Kurtlar Vadisi dizisinde, Oktay Kaynarca'nın sesinden dinlediğimiz, Hekimoğlu ve meşhur 'aynalı martini'sinin türküsünü bilirsiniz. 'Hekimoğlu derler benim aslıma, aynalı martin yaptırdım da narinim kendi neslime' diye devam eden türkü, 1900'lü yıllarda yaşayan ve adına türkü yakılacak kadar halkın hafızasında yer eden Hekimoğlu'nun hikayesini anlatıyor. Yeni Şafak Pazar'da yeralan habere göre, halk arasında Hekimoğlu acıklı bir aşkla birlikte anılıyor. Değirmeninde çalıştığı ağanın güzel kızı Fadime'ye aşık olan Hekimoğlu, Fadime'nin nişanlısı olarak bilinen Seyyid Ağa'nın düşmanlığını kazanır. Çıkan arbedede Seyyid Ağa'nın yeğenini öldüren Hekimoğlu, dağa çıkar.
Hikayenin sonrasını Arşiv Uzmanı Sabri Bacacı'nın Osmanlı Devlet Arşivleri'nde yaptığı çalışmalarla hazırladığı 'Tarihin Bir Döneminde Ünye ve Çevresinde Yaşanan Olaylar' adlı kitabındaki belgelerden okuyoruz.
Hekimoğlu'nun devletten af talepleri, Hekimoğlu'nun ele geçirilişi, halkın bu olaylar karşısındaki tutumunu bu belgelerden takip etmemiz mümkün. 18 Kasım 1909 tarihli belgeye göre Hekimoğlu'nun şahsi hukuku baki kalmak üzere hükümete teslim olmak istediği, ancak bu isteğinin maslahaten uygun olamayacağı bildirilmiş. 15 Mayıs 1910 tarihli belgeden Hekimoğlu'nun affının kötü örnek teşkil edeceği düşüncesiyle af talebinin kabul edilmediğini öğreniyoruz. 27 Nisan 1913 tarihli belge ise Hekimoğlu ve avanesinin, üç gün önce hanesine gelip gizlenmekte olduğunun haberinin alınması üzerine evin abluka altına alındığı ve sekiz saat süren çatışma sonucu Hekimoğlu ve bir adamının [Alanlı Mehmet] ölü olarak ele geçirildiği haber veriliyor.
Kitapta, Hekimoğlu İbrahim'le ilgili belgelerin yanında yöredeki Ermeni çete faaliyetleri ve diğer bir takım asayişi bozucu olayların rapor veya yazışmaları da yer alıyor. Kitapta, okuyucunun metni anlayabilmesi için her belgenin üst tarafına konunun özeti çıkarılmış ve yorumsuz olarak sunulmuş.