Anayasa Mahkemesi, başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılmasına ilişkin Anayasa değişikliğinin 'iptali veya yok hükmünde kabul edilmesi ve yürürlüğünün durdurulması' istemiyle açılan davayı karara bağladı.
Anayasa Mahkemesi bugünkü gündem toplantısında ilk olarak çeşitli mahkemelerden gelen 7 başvurunun ilk incelemesini yaptı. Daha sonra başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılmasına ilişkin Anayasa değişikliğinin 'iptali veya yok hükmünde kabul edilmesi ve yürürlüğünün durdurulması' istemiyle açılan davayı görüşen Anayasa Mahkemesi heyeti, değişikliği iptal etti.
Mahkeme?nin düzenlemeyi yok hükmünde sayması için TBMM?nin yetkisini aşarak anayasanın değiştirilmesi dahi teklif edilemeyecek laiklik ilkesini değiştirmeye yönelik bir işlem yaptığına hükmetti.
Mahkemeden yapılan açıklama şöyle; ?5735 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası?nın bazı maddelerinde değişiklik yapılmasına dair kanunun birinci ve ikinci maddeleri, Anayasa?nın 2, 4, ve 148?inci maddeleri gözetilerek iptal edilmiştir ayrıca yürürlüğü de durdurulmuştur.?
Bu kararın, AK Parti hakkında açılan kapatma davasını büyük ölçüde etkilemesi bekleniyor.
2'ye karşı 9 üyenin oyuyla
Anayasa Mahkemesi'nin, başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılmasına ilişkin Anayasa değişikliğini 2'ye karşı 9 üyenin oyuyla iptal ettiği öğrenildi.
Anayasa'nın 149'uncu maddesinin birinci fıkrası Anayasa değişikliklerinin iptaline karar verilebilmesi için beşte üç oy çokluğu aranacağını öngörüyor. Bu nitelikli çoğunluk anlamına geliyor ve iptal kararı verilebilmesi için en az 7 üyenin oyu gerekiyor.
Alınan bilgiye göre, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararını 2'ye karşı 9 üyenin oyuyla verdiği öğrenildi.
Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği değişiklikle Anayasa'nın, 'Kanun önünde eşitlik' başlıklı 10'uncu maddesinin son fıkrasına, '... ve her türlü kamu hizmetlerinden yararlanılmasında' ibaresi eklenmişti.
Bu değişiklikle madde, 'Devlet organları ve idari makamları, bütün işlemlerinde ve her türlü kamu hizmetlerinden yararlanılmasında kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır' haline gelmişti.
Anayasa'nın, 'Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi' başlıklı 42'nci maddesine ise 'Kanunda açıkça yazılı olmayan herhangi bir sebeple kimse yüksek öğrenim hakkını kullanmaktan mahrum edilemez. Bu hakkın kullanımının sınırları kanunla belirlenir' şeklinde yeni bir fıkra eklenmişti.
KARARIN DETAYLARI
2, 4 VE 148. MADDELER
Anayasa Mahkemesi, başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılmasına ilişkin anayasa değişikliğinin iptal kararını, Anayasa?nın 2. maddesiyle düzenlenen ?Cunhuriyet?in nitelikleri?, 4. maddesinde ?ilk 3 maddenin değiştirilemeyeceği ve değiştirilmesi teklif dahi edilemeyeceği? hükmü ile 148. maddede sıralanan ?Anayasa Mahkemesi?nin görev ve yetkileri? maddelerine dayandırdı.
2. madde: Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.
4. madde: Anayasa?nın 1. maddesindeki Devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile 2. maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3. maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.
148. madde: Anayasa Mahkemesi, kanunların, kanun hükmünde kararnamelerin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün Anayasa?ya şekil ve esas bakımlarından uygunluğunu denetler. Anayasa değişikliklerini ise sadece şekil bakımından inceler ve denetler. Ancak, olağanüstü hallerde, sıkıyönetim ve savaş hallerinde çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerin şekil ve esas bakımından Anayasa?ya aykırılığı iddiasıyla, Anayasa Mahkemesi?nde dava açılamaz. Kanunların şekil bakımından denetlenmesi, son oylamanın, öngörülen çoğunlukla yapılıp yapılmadığı, Anayasa değişikliklerinde ise, teklif ve oylama çoğunluğuna ve ivedilikle görüşülemeyeceği şartına uyulup uyulmadığı hususları ile sınırlıdır. Şekil bakımından denetleme, Cumhurbaşkanınca veya Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin beşte biri tarafından istenebilir. Kanunun yayımlandığı tarihten itibaren on gün geçtikten sonra, şekil bozukluğuna dayalı iptal davası açılamaz, defi yoluyla da ileri sürülemez.
Anayasa Mahkemesi Cumhurbaşkanını, Bakanlar Kurulu üyelerini, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkan ve üyelerini, Başsavcılarını, Cumhuriyet Başsavcıvekilini, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ve Sayıştay Başkan ve üyelerini görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan sıfatıyla yargılar. Yüce Divanda, savcılık görevini Cumhuriyet Başsavcısı veya Cumhuriyet Başsavcıvekili yapar.
Yüce Divan kararları kesindir.
Anayasa Mahkemesi, Anayasa ile verilen diğer görevleri de yerine getirir.
EN AZ 7 OY GEREKİYOR
Anayasa Mahkemesi?nin yazılı açıklamasında iptal kararının kaç üyenin oyuyla alındığına yer verilmedi. Ancak Anayasa?nın 149. maddesinin birinci fıkrası anayasa değişikliklerinin iptaline karar verilebilmesi için beşte üç oy çokluğu aranacağını öngörüyor. Bu da en az 7 üyenin iptal yönünde oy kullanmasını gerektiriyor.
Alınan bilgilere göre, türban düzenlemesi 2 ret oyuna karşı, 9 oyla iptal edildi.
TÜRBAN DÜZENLEMESİ 2 MADDEDE YAPILMIŞTI
Anayasa Mahkemesi?nin iptal ettiği değişiklikle Anayasa?nın, ?Kanun önünde eşitlik? başlıklı 10. maddesinin son fıkrasına, ?... ve her türlü kamu hizmetlerinden yararlanılmasında? ibaresi eklenmişti. Bu değişiklikle madde, ?Devlet organları ve idari makamları, bütün işlemlerinde ve her türlü kamu hizmetlerinden yararlanılmasında kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır? haline gelmişti.
Anayasa?nın, ?Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi? başlıklı 42. maddesine ise ?Kanunda açıkça yazılı olmayan herhangi bir sebeple kimse yüksek öğrenim hakkını kullanmaktan mahrum edilemez. Bu hakkın kullanımının sınırları kanunla belirlenir? şeklinde yeni bir fıkra eklenmişti.
Kanunların şekil bakımından denetlenmesi, son oylamanın, öngörülen çoğunlukla yapılıp yapılmadığı, Anayasa değişikliklerinde ise, teklif ve oylama çoğunluğuna ve ivedilikle görüşülemeyeceği şartına uyulup uyulmadığı hususları ile sınırlıdır. Şekil bakımından denetleme, Cumhurbaşkanı'nca veya Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin beşte biri tarafından istenebilir. Kanunun yayımlandığı tarihten itibaren on gün geçtikten sonra, şekil bozukluğuna dayalı iptal davası açılamaz, defi yoluyla da ileri sürülemez.
Anayasa Mahkemesi Cumhurbaşkanını, Bakanlar Kurulu üyelerini, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkan ve üyelerini, Başsavcılarını, Cumhuriyet Başsavcıvekilini, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ve Sayıştay Başkan ve üyelerini görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan sıfatıyla yargılar. Yüce Divan'da, savcılık görevini Cumhuriyet Başsavcısı veya Cumhuriyet Başsavcıvekili yapar. Yüce Divan kararları kesindir.
Anayasa Mahkemesi, Anayasa ile verilen diğer görevleri de yerine getirir.'
TBMM Genel Kurulu'nda, 9 Şubat 2008'de, türbanın yükseköğretimde serbest bırakılmasını öngören Anayasa değişikliği teklifinin tümü 103 ret oyuna karşılık, 411 oyla kabul edilmişti.
KARARA TEPKİLER
BAYKAL: ?KARARIN SİYASİ SONUÇLARI VAR?
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal kararın hukuki bakımdan çok önemli olduğun belirterek ?Karar, Anayasa?nın değiştirilemez maddelerine yönelik anayasa değişikliklerinin Anayasa Mahkemesi?nin yetki ve görevi içinde değenlendirilebileceği anlaşyışını yansıtıyor. Anayasa Mahkemesi?nin bu yürütmeyi durdurma ve iptal kararı düzenlemenin içerik açısından da değerlendirildiğini gösteriyor.
Önemli bir hukuki içtihat ortaya konulmuştur. Keşke bu noktaya gelip dayanmasaydı. Biz değişiklik süreci başladığında da ortaya koymuştuk. Gerginlik ve kutuplaşma ortaya çıkmıştı. Başbakan?ın ?Türban siyasi simge olsa ne çıkar anlayışı? sonrası konu buralara geldi. Böyle bir noktaya gelmemeliydi. Artık bundan sonra anayasayı zorlayan bir iktadar anlayışı söz konusu olamaz.? dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen de Anayasa mahkemesinin kararını memnuniyetle karşıladıklarını söyledi. NTV canlı Yayınına katılan Öymen şöyle konuştu: ?Bizim yaptığımız başvurunun Anayasa Mahkemesi?nce uygun görüldüğü anlaşılıyor. Hükümetin öncülüğünde yapılan Anayasa değişikliklerinin anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek maddeleri de dahil olmak üzere bazı önemli maddelerin aykırı olduğu tespit ediliyor.
Bu son derece önemlidir. Çünkü bazıları Anayasa Mahkemesinin sadece şekil yöntemleri açısından anayasa değişikliklerini inceleyebileceğini söylüyordu. Şimdi Anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek maddeleri söz konusu olduğunda Anayasa Mahkemesi?nin bu Anayasa değişiklikleri konusunda da karar verebileceği şekilde ortaya çıkmış oldu. Bunu çok önemli bir gelişme olarak buluyoruz. Türk anayasa hukuku açısından son derece önemlidir. Uzunca bir zamandan beri sürdürüle gelen tartışmaları sona erdirecek bir karardır. Ümit ediyorum ki bir kere daha bundan sonra hiç kimse Anayasayı değiştirerek daha önceki anayasa mahkemesi kararlarını geçersiz kılmaya teşebbüs etmeyecektir. Bu tartışmada burada bitecektir çünkü Anayasa Mahkemesi?nin kararları kesindir.?
DSP: HAKLILIĞIMIZ ORTAYA ÇIKTI
DSP lideri Zeki Sezer, türban düzenlemesinin iptaliyle ilgili ??Anayasa Mahkemesinin kararı, o girişimimizin haklılığını ortaya çıkarmıştır? diye konuştu.
Sezer, şöyle konuştu: ?Anayasa Mahkemesinin kararı, o girişimimizin haklılığını ortaya çıkarmıştır. Türkiye gereksiz yere gerilmiş, kutuplaştırılmış oldu. Türkiye?de önemli sorunlar varken ülkeyi böyle bir kutuplaşma noktasına getirmenin bedelini hükümet de bu kutuplaşmadan medet uman diğer kesimler de ödeyecektir. Türkiye zaman kaybediyor, bunu içimize sindiremiyoruz. Bizim girişimimiz karşılık bulabilseydi bugün yaşananlar olmayacaktı. Türkiye?nin sorunlarına çözüm için birlikte adım atma imkanımız olacaktı. Türkiye?nin, coğrafyasının da koşulları nedeniyle demokrasiyi sağlıklı işletebilmek için laikliği gözünün içi gibi koruması gerekir. Başbakan, laikliğin savunucusu olduğunu söylüyordu. Ancak uygulamaları bunu ortaya koymuyordu. Umarım bundan sonra aklıselim hakim olur.?
MHP: ?KARARA KATILMIYORUZ?
MHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Bal, Anayasa Mahkemesi'nin türban düzenlemesi ile ilgili kararına saygı duyduklarını, ancak karara katılmadıklarını söyledi.
Bal, Anayasa Mahkemesi?nin türbanla ilgili anayasa değişikliği konusunda verdiği karar konusunda ?Anayasa Mahkemesi?nin verdiği karara herkes saygı duymak zorunda. Ancak karara biz iştirak edemiyoruz? değerlendirmesinde bulundu.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Bal, Meclis kulisinde, gazetecilerin Anayasa Mahkemesi kararına ilişkin sorularını yanıtladı. Anayasa Mahkemesi?nin kararına herkesin saygı duymak zorunda olduğunu belirten Bal ?Ama biz karara katılmıyoruz. Anayasa?nın 2?nci maddesi, Cumhuriyetin temel nitelikleri ile ilgili bir madde. Oysa değiştirilen anayasanın 10?ncu maddesi vatandaşların devlet hizmetlerinden yararlanmasıyla ilgili eşitliğe ve ayrımcılık yapılmamasına vurgu yapan bir düzenleme. Bu düzenlemenin cumhuriyetin temel nitelikleri ile ilgisi yok. 42?nci madde de anayasanın temel mantığına göre, Yüksek öğrenim hakkından yararlanmanın ancak kanunla engellenebileceğini öngörüyor. Bunun da cumhuriyetin temel nitelikleri ile bir ilgisi yok. Biz bundan dolayı Anayasa Mahkemesi?nin kararına iştirak edemiyoruz? diye konuştu.
Bal, ?türban kararının AKP hakkındaki kapatma kararını etkisinin olup olmayacağı?na yönelik bir soruya ise ?onu bilemeyiz? karşılığını verdi.
GÜL: ?HUKUKİ BİR SÜREÇ?
Japonya'da bulanan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Anayasa Mahkemesinin kararını değerlendirdi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Anayasa Mahkemesinin, başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılmasına ilişkin anayasa değişikliğini iptal etmesi ve yürürlüğünü durdurmasıyla ilgili, ''Bu hukuki bir süreçtir, buna bir şey ilave etmek istemiyorum'' dedi.