmaktır.

Üçüncü meseleye yani Batı ile sıkı bir diyalog ve işbirliği meselesine gelince; Türk liderler Washington ve Avrupa ülkelerinin başkentlerine yaptıkları sık ziyaretlerle Batı ile ilişkilerini daha da geliştirmeye çalıştı. Türkiye, Batı ile bütünleşme hedefini bugün de koruyor ve bunu sağlamak için elinden gelen her şeyi yapıyor. Ak Parti hükümeti, Ortadoğu?da ki yeni politikalarının Batıya alternatif değil, Batı politikalarını tamamlayıcı ve eksiklerini giderici nitelikte olduğunu açıklamıştır. Ankara?nın İsrail ile Suriye arasındaki barış görüşmelerinde aracılığa soyunmasını da bu kapsamda değerlendirmek gerekir.

Türkiye?nin bu stratejisi başarılı olacak mı? Bakıp göreceğiz. Fakat şundan kesinlikle eminiz. İsrail onaylamadıkça Washington?un bu yeni yönelimi kabullenmesi mümkün değildir. Fakat biz biliyoruz ki İsrail, Erdoğan Türkiye? sinden yapabileceğinden çok daha fazla şeyler beklemektedir. Bu da Türkiye?nin Arap ve İslam dünyasında oynamak istediği yeni rol hususunda büyük soru işaretleri oluşturmaktadır.



*Mısırlı gazeteci-yazar.


Bu makale Oktay Yılmaz tarafından TİMETURK için tercüme edilmiştir.



SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara