Askersiz resepsiyonda liderler neler konuştu

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ve Kuvvet Komutanlarının katılmadığı, TBMM Başkanı Köksal Toptan tarafından verilen 23 Nisan akşam resepsiyonu devam ediyor. Başbakan Erdoğan gazetecilerle sohbeti sırasında kapatma davasına ilişkin yol haritasını belirlemeden önce bütün AKP milletvekillerini dinleyeceklerini söyledi.

TBMM Başkanı Köksal Toptan, Meclisin açılışının 88. yıldönümü ile 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla resepsiyon verdi.

TBMM Tören Salonundaki resepsiyona, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, CHP Grup Başkanvekilleri, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu, Sayıştay Başkanı Mehmet Damar, bakanlar, bürokratlar, yabancı misyon şefleri, bazı sivil toplum örgütü temsilcileri ile milletvekilleri katıldı. Resepsiyonda, bin 700 kişiye zengin bir menü sunuldu.

Eşi Saime Toptan ile birlikte, konuklarını salonun girişinde karşılayan Toptan, tebrikleri kabul etti. Toptan, Cumhurbaşkanı Gül'ü kapıda karşıladı. Toptan, Gül ile salonda başta Başbakan Erdoğan olmak üzere bazı konuklarla sohbet etti.

Toptan, bir gazetecinin ''politik tartışmalar çok gergin, nasıl yumuşayacak?'' sorusu üzerine, ''Yumuşuyor, yumuşuyor. Önemli olan tartışabiliyor olmamız...'' dedi.

TBMM Genel Kurulunun 23 Nisan özel oturumundaki konuşmaları nasıl bulduğunun sorulması üzerine Toptan, ''Onu liderlere sorun' dedi. Gazetecilerin, ''Liderlere sorduk, söylediler'' demesi üzerine Toptan, ''Bana da benim konuşmamı sorun söyleyeyim; Çok güzel bir konuşma yaptım'' diye karşılık verdi.

Genel Kurulda kullanılan Jammer cihazıyla ilgili olarak milletvekillerinin bazı tereddütleri olduğunu anlatan Toptan, bunu gidermek amacıyla yeni bir teknolojiden yararlanıldığını kaydetti. Genel Kurulda frekans ve sinyal karıştırıcı Jammer cihazı yerine, radyasyon yaymayan yeni bir sistemin 15-20 günden beri kullanıldığını belirten Toptan, bununla ilgili olumlu tepkiler aldıklarını ve uygulamanın süreceğini söyledi.

Toptan, Yargıtay Başkanı Gerçeker, Danıştay Başkanı Çörtoğlu ve Yargıtay Başkanvekili Osman Şirin ile sohbet ederken, halen Kültür ve Turizm Bakanlığına ait olan birinci meclis binasını çok beğendiğini söyledi. TBMM olarak binayı almak istediklerini belirten Toptan, ''Ne amaçla almak istiyorsunuz?'' sorusuna, ''Bize daha çok yakışacağını düşünüyorum'' dedi.

Eski Milli Eğitim Bakanlarından Mustafa Necati'nin evinin TBMM'ye verildiğini hatırlatan Toptan, ne zaman aldıklarının sorulması üzerine, ''Ertuğrul (Günay) bakan olunca, aldık orayı. 'Beni kurtar' dedi, ben de bayıldım tabii... Hemen aldık'' karşılığını verdi.

Mustafa Necati'nin önemli bir kişilik olduğunu kaydeden Toptan, ''Harf devrimini yapan o, Talim Terbiye Kurulunu kuran o, Milli Eğitim Bakanlığının teşkilat yasasını çıkaran o... Cephede savaşmış ve aynı zamanda gazetecilik yapmış. Böyle bir şey olamaz yeryüzünde. Ben kendime bakıyorum, Onun yaşadığından neredeyse bir kat daha çok yaşamışım. Ama onun yaptıklarını, o hayata sığdırmak zor...'' dedi.

Toptan, kendisini izleyen Parlamento muhabirlerine, ''Bakın, görüyor musunuz ne gazeteciler var; gazetecilik yapıyor, cephede savaşıyor, bakanlık yapıyor. Siz ne yapıyorsunuz'' demesi, gülüşmeler neden oldu.

AK Parti Manisa Milletvekili ve Eski Meclis Başkanı Bülent Arınç, Toptan ve konukların yanına gelerek Gerçeker'i göreve seçilmesinden ötürü kutladı. Arınç, Gerçeker'e, ''Sıfatımız olmadığı için tebriğe gelemedim'' dedi.

Toptan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve diğer milletvekilleriyle de sohbet etti. TBMM'nin açılışının 88. yılı pastasını kesen Toptan, ilk dilimi eşi Saime Toptan'a ikram etti.

Toptan, daha sonra eşi ve milletvekilleriyle birlikte dışarıya çıkarak, Meclis bahçesinde gerçekleştirilen havai fişek gösterisini izledi.

'YOL HARİTASI AKP MYK'DAN SONRA'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti milletvekilleriyle gruplar halinde yaptığı görüşmelerin tamamlanmasından sonra, AK Parti MYK'da son değerlendirmeyi yapacaklarını belirterek, ''Ona göre de yol haritamızı belirleyeceğiz'' dedi.

Başbakan Erdoğan, TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle Meclis'te verdiği resepsiyona katıldı.

Resepsiyona katılan davetlilerle sohbet eden Başbakan Erdoğan, bir süre Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt ve eşi Ferda Paksüt ile sohbet etti.

Sohbetin bir bölümünde Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçisi Muhammed El Bassam ile konuşurken de Erdoğan'a çeviride Ferda Paksüt yardım etti.

Erdoğan, daha sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve TBMM Başkanı Köksal Toptan ile de bir süre sohbet ederek, konuklarla selamlaştı.

ABD'nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson ile de karşılaşan Başbakan Erdoğan, gazetecilerin ısrarı üzerine, locadaki foto muhabiri ve kameramanlara görüntü verdi.

Erdoğan, CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, ATO Başkanı Sinan Aygün, TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken ve HAK-İŞ Genel Başkanı Salim Uslu ile de sohbet etti.

-''TAMAMINI DİNLEYECEĞİZ''-


Başbakan Erdoğan, resepsiyondan ayrılırken gazetecilerin sorularını yanıtladı.

''Milletvekilleriyle gruplar halinde görüşmesine ve bu görüşmelerde hangi kararların alındığının'' sorulması üzerine, Başbakan Erdoğan şunları söyledi:

''Milletvekili arkadaşlarımın hepsini dinliyorum. şu anda dün akşam 48 arkadaşımla dertleştik. Ama bizim grup 339 kişi. Hepsinin kanaatini alacağız. Bu kanaatleri aldıktan sonra değerlendirmeyi MYK'daki arkadaşlarımla birlikte yapacağız. Ona göre de yol haritamızı belirleyeceğiz.''

Bir gazetecinin, ''Yol haritanız nedir?'' sözleri üzerine de Erdoğan, ''Görüşmeleri yapmadan böyle bir şeyi açıklamak doğru olmaz. O zaman arkadaşlarımla yapacağım toplantının anlamı ortadan kalkar'' dedi.

''Milletvekillerinin taleplerinin hangi yönde olduğu'' sorusuna da Başbakan Erdoğan, ''Arkadaşlar 48 ile olmaz. Tamamını dinlememiz gerekir. Niyetim, önümüzdeki hafta sonuna kadar bitirmek. Belki biraz daha sarkabilir'' diye konuştu.


'ÖĞLE YEMEĞİ GAYET İYİYDİ'
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, bugün Çankaya Köşkü'nde liderlere verdiği öğle yemeğiyle ilgili olarak, ''Gayet iyiydi. Güzel bir toplantı oldu'' dedi.

Gül, TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle TBMM'de verdiği resepsiyona katıldı.

Resepsiyonun yapıldığı Tören Salonunda yaklaşık 15 dakika kalan Cumhurbaşkanı Gül, bazı davetlilerle selamlaştı.

Abdullah Gül, TBMM Başkanı Köksal Toptan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Toptan'ın eşi Saime Toptan ile bir süre sohbet etti.

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gül, bir gazetecinin, ''Resepsiyon salonu çok kalabalık'' sözleri üzerine, ''Normal değil mi? Bugün 23 Nisan'' diye konuştu.

''Muhalefetin resepsiyona gelmemesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bugün Köşk'te de bir arada olamadınız. Köşk toplantısında liderlere bir mesaj verdiniz mi?'' şeklindeki bir soruya ise Cumhurbaşkanı Gül, ''Gayet iyiydi. Güzel bir toplantı oldu'' yanıtını verdi.


'SENDİKALAR FİKRİMİ BİLİYOR'

''Çankaya Köşkü'ndeki toplantıların devam edip etmeyeceğine'' ilişkin bir soruyu da yanıtlayan Cumhurbaşkanı Gül, ''Bakalım, bilemem. Duruma göre'' diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Gül, ''1 Mayısın tatil olmasını ister miydiniz?'' sorusuna, ''Sendikalar biliyor benim ne düşündüğümü'' cevabını verdi.

Bir gazetecinin, ''Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası ile yıpranma hakkımız elimizden alınıyor'' sözleri üzerine ise Gül, ''Ona baktırıyorum, söylediler...'' dedi.

Abdullah Gül, 23 Nisan dolayısıyla koltuğunu devrettiği öğrencinin, gazetecilerin sorularına verdiği yanıtların hatırlatılması üzerine ise ''Evet. bu yaşta böyle olursa...'' diye konuştu.

DTP: DENİZ BAYKAL IRKÇILIK YAPIYOR


DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, ''Biz, bu Meclisin üyeleriyiz. Bizim burada olduğumuzdan dolayı buraya gelmeyenler varsa, bunu onlara sormak lazım'' dedi.

DTP Grup Başkanı Türk ile DTP'li milletvekilleri, TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle verdiği resepsiyonuna katıldı.

Burada gazetecilerin, ''DTP'lilerin resepsiyona katılması nedeniyle askerlerin resepsiyona gelmediği iddialarına'' ilişkin sorularını cevaplandıran Türk, ''Biz bu Meclisin üyeleriyiz. Biz buradayız. Bizim burada olduğumuzdan dolayı buraya gelmeyenler varsa, bunu onlara sormak lazım'' diye konuştu.

Ahmet Türk, daha önce kendilerine yönelik ''ayrımcılık yapıldığını'' söylemesi üzerine dava açıldığını belirterek, konuyla ilgili başka değerlendirmede bulunmayacağını söyledi.

Türk, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın Genel Kuruldaki konuşmalarına ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine de ''Günün anlamıyla örtüşmeyen bir konuşmaydı. Irkçılığı kendi yapıyor. Alt-üst kimliğe bile karşı çıkanlar, ırkçılıkla ilgili değerlendirme yapmamalı. Kendi vatandaşınızın kimliğini inkar ederek, zaten ırkçılığı siz yapıyorsunuz. Konuşmasını seviyesiz buldum. Sanki partisinin kurultayında konuşuyor gibiydi'' yanıtını verdi.

Bu arada, Türk ile DTP'li milletvekilleri, resepsiyonda yanlarına gelen Iraklı diplomat Taban Albazaz ile bir süre Kürtçe sohbet ettiler.

'PİRİNÇ YERİNE BULGUR YİYİN'

Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, bulgurun pirince göre daha besleyici ve sağlıklı olduğunu belirterek, ''Pirinç sorunumuz yok, ancak bulgur yemeye devam edin'' dedi.

Eker, TBMM'nin açılışının 88. yıldönümü nedeniyle verilen resepsiyonunda gazetecilerle pirinç konusunda bir süre sohbet etti.

Sorulara ''Pirincimiz var'' diyerek cevap veren Eker, ''Bizim pirinç sorunumuz yok, dünyada var. Bize bulaştırma gayretleri var'' dedi.

Eker, ''Tavsiyenize uyarak bulgur yemeye devam ediyoruz, ne zaman pirinç yemeye başlayacağız?'' diye soran gazetecilere, bulgur yemeye devam etmeleri tavsiyesinde bulundu.

Bulgurun faydalarını anlatan Eker, ''Bulgur pirinçten daha besleyici. Pirinçte aşırı nişasta var, bulgurda hem protein hem de B grubu vitaminler var. Bulgur, pirince göre çok daha besleyici ve sağlıklıdır. Pirinç sorunumuz yok, ama bulgur yemeye devam edin. Zaten sorun yoktu, yapaydı'' diye konuştu.

Türk beslenme kültürünün, buğdaya dayalı olduğunu söyleyen Eker, kişi başına yılda 12 kilogram buğday, 7 kilogram pirinç, 6 kilogram da makarna tüketildiğini ifade etti.

Mehdi Eker, pirinç fiyatlarındaki artışın ardından ''Yemeseler ne olur'' değil, ''Yemezsek ne olur'' dediğini belirtti.

MHP'nin kendisi hakkında verdiği gensoru önergesinin anımsatılması üzerine Eker, bunun, demokrasinin gereği olduğunu söyledi. Eker, muhalefet partisinin gensoru, soru önergesi vermesinin normal olduğunu kaydetti.

Eker'in gazetecilerle sohbeti sırasında gelen Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün, ATO'da yemeklerde pilav verilmediğini bildirdi.


'MERKEZ BANKASI EKONOMİDEN DE BAĞIMSIZ DEĞİL'

Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, ''Merkez Bankası, bağımsız ama ekonomiden tamamıyla kayıtsız, bağımsız değil. Maalesef enflasyonu da ıskaladı'' dedi.

Çağlayan, TBMM'de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla verilen resepsiyonda gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Ekonomideki son gelişmeleri değerlendiren Çağlayan, esnafın sıkıntısının, belirsizlik ortamı dolayısıyla vatandaşın harcamalarını kısmasından kaynaklandığını söyledi. Çağlayan, ''Vatandaşlar alımlarını erteleyince, esnaf iş yapamaz oldu. Esnaf iş yapmayınca, sanayici, tüccar iş yapamaz oldu'' diye konuştu.

Bakan Çağlayan, piyasada likidite problemi de bulunduğunu ifade ederek, ''Söylemesi ayıp olmasın ama bu Merkez Bankasının işi'' dedi.

''Merkez Bankası, sorumluluk almıyor mu?'' diye sorulması üzerine Zafer Çağlayan, Merkez Bankasıyla ilgili konuştuğunda, gazetecilerin farklı şeyler yazdığını söyledi. Merkez Bankasıyla ilgili yeni bakan olduğu dönemde, ''Büyüme 3.9'a düşmüş. Merkez Bankası böyle bir büyüme rakamını görür, faizlerle ilgili herhalde bir düzenleme yapar'' dediğini belirten Çağlayan, ''Hemen ertesi gün, Merkez Bankasının kahraman 2 tane savunucusu gazeteci kardeşim, 'Siyaset, Merkez Bankasına müdahale ediyor, sipariş veriyor' dediler. Ben, zaten Amerikan Merkez Bankasıyla ilgili konuşuyorum artık. Bizim Merkez Bankasıyla ilgili konuşmuyorum'' diye konuştu.


'MERKEZ BANKASINI BİR KENARA ATIYIM DİYE SÖYLEMİYORUM'


Çağlayan, bir gazetecinin, ''FED ne yapar? Faiz indirir mi?'' esprisi üzerine şöyle konuştu:

''Amerikan Merkez Bankası, piyasadaki gelişmelere, büyüme rakamlarına, istihdam verilerine, dünyaya bakıyor. Ondan sonra faizle ilgili yapacağını yapıyor. Ben, bunu söyledim.

Merkez Bankası, bağımsız ama ekonomiden tamamıyla kayıtsız, bağımsız değil. Maalesef enflasyonu da ıskaladı. Enflasyonda temel öncelik Merkez Bankasının programı ve konusudur. Merkez Bankası, yapar bunu. Yani ben o kurumu bir kenara atıyım diye söylemiyorum. Merkez Bankasının, piyasaları regüle etmesi lazım. Likidite bol olacak ki insanlar alışveriş yapsınlar, ödemelerini yerine getirsinler.''


'5 YILLIK PERSPEKTİF VERİLECEK'


Devlet Bakanı Mehmet Şimşek de istihdam paketine ilişkin önümüzdeki hafta içerisinde açıklama yapacaklarını belirterek, burada 5 yıllık perspektifin verilerek, temel reform maliyetlerine ilişkin bilgiler sunulacağını söyledi.

Şimşek, İşsizlik Fonunda biriken Hazine payının 5 yıllık nemasının GAP'ın tamamlanması için aktarılacağını, bunun dışında kaynak sağlanacağını kaydetti.


YÖK BAŞKANI: 'AFFA KARŞIYIZ''


YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan da öğrenci affıyla ilgili soruyu yanıtlarken, affın, ''Tekrar yap'' anlamına geldiğini belirtti. Özcan, YÖK olarak affa karşı olduklarını ifade etti.

Resepsiyona eşiyle katılan Özcan, kalabalıktan şikayet etti.

Basının kendisine yönelik eleştirilerinin anımsatılması üzerine Özcan, ''Hele o maaş olayı...'' dedi.



BAHÇELİ: BIRAK KOLTUĞU, DEĞNEK DAHİ YOK''

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 1 Mayıs kutlamalarını, ''Taksim Meydanı'nda yapalım, yapmayalım'' şeklindeki bir gerginlik ortamına sokmanın doğru olmadığını belirterek, ''1 Mayıs'ı ılımlı bir ortama çekmekte yarar var'' dedi.

Bahçeli, TBMM'de verilen 23 Nisan Resepsiyonunda gazetecilerin gündeme ilişkin çeşitli sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün bugün verdiği yemekte ağırlıklı olarak ülkenin ekonomik sorunları üzerinde durulduğunu anlatan Bahçeli, ''Cumhurbaşkanının başkanlığında bir sosyal diyaloğun ilk adımı olarak görülmesinde yarar var. Serbest görüşme çerçevesinde başlatılmış olan bir toplantı. Ama ilerde ülkenin temel sorunlarına dayalı gündemli bir yemek toplantıları olabilir, yemeksiz de olabilir. Yemeksiz olursa biraz daha zaman kazanılmış olur'' diye konuştu.

Bahçeli, ''Cumhurbaşkanı'nın yemeğine CHP Genel Başkanı Deniz Baykal katılmadı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna ''Bizim bir şey deme hakkımız yok. Bunu ancak Deniz Bey bilir'' karşılığını verdi.

''Cumhurbaşkanı Gül'ün kendisinin yaptığı konuşmalarda, dikkatini çektiğiniz tehlikelerin farkında olup olmadığına'' ilişkin soru üzerine Bahçeli, bu konuya girilmediğini bildirdi.

Genel Kurulda bugün yapılan konuşmalara girmeyeceğini belirten Bahçeli'ye, ikinci kez aynı soru sorulması üzerine, ''Toplumun gerginliğe ihtiyacı yok'' dedi.


DTP'Lİ KAPLAN İLE ARASINDA GEÇEN DİYALOG


Bugün Birinci Meclis'te yapılan tören sırasında DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ile arasında geçen diyaloğun hatırlatılması üzerine Bahçeli, şunları söyledi:

''Birinci Meclis'te, protokole göre yan yana bir sıralama olmuş. Yan yana oturduğunuz sırada el sıkışmada tabidir. Sonra el sıkışma, Birinci Meclisin anlam ve ruhuna da uygundur. Birinci Mecliste bütün siyasi partilerin katılımıyla toplantı düzenleniyor. Yıllardır devam edilen bir gelenek. Bu yıl katılanlar arasında onlar da bulunuyor. Dolayısıyla ayrılmış olan yerde temsil edilmeleri en tabii hakları.''


1 MAYIS TARTIŞMALARI

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ''1 Mayıs tartışmalarıyla ilgili Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Ayakların baş, başların ayak olduğu' yönünde bir değerlendirmesi oldu. Demokrasi açısından böyle bir sözü nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna ise şu cevabı verdi:

''Siyasette üsluba dikkat etmek lazım. '1 Mayısı Taksim Meydanında yapalım, yapmayalım' şeklinde bir gerginlik ortamına sokmak doğru değil. İstanbul'da 1 Mayısı kutlayabilecek bir çok alan vardır. Bunlardan bir tanesinde de yapılabilir. Ama zaman gelir, Taksim Meydanında da yapılabilir. Bu nedenle 1 Mayıs hep olaylı geçen bir gün olarak toplum hafızasında yer etmemelidir. 1 Mayısı bir emek günü, emek bayramı olarak kutlanabilecek bir anlam kazandıran, ılımlı ortama çekmekte yarar var.''


AK PARTİ'YE AÇILAN KAPATMA DAVASI


Parti kapatılmasının zorlaştırılmasına yönelik AK Parti'den bir teklif bekleyip beklemediğinin sorulması üzerine Bahçeli, ''Biz bir teklif beklemiyoruz. Türkiye'nin karşılaştığı böyle bir sorun karşısında, 'Nasıl bir çözüm düşünülebiliriz?' Bunu kamuoyuna aktarmaya çalıştık. 'İlla olur olmaz' diye bir tartışmanın içerisine girmek istemiyoruz. Kimseden bir öneri beklemiyoruz. Ama böyle bir çözüm olabilir'' diye konuştu.

Bahçeli, grup toplantılarında yaptığı konuşmalardaki önerilerin hatırlatılması üzerine de ''Çözüm arayışında adım atması gereken, TBMM'deki sayısal çoğunluğa sahip olandır. O da iktidardır. Biz bir öneriyi sunduğumuzda, kabul edilmediği zaman karşılığı 70 milletvekilidir. 70 milletvekili de sorunu çözmeye yetmez'' dedi.

Aynı gazetecinin, ''Ama 70 milletvekili, anayasa değişikliğini referandumsuz yapmayı getirir'' demesi üzerine de Bahçeli, şöyle dedi:

''Kaç ay geçti? Türkiye'yi bu kadar germeye gerek yoktu. Bir taraftan hukuki süreç devam ederdi, herkes o sürece saygısını sunardı. O nedenle yargının alabileceği herhangi bir karar üzerinde tartışma söz konusu olmazdı. Yargı zedelenmesi de olmazdı. Ama öbür taraftan da böyle bir sorunu, 'Acaba TBMM nasıl çözebilir? Bunu çözebilmek için hangi anayasa maddeleri üzerinde bir değişikliğe gitmeyi gerektirir? Bunlar da ayrı bir yerde tartışılabilirdi.''


''GÖRÜŞLERİMİZDE, BIRAK KOLTUĞU DEĞNEK DAHİ YOK''

MHP Lideri, ''AKP'nin koltuk değneği olduğunuz yönünde, sizin tavrınız da eleştiriliyor'' sözlerine karşılık, ''Bunu söyleyenleri dikkate almamak lazım. Bizim ortaya koyduğumuz görüşlerde, bırak koltuğu değnek dahi yok'' diye konuştu.

''57. Hükümet zamanında parti kapatmayı zorlaştırmaya yönelik bir anayasa değişikliğine gidildiğini, ancak bu teklifin gerçekleşmediğini'' soran gazeteciye, Bahçeli şu yanıtı verdi:

''Tartışmaları MHP üzerinden yapıyorlar. Doğru yapılmıyor. O zaman 303 oyla kabul edilip, referanduma sunulma oyunu toplayamadığı için anayasa değişikliği yapılamadı. Bizi haksız yere sorguluyorlar. O günkü şartlar altında önemli bir adımdı. Şimdi o adımı korurken, bir adım daha atmayı gerektiren şartlar var. Buna dikkat etmek lazım. O zaman, o adım atılmış olsaydı, Fazilet Partisi'nin kapatılma olayı olmazdı. Şimdi kimin neyi savunduğunu ve bunu yaparken kimi suçladığını dikkate alırlarsa, kendi ayaklarını kıran bir yaklaşımı, başka bir şekilde üstünü örtmeye çalışıyorlar. O madde, çok açık. MHP'nin o maddeden geri kalan bir adımı yok ki... O günkü şartlarda ileri adılmış bir adımdı. Parti kapatma odağının netleşmesi konusunda bir mahkeme kararıyla oluşmuş bir şeyin hükmüydü. Şimdi siz onu, MHP'nin bir suçuymuş gibi ortaya korsanız, 'Siz kapatılmayı mı arzu ediyorsunuz?' sorusu akla gelir.''

''AK Parti'nin kapatılması durumunda büyüyerek geleceği'' iddialarına karşılık Devlet Bahçeli, ''Kapatılan partilerden büyüyen yok. Parçalanmış olanlarından hep bir tanesinin büyüdüğünü görmüşüzdür. O da çok anlamlıdır'' dedi.


''BEŞİKTAŞ İZLİYOR''


MHP Lideri Devlet Bahçeli, hafta sonunda oynanacak Galatasaray-Fenerbahçe derbi maçıyla ilgili soruları da yanıtladı. Bahçeli, ''Beşiktaş'ın dışında bir gelişmeye yorum yapma hakkımız yok. Beşiktaş öndeki yarışı görmek istiyor'' diye konuştu.


TOPTAN İLE TOKALAŞTI

Bu arada TBMM Başkanı Köksal Toptan, Bahçeli'nin yanına gelerek sohbet etti. Toptan, Bahçeli'ye, ''Bilebilseydik, kokteyli bahçede yapardık. Güzel olurdu. Tahmin edemedik, yanıldık'' dedi. Toptan, konuşmaya teyp uzatmak isteyen gazetecilere, ''Bir şey yok'' diye takıldı. Bunun üzerine MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacı, ''Malzeme topluyorlar'' diye konuştu.

Köksal Toptan, ''Çok güzel şeyler var. Onların üzerinde yoğunlaşmamız lazım. Sabahtan itibaren peş peşe güzel şeyler oldu'' diye konuştu. ''Birinci Meclis Salonuna girmek bile insanı duygulandırıyor'' diyen Paçacı'ya Toptan, ''Türkiye gerçekten çok büyük. Yapılanlara bakıyorsun, nerelerden nerelere gelmişiz'' dedi.

MHP Lideri Bahçeli, Toptan'a herhangi bir yanıt vermezken, dinlemekle yetindi.