Haber Merkezi / TİMETURK
Arap ülkelerindeki ihtilaflı gruplar arasındaki görüşmelere ev sahipliği yapmasıyla tanınan Katar?ın başkenti Doha?nın (Devha), son olarak Lübnan?da birbirleriyle ihtilaflı olan grupları görüşmelere davet etmesi, bu şehri Arap ülkelerinin ?Barış Başkenti? konumuna getirdi.
Bu konuda birçok diplomatik başarıya imza atan Katar, sık sık Arap devletleri arasında arabuluculuğu da soyunuyor. Bu nedenle gözlemciler Doha?ya Arapların barış başkenti adını uygun görüyorlar.
Diplomatların bir kısmı Doha?ya bu sıfatı uygun görürken, bazı gözlemci ve diplomatlar da Katar?ın bu diplomatik çabalardan elde ettiği avantajları sorguluyor.
Bu çerçevede Doha?da, Lübnan?daki muhalefet ile iktidar arasında da görüşmeler yapılıyor. Katarlı siyaset bilimci Fahd bin Abdurrahman el-Sani, Katar Emiri Hamd Bin Halife el-Sani?nin görüşmeler sırasında yaptığı konuşmanın gizli olduğunu belirtti.
Katar Emiri, burada yaptığı konuşmada, Katar?ın, haddini bilen bir devlet olduğunu belirterek, ?Katar, gücünün üstünde bir role kalkışacak değildir. Ancak, herkes için faydalı bir diyalog kapısının açılabilmesi için, kendi ülkesinin iyi niyetlerin buluştuğu bir yer olmayı hedeflediğini? söylüyor.
Abdurrahman el-Sani yaptığı açıklamada, şunları söyledi; ?Katar gibi küçük bir devletin uluslararası siyasette söz sahibi olması gerçekten kolay değil. Bilindiği gibi uluslararası diplomasideki oyunları büyük devletler, çoğu zaman ya uluslar arası örgütlere ya da küçük devletlere bırakırlar. Bu noktada en çarpıcı örnek Oslo Anlaşması?dır. Bu anlaşma Norveçlilerin başrol oynadığı bir anlaşma olmuştur.?
Katarlı uzman, dünyada meydana gelen en önemli görüşmelerin Washington, Moskova, Paris ya da Pekin?de değil, Cenevre ve Zürih gibi kentlerde imzalandığını kaydederek, ?Lübnan?daki barış anlaşmasının Katar?da imzalanmasının ne gibi bir mahsuru olabilir??? diye sordu.
Katarlı uzman, uluslararası diplomaside küçük devletlerin ya da uluslararası kurumların tercih edilmesinin nedeninin, bu devletlerin taraf tutma olasılığının oldukça düşük olması olduğunu belirtiyor.
Uzman, Katar?ın ülke olarak gerek bölgesel bazda, gerekse Arap ülkeleri arasındaki barış görüşmelerinde sürekli ev sahipliğine soyunmasını ise, Katar?ın uluslararası ve bölgesel ölçekte önemli düşmanlıklar içerisinde olmamasına bağlıyor.
Başarılı Aracı
İsmini vermek istemeyen, birçok Arap ve Avrupa başkentinde diplomat olarak çalışmış üst düzey bir Katarlı yetkili ise, bir ülkenin arabuluculuk rolünde başarılı olabilmesi için dengeli ilişkilere sahip olması ve tarafların güvenini kazanmış olması gerektiğini kaydederek, Katar?ın bu güvene sahip olduğuna işaret ediyor.
Katarlı diplomat sözlerini şöyle sürdürüyor: ?Katar, Arap Birliği ailesinin bir ferdi olması hasebiyle Araplarla iyi ilişkilere sahip. Aşnı şekilde coğrafi ilişkileri nedeniyle Asya ülkeleriyle de benzeri iyi ilişkileri sürdürüyor. Japonya, Çin, Hindistan, Güney Kore gibi ülkelerle de sahip olduğu iktisadi ilişkiler nedeniyle iyi ilişkileri mevcut.
Katarlı diplomat, ?Siyaset ve ekonomi birbirlerinden ayrılmaz kardeşler. Katar?ın içerisinde bulunduğu ekonomik bolluk, iktisadi açıdan zor durumda bulunan Arap ve İslam ülkelerine yardım etmesine imkân tanıyor. Bu da Katar?a olan sempatiyi artıran bir unsur.?
Katar ve Lübnan
Katar ve Lübnan arasında ki ilişki ise öncelikle ikisinin de Arap ülkesi olmasından kaynaklanıyor. Bunun dışında ilişkilerin resmi boyutunun dışında gayr-ı resmi boyutu da önem arz ediyor. Birçok Katarlı ailenin Lübnan?da yazlığı bulunduğu gibi Katarlı zengin aileler tatillerini geçirmek üzere Lübnan?ı ve Lübnan?ın tabiat güzelliklerine sahip sahil kesimlerini tercih ediyor.
Bunun dışında Katar, 2006 yılında meydana gelen Temmuz savaşında İsrail saldırılarından dolayı evleri yıkılan Lübnanlılara büyük miktarda yardımlarda bulunmuş. Bu da Katar?la Lübnan arasındaki ilişkilerin güven temelinde olmasını sağlayan faktörlerden biri.
Başka bir unsura da değinmek gerekirse Lübnan?daki anlaşmazlığın taraflarından olan birçok isim Katar?a gitmiş ve orada resmi ya da gayr-ı resmi temaslarda bulunmuşlar.
Bu isimlerin başında Lübnan Parlamentosu Başkanı Nebih Berri, Maruni Kilisesi?nin başı Hatrik Nasrullah Safir, Lübnan müftüsü Muhammet Reşid Kabbani, Cemaati İslami?nin Lideri Şeyh Faysal Mevlevi, Lübnan Başbakanı Fuad Sinyora ve eski devlet başkanı Emin Cümeyl geliyor. Katar ayrıca Suriye ve Hizbullah?la da iyi ilişkiler içerisinde olması hasebiyle Lübnan?daki Şiilerin de güvenini kazanmış durumda.
Katar?ın Şu ana kadar ki en önemli arabuluculukları
Son dönemlerde Doha?nın soyunduğu arabuluculuklar şunlar:
- Yemen?deki Sade kentinde Şii Husi cemaatiyle hükümet arasındaki çatışmaların sonlandırılması konusunda yaptığı arabuluculuk..
- El-Fetih?le Hamas arasındaki ilişkilerin düzeltilmesi noktasında yapılan girişimler
- İsrail?le Filistin yönetimi arasında yapılan ateşkeslere arabuluculuk etmek.
- Hamas liderlerinin Ürdün?den 1999 yılında kovulmasının ardından Hamas liderlerini ülkede ağırlayan Katar emirinin Ürdün?le Hamas arasındaki anlaşmazlığa arabuluculuk yapması.
- 2000 yılında İran?la BAE arasındaki Büyük ve Küçük Tomb adaları krizinde arabuluculuk etmesi.
- Katar, Sudan?da Güney?deki isyancılarla hükümet arasındaki görüşmelerin yanı sıra bir süre önce yolları ayrılan Hasan Turabi ile Ömer el-Beşir hükümeti arasındaki görüşmelere de ev sahipliği yaptı.
- Son olarak Eritre ile Habeşistan arasındaki arabuluculuğun yanı sıra Somali?de çatışan taraflar arasında başta İslami Mahkemeler Birliği ile Somali?deki Etiyopya hükümeti arasındaki arabuluculuklar.