AB'nin geleceğini belirleyebilecek bir referandum
Lizbon Anlaşması, Avrupa Birliği'nin işleyişine dair büyük ve kapsamlı değişikler getiriyor; birliğin karar ve icra mekanizmalarını, ilkelerini, önceliklerini ortaya koyuyor.
Anlaşma ayrıca birliğin bir başkanı ve çok daha yetkili bir dışişleri sorumlusunun olmasını da öngörüyor.
Anlaşmanın hayat geçmesi için tüm üye ülkelerin onayını alması gerekiyor. Lizbon Anlaşması'nı referanduma sunan tek Avrupa Birliği ülkesi İrlanda.
Yaklaşık üç milyon İrlandalı oy kullanma hakkına sahip. Bunlardan kaçının sandık başına gitmeye zahmet edeceği, Lizbon Anlaşması'nın akıbetini belirleyecek.
Geçtiğimiz hafta yapılan bir kamuoyu yoklamasında 'hayır' oylarının arttığı görülmüştü.
'Evet' kampanyası, bu kamuoyu sonuçlarının açıklanmasının ardından ibrenin kendi lehlerine döndüğünü söylüyor. Ancak yarış belli ki çok kıyasıya geçecek.
'Evet' kampanyası bu karmaşık anlaşmayı pazarlayacak açık bir mesaj bulmakta oldukça zorlandı.
'Hayır' cephesi ise bazen olur olmadık iddialarla anlaşmayı hedef aldı. Tüm gözler referandum katılım oranlarında olacak. Yüzde 40'tan düşük bir katılım kuşkusuz anlaşmanın ölümü olur.
Eğer İrlanda'dan 'hayır' oyu çıkarsa, Avrupa Birliği yeni bir krize sürüklenecek. Zira Avrupa Anayasası yedi yıl süren müzakerelerin ardından 2005 yılında Fransa ve Hollanda'da reddedilmiş üzerinde yapılan değişikliklerle Lizbon Anlaşması ortaya çıkmıştı.
Kaynak: BBC