Kuraklık, Güneydoğu'da göçe zorluyor

Bölgenin en çok yağış alan Karacadağ bölgesinde de etkili olan kuraklık nedeniyle tek geçim kaynağı hayvancılık olan köylüler doğudaki yaylalara gitmeye hazırlanıyor.

Her yıl binlerce büyük ve küçük baş hayvanın yaylalara getirildiği Karacadağ'ın yamacında yer alan ve kuraklığın en çok hissedildiği 4 bin nüfuslu Alatosun beldesinde de hayvancılıkla geçinen aileler otlatamadıkları hayvanlarını satmak istiyor.

Alatosun beldesinde hayvancılıkla geçimini sağlayan Seydo Karacadağ, AA muhabirine, ilk kez böyle bir kuraklık yaşadıklarını söyledi.

Karacadağ, ''Kuraklık nedeni ile Erzurum'un Hınıs ilçesine göç etmek için yer bakmaya gittim. Hayvanlarımızı halen samanla besliyoruz. Kuraklıkla beraber saman fiyatları da arttı. Geçen yıl kilosu 14 YKr olan saman bu yıl 45 YKr'den satılıyor. Devletin diğer sektörler için uyguladığı desteği hayvancılık içinde uygulamasını bekliyoruz'' dedi.

Hayvancılıkla uğraşan İdris Gümüş de sonbahar ve kış mevsiminde hiç yağış olmadığını söyledi.

Karacadağ bölgesinde her yıl 2-3 metre kar yağdığını ifade eden Gümüş, bu yıl yağış olmadığı için hayvanları otlatacak ot bulamadıklarını bildirdi.

Binlerce büyük ve küçük baş hayvanın otlatıldığı Karacadağ'da hayvanların aç kaldığını belirten Gümüş, şöyle dedi:

''Alatosun beldesinde yaklaşık 5 bin büyük baş 20 bin de küçük baş hayvan vardı. Kuraklık nedeni ile otlatamadığımız hayvanlarımızı satma noktasına geldik. Ancak alan da yok. Açlıktan ölmemek için göç etmeyi düşünüyoruz. Bu yıl ot, buğday, arpa, saman yok. Bu hayvanlarımızı kurtarabilmek için Tarım ve Köyişleri Bakanımızın destek vermesini bekliyoruz.''

Reşat Karacadağ da bölgede günde 3 ton süt toplanması gerekirken şimdi topladıkları sütün 500 kiloyu geçmediğini söyledi.

Mandıracılara borçlandıklarını ifade eden Karacadağ, şöyle dedi:

''Sezon başında mandıracılarla günlük 100 kilogram süt karşılığı anlaşarak peşin para almıştım. Ancak kuraklık nedeni ile verimde düştü. Mandıracılara günlük 15 kilogram süt verebiliyorum. Ot kalmayınca hayvancılık da öldü.

Diyarbakır'ın et ve süt ihtiyacı Karacadağ'dan karşılanıyordu. Mandıralar buradan süt alıyordu. Kuraklık et ve süt ürünlerini de etkiledi. Batıya göç etmek zorundayız.''