Oğuz Eser / TIMETURK
?İnançları ne olursa olsun biz fiziğe inananların Tanrı?sı evrensel düzendir?. Bu sözler, Kuantum?un olasılık yaklaşımına ?Tanrı zar atmaz? diye karşı çıkan Albert Einstein?a ait. Einstein?ın ölümü üzerinden yarım asırdan fazla zaman geçse de fizikçiler, Stephen Hawking?in ?Tanrı?nın zihni? diye tanımladığı ?Her şeyin Teorisi?nin peşini bırakmadı.
Haziran?da CERN?de başlayacak ATLAS deneyi, parçacık fiziğinin gizemli Higgs Bozonunu arayacak. Bu parçacığa ?Tanrı?nın parçacığı? adı verilmesinin nedeni evrenin nasıl ?var oluş? durumuna geçtiğini, nasıl çalıştığını ve o ?ilk madde?yi anlaşılmasına yardımcı olacağının düşünülmesi.
Higgs Bozonu
ATLAS Deneyi, bir bakıma, Standart Parçacık Kuramı için ?Tamam mı? Devam mı?? anlamına geliyor. Bu kuram, evrendeki var olan 4 ana kuvveti (güçlü nükleer, elektro zayıf, elektromanyetizma ve kütle çekim) ve aralarındaki ilişkileri açıklamaya çalışıyor. ATLAS Deneyi, bu kuvvetten en az anlaşılan olan kütle çekim kuvveti ilgili birçok soruya cevap verebileceği düşünülüyor.
Standart Parçacık Kuramı?na göre, 16 temel parçacık var. Protonun kütlesinin 100-200 katı daha fazla ağır olan Higgs Bozonu?nun keşfi, bu kuramın son eksik parçasını tamamlayacak. ?Bir nesnenin kütlesi ne kadar çoksa, çekimi de o kadar çok olur? ile özetlenebilecek kütle çekim kuvveti, Standart Model?de tam olarak açıklanamıyor. Çünkü evrendeki madde miktarını açıklamada yetersiz kalıyor. Eğer bu Higgs Bozonu bulunamazsa, Standart Model matematiksel olarak anlamsız hale gelecek ve Süper Simetri gibi kuramlar öne çıkacak.