Sabancı ve Bilkent Üniversiteleri tarafından düzenlenen 'MBA Forum 2008' toplantısına katılmak üzere Antalya?ya gelen Garanti Bankası Genel Müdürü Ergün Özen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bankasının hedefleri ve ülke ekonomisi hakkında bilgi verdi.
Türkiye?de yapısal reformlar sayesinde siyasetle ekonominin ayrılmaya başladığını düşündüğünü, ama bunun tam olgunluğa gelmediğini belirten Özen, şöyle konuştu: 'Reformlar sayesinde ekonomi ile siyaset bir parça ayrılmıştır. Ama tabii ki tam bir olgunluğa gelmemiştir. Ama yurt dışında çok önemli bir kriz yaşanırken, ülkemizde, bizim içimizde bazı çalkantılar varken, ülke ekonomisinin hala yüzde 4 büyüyebilmesi ve enflasyonun yüzde 10
seviyelerinde kalabilmesi, doların 1,70?lere fırlayamaması, bize şunu gösteriyor ki, hakikaten yapılan reformlar siyasetle ekonomiyi birbirinden ayırmış.' Yapısal reformların IMF ortamında sağlandığının çok açık olduğunu ifade eden Özen, şöyle devam etti: 'Artık IMF?siz de reformlara devam edebileceğimizi gösterebilmemiz lazım. Kurumlarımızın IMF?siz de inandırıcı hale gelmesi lazım. Ama bu olgunlukta değiliz.'
Reform sürecinin devam etmesi halinde kriz beklentisi içerisinde olmadığını vurgulayan Özen, reformların devam edebilmesi için de siyasi ve ekonomik istikrar gerektiğine işaret etti. Türkiye?nin artık IMF?siz de krizleri yönetebilme başarısını yakalaması gerektiğini anlatan Özen, 'Türkiye yola IMF?siz devam edebilir mi?' sorusuna şu yanıtı verdi:
'Ben öyle bir izlenim yaratmak istemem. Ama Sayın Mehmet Şimşek?in açıklamasına, hükümete ve piyasaya baktığımız zaman IMF ile stand-by anlaşması yapılmayacak gibi geliyor. Dolayısıyla IMF?siz ortamda kendi
kurumlarımızın çok daha iyi performe edilmesi lazım. Kurumlarımızın riski çok iyi yönetebilir halde olmaları lazım. Parasal olarak bir IMF anlaşmasına gerek olmadığına inanıyorum. Artık Türkiye?nin IMF ile stand-by anlaşması yaparak 15-20 milyar dolar almasına gerek olmadığını düşünüyorum. Ama cari işlemlerin etrafında örülmüş bir programın IMF ile birlikte önümüzdeki 5 yıl içinde yapılmasında hiç bir sakınca yoktur.'
3 BİN KİŞİ İSTİHDAM EDİLECEK
Garanti Bankası?nın hedeflerinin yılın ilk üç aylık döneminde çok iyi gerçekleştiğini vurgulayan Özen, 'Türk lirası kredilerinde yüzde 30, dövize endeksli kredilerde yüzde 25 büyüme hedefi koyduk. Bunları yapabileceğimizi ortaya koyduk. Ama hakikaten istikrarın gerek ekonomide gerek siyasette devam etmesi gerekiyor' dedi.
Garanti Bankası?nın aktif büyümesini devam ettirdiğini anlatan Özen, yıl sonuna kadar 100 yeni şubeyi hizmete açacaklarını bildirdi. Özen, şöyle devam etti: 'Aktif büyümeye devam ediyoruz. Garanti Bankası 100 yeni şube açacak, 3 bin kişiyi istihdam edecek. Şube açmaya devam ediyoruz. Şube sayısı 150?ye kadar gidebilir. Aktiflerimizin de yüzde 20 büyümesini hedefliyoruz. Romanya?da bankacılık sektöründe biz de varız. Ama orada bankacı bulmakta çok zorlanıyoruz. Türkiye?de bankacılar yetişiyor. Türkiye?de inanılmaz insan kaynağı var. Kriz öncesindeki sayıyı daha
yeni yakalarız. Kriz öncesi bankacılıkta kaç kişi çalışıyorsa o sayılara daha yeni geliyoruz.'
BASEL II KOBİ?LER İÇİN FIRSAT
Basel II?nin kısmi olarak uygulanmaya başlandığını ama 2009 yılından itibaren bunun etkilerinin daha fazla görüleceğini dile getiren Özen, sözlerini şöyle tamamladı: 'Basel II, hiç bir zaman tehdit değildir. Basel II fırsattır.
KOBİ?lerimizin daha şeffaflaştırabilmesi için, bankacılık sektörünün KOBİ?lere daha fazla kredi aktarabilmesi için ve Türkiye ekonomisinde daha çok önemli rol oynayabilmeleri için KOBİ?lerin BASEL II inanılmaz bir fırsattır. Doğru fırsattır.'
AA