Bülent Şahin Erdeğer/TIMETURK
Güvenlik kaynakları, bugün bir bombanın neden olduğu tahmin edilen patlamanın otobüs terminalinde meydana geldiğini kaydetti. Cezayir'in başkenti Cezayir'in 120 km doğusundaki Bouira'da meydana gelen patlamada en az 20 kişinin öldüğü bildirildi.
Dün de başkent Cezayir şehrinin doğusunda, bir tren istasyonunda meydana gelen patlamada en az 12 kişi hayatını kaybetmişti. Böylece 2 günün bilançosu 22 kişinin ölümü oldu. son saldırılarda ölenlerin arasında 2 Fransız Peki Cezayir'i saran şiddet çemberinin sebebi ne?
GIA kimdir? Amacı nedir?
Cezayir yaşamış olduğu demokratik tecrübede İslami Selamet Cephesi'nin (FIS) seçim zaferinin ardından gelişen 1990-92 arasındaki süreçte ordu, Fransa'nın desteğiyle darbe yapmış ve FIS'i kapatmıştı. FIS'ı ılımlı bulan selefi bir grup ise GIA örgütünü kurdu.
O dönemde, hükümet ile selefi militanlar arasındaki çatışmalarda en az 150 bin kişi hayatını kaybetmişti. selefi gruplara 1999 yılında af önerilmiş, ağır şiddet olayları da sona ermişti.
Avrupa'daki geniş kamuoyu kitleleri ise GIA'nın korkutma eylemlerinden ilk kez 2003 baharında, aralarında 4 İsviçreli'nin de bulunduğu 32 turistin Sahra'da rehin alınmasıyla haberdar oldu.
Fidye ödenerek son bulan çocuk kaçırma olayı, selefi terörizmin pek çok yüzü olduğunu ve bütün dünyanın tanıdığı bir 'marka' olan El Kaide'ye indirgenemeyeceğini daha da çok belirginleştirdi.
Son bir buçuk yılda meydana gelen bir dizi bombalı saldırı, Cezayir'de 1990'larda yaşanan şiddet olaylarının geri dönmekte olduğu korkularının canlanmasına neden olmuştu.
GIA'nın FIS'e yapılan Laik darbeden sonra İslamcıları halk nezdinde gözden düşürmek için cunta tarafından kullanıldığına dair belgeler ortaya çıkmıştı.
Cezayir'de işlenen kitle katliamlarının faillerinden biri olan Silahlı İslami Grup'un (GIA) Cezayir düzenli ordu birlikleriyle 'özel operasyonları' koordine eden askeri yönetim biriminin kontrolünde bir kontrgerilla teşkilatı olduğu anlaşılmıştı. Ordunun GIA ile ortaklaşa yürüttüğü temizlik operasyonları adı altında işlediği kitlesel katliamlar, Cezayir'i ağır can ve mal kaybına uğratmıştı. Bu dönemde devlet başkanı seçilen Abdülaziz Buteflika, iç savaşın sona erdirilmesi konusunda bir barış planı sundu. Ocak 1995'te İslami Refah Partisi, FLN ve İşçi Partisi Roma'da bir araya geldi. Varılan anlaşmada sorunun barışçıl çerçevede çözüme kavuşturulması için demokratik kaidelere riayet edilmesi gereğine dikkat çekildi.
İşte 2008'e bu tarihsel süreç içerisinde ulaşan Cezayir'de 'İslamcı barbarlar' öcüsü GIA eliyle yaşatılıyor. GIA bahanesiyle 'İslami terörizm' argümanı canlı tutularak Cezayir'in mevcut yönetiminin meşruiyeti sağlanmaya çalışılıyor. Bu durum aynı zamanda Avrupa'daki İslamophobia'nın canlı tutulması için de yeterli malzemeyi üretmeye devam ediyor. Amacını Cezayir'de bir şeriat devleti kurmak olarak deklare eden GIA ise 'El-Kaide' çatısının altına sığınarak imajını güçlendirmeye ve sivillere yönelik eylemlerini arttırmaya devam ediyor. Buna karşılık Cezayirdeki İslamcı yapılar ise halkın eğitimi ve ıslahı gibi konulara yoğunlaşarak şiddet seçeneğini olumsuzluyorlar.
İlgili haber:
Cezayir'de saldırı: 12 ölü